44.

11 6 2
                                    

Yemek yapmayı biliyor musun?" derdine düşene kadar, 'Namaz kılıyor musun?' diye sorulsa mesela.

Erkeğe, 'Araban var mı?' yerine 'Devamlı gittiğin bir cami var mı?' diye sorulsa . Malına, cüzdanına bakana kadar takvasını merak etsek mesela?

"Koltukları hangi renk alalım?" diye kafa yorulacagina? raf raf kitap dizmek için uğraşılsa mesela? "Şu hocanın kitabını mı alalım yoksa bu hocanın mi?'' diye konuşulsa ya televizyon kaç ekran olsun diye tartışılacağına? Davanız aynı olsa mesela, derdiniz, tasanız, duanız.Hayrlı evlatlar isteseniz ya Allah'tan diplomaya kul olmayı dayatacağınıza.

Ben kahvehaneye gidiyorum denileceğine, ilim öğrenmeye gidiyorum denilse? Dünyada ki soruları, sorunları taktığımız kadar kabirde sorulacak soruları taksak biraz da?

Din dışında yaşadığımız herşeyi bırakıp, biraz "Müslüman" olarak yaşasak ya? Derdimiz, ev 3 odalı olsa bile küçük gelmesi değil de, kabirde o ufacık yerin darlığı olsa ya? Beyaz eşya, mobilya çeşitliliği değilde, gönül ferahlığı istesek,arasak ?

Evleneceğimiz insanin maddiyatına değilde maneviyatına baksak ya? Allah'a olan yakınlığına, çabasına belki biraz da oturup kalkmasina baksak..Hayırlı olmasını dilesek ya Allah'tan beyaz atlı prens olacağına.
Biraz ara versek şu dünyaya dertlerimizi atsak ya bi kenara..

Hep bu yüzden kaybetmedik ya da sınanmadık mı zaten Allah aşkına?
Umudu ve kaçışları dünyada aradık diye mutsuz olmadık mı?

Bu boş ve geçici şeyleri bırakıpta; Namazı,abdesti ve alemlerin rabbini memnun etmeyi ne zaman düşünüp, Allah'a teslim olup, baki olan mutluluğu yakalamaya çalışacaksın hamarat gelin, saygılı damat!?

Ne zaman gaflet uykusundan uyanıp "Allah için" bir hayat arkadaşı edineceksin,şu dünyanın sarhoşluğundan kurtulup!?
Yemek,temizlik,hizmet ve elalemin memnuniyeti dert edildiği için bu halde değil miyiz zaten?

.

HİKAYELER ve NASİHATLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin