Bir Lestrange Hikayesi

Plan Tıkır Tıkır İşliyor

Plan tıkır tıkır işliyordu!

Potter'lara bulaşan Severus, Profesör Slughorn tarafından ceza almıştı. Tek o ceza alsa daha iyi olurdu aslında iksiri alması daha kolay olurdu. Ama Severus Potter'lara bulaşınca onlar da geri  kalmamış, -günlük rutinleri haline gelen- Severus'u tavana asmışlardı.  Profesör Slughorn ise Kanı bozuk Black'e ve diğerlerine ceza vermişti Severus'u ise uyarmıştı sadece tam o anda eğer ben devreye girmeseydim ceza almıyordu neredeyse!!!

Neyseki bu küçük sorunu da halletmiş oldum.

Planın diğer kısmı çok kolaydı! Ravenclaw'lu Felicity Cottrell'in saç telini kolayca almıştım. Zaten kız her yere saç tellerini döküyordu! Kendi kendimce kıkırdadım ve planın üçüncü partı için Severus'u beklemeye başladım. Eğer herşeyi bugün halledebilirsem yarın dinlenir sonraki günde intikamımın keyfini çıkartırdım!

*******

İlk iki derse girmediğim için profesör McGonagall'ın azarını işitiyorum!    'Bina profesörüm sen bile değilsin be kadın!' Diye içimden çığlıklar atsamda dıştan sadece uzunca esnemiştim.. ups ayıp mı oldu acaba? Off neyse sonuçta Profesör McGonagall. Gryffindor binasının Profesörü! 

Üçüncü dersi ekmemem şartı ile  ve tabii ki birkaç görgü kuralı öğütleriyle yollanmıştım odadan. Ortak salonumuza inip sıradaki dersimiz olan  -Vay nasıl da ballıyım 😆- İksir dersinin malzemelerini aldım ve erkenden sınıfa yol aldım. Sonuçta ben çok sorumluluk sahibi, derslerine düşkün bir gencim jsjsjsjs.

Sınıfta tahmin ettiğim gibi Çapulcular! Ve Severus vardı.

"Selam Sev~ en sevdiğim kankam! Aşkım bebeğim kar tanem nur tanem bal damlam su damlam! Seni ne kadar da özledim bir bilsen! Gel sana bir sarılayım!" -Ramona

Hızla üzerine doğru atıldım. Tam da konuştuğumuz gibi cüppesinin cebinde duruyordu iksir. Yavaşça kimseye çaktırmamaya özen göstererek kendi cebime aktardım iksiri.. bu aşamada tamamdır...

Geri çekiliken yanağını  -evet doğru duydunuz.. o buz yığını, asık suratlı Severus Snape'in yanağını-  şap diye öptüm. Sesi neredeyse boş sınıfta yankılanmış ve Kanı bozuk Black ve Potter'ın iğrenerek bize bakmasını sağlamıştım!

"Iğğ Mona! İğrençsin.. bir daha beni öpme!" -Severus

"Tamam be! Bir daha öpmem! Suç bende zaten niye senin gibi bir suratsızı öpüyorsam!" -Ramona

Severus kaşlarını çatarak bana bakıyordu. Ne diyebilirim ki işim şu anlık onunla bitmişti! Sonra tekrar işim olduğunda gönlünü alırdım nasıl olsa.

Sıralardan birine oturdum ve sınıfın dolmasını bekledim bir süre. Hayret daha kimse gelmemişti! Hiçbir derse geç kalmayan Bulanık Evans bile! Lan acaba yanlış bir sınıfta mıyım diye kendi kendime sorarken aklıma zaten onunla aynı yaşta olmadığım ve dersin Hufflepuff ile ortak olduğu gelmişti. Eh yoruldum tabii.. yoksa bu kadar da salak değilim ya! Diyerek kendimi yatıştırdım.

Üzerimde izlenme hissi ile bana bakan Kanı bozuk Black'e döndüm. 'Ne var lan' bakışım kendiliğinden oluşmuştu yüzümde. Sırıttı ve önüne döndü. Oha başıma birşey gelecek diye telaşlandım biranda. Bunun bu bakışlar hayra alamet değildi çünkü.. Umarım sadece kendimi korkutuyorumdur. Umarım sadece kendimi korkutuyorumdur. Diye bine yakın geçirmiş olabilirim şimdiden.

  Sınıfa giren Regulus Black yanıma geldi ve oturdu.  Gözleri ne oldu dercesine bakıyordu. Kendimi sakinleştirdim ve ona birşey yok gibisinden omuz silktim. Yüzüne çok yakışan ve eminim ki birçok kızın hayallerini süsleyen o gülümsemeyi takındıktan sonra soğuk ellerini ellerimin üzerinde hissettim.  Bu titrememe sebep olmuştu. Ne kadar arkadaş olsakta Regulus Black'in benim üzerindeki etkisi oldukça yüksekti! Daha yeni neye endişeli olduğum kafamdan uçup gitmişti bu hareketiyle. Bende ona gülümsedim ve elimin üzerindeki elini avucumun içine alıp sıktım.