"Unutacağını düşünüyordum ?"
"Benim için önemli olan tarihleri asla unutmam"
Aldığım cevapla dudaklarım da küçük bir kıvrılma meydana geldiğin de kuzguni gözleri yüz hatlarım da yavaşça gezinmişti.
Bu hareketi sol yanım da küçük bir titremeye neden...
Artık bu bölüm de ara satırlarınızı doldurursunuz :) Oyları da unutmayalım lütfen...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
•AV İLE AVCI•
••••
VALERİA GWEN
Ölümün en keskin kıyılarına kendi kaderimi ekledim, üzerine ıslak kumlarla kapatarak da kendimi ona doğru bir adım daha atarken buldum.
Kaderimiz belki de biz bitti demeden yeniden yazılır, belki de sona geldiğin için seni yalnız başına bırakarak hayata son kez bakmanı sağlar.
Babaannem , insan mezara girmeden de ölür derdi. Bu sözünü pek anlayamazdım. O da bana büyüyünce çok iyi anlayacaksın derdi.
Haklıymış, anladım, gördüm en çok da hissettim. Duygularımın üst üste birikip koca bir lodosla devrildiğini fark ettim.
Sevda mı ? Artık yok , sevgi mi? Uçsuz bucaksız diyarlar da gizliydi. Ama öfke ve kin damarlarım da akan koca bir duyguydu.
Bekliyordum, bekleyecektim de , ne zaman patlayacağını, ne zaman kalbim de onları hissedeceğimi..
Şimdi ise eskisinden bile daha daha kötü bir haldeydim. Öfkem artık yıkımdan bile beterdi. Kinim hala yanmak da olan bir ateş gibi harlanmakla meşguldü.
"Geldiler"kulaklığımdan gelen sesle siyah maskeyi burnuma kadar çekerek elimde ki keskin nişancı tüfeğini kaldırdım.
Sırtımı arkamda duran duvara yaslayarak ayağımı da camın oraya koyduğum da silahı daha rahat bir şekil de tutmuştum.
"Hazır olun"Alsancak'ın sert sesiyle istem dışı başımı sallarken siyah peruğun bir kaç tutamı önüme doğru gelmişti.
"Görüş alanın ne Anka"tufan'ın sesiyle silahın dürbünden limanı dikkatle izlerken ileriden 6 tane siyah arabanın konteynırlara yaklaştığını gördüm.
"Şuanlık temiz"mırıldanarak silahın şarjör kısmını biraz daha sıkarken siyah deri eldivenlerim yüzünden biraz terlemiştim.
Titrek bir nefes alarak başımda ki siyah şapkayı aşağıya doğru iteklerken kuruyan dudağımı hırsla yaladım.
"Anka , çakır temiz iş olsun sizi karargah da bekliyor olacağım"
"Emredersiniz"
"Emredersiniz"
Alsancak güvenlik nedeniyle buraya gelmek yerine bina da kalarak bizimle iletişim halin de olurken tufan alt katta ki dış kapının orada harabe binanın girişindeydi.
Gözlerimi kısarak arabadan inen adamlarla baktığım da 4 sene önce ki tanıdık simalar görüş açıma girdiği zaman yutkunarak omuzlarımı gergince oynattım.
