(³⁹)

5K 638 293
                                    

(Finale son 1)
(Medya: Hyunjin'in en sevdiği gömleği)

"Yang Jeongin!" Hyunjin adımı bağırdığında çığlık atarak kendimi odama kapatıp kapıyı kilitleyerek yaslandım.

Jisung'a verdiği anahtarları bu sabah geri istemiş, iki şebeklik yapıp Jisung'tan kapmıştım ve kendimi koruyabilecek güvenli alanıma ulaşmıştım.

"Aç kapıyı!" diye bağırdığında kahkaha attım. "Hayır!" Uzata uzata bağırdığımda arkamdaki kapıyı öyle bir zorlamıştı ki, kapı kolu böbreğimi dürtüklemişti.

"Çık şuradan seni küçük kedi!"

"Hyunjin ya!" diye sızlanmaya devam ederken kapıya yaslanıp derin bir nefes aldı.

"Çık kızmayacağım."

"Yalan söylüyorsun."

"Bebeğim yemin ederim kızmayacağım. Gel hadi." Sabırla konuştuğunda kapıya dönüp kolu ve anahtarı kavradım. "Söz ver."

"Söz. En sevdiğim gömleğimi mezuniyet balosunda giyemeyeyim diye batırmana rağmen, kızmayacağım." Sırıtarak hemen yan taraftaki aynadan kendime baktım.

Beyaz gömleğini o uyurken giyinmiş, sırf lekelensin de yarın giyemesin diye boya yaparken çıkarmamıştım.

Göğsüne ve beline doğru olan transparan parçalı beyaz geniş gömleğiyle milletin içine gitmesine elbette izin vermeyecektim.

"Niye bağırıp duruyorsun o zaman?"

"Bebeğim ağzımız var, konuşabiliyoruz, isteklerimizi dile getirebiliyoruz... Niye sadece giymeni istemiyorum demiyorsun? Çık şu odadan sen benden kaçınca daha da gıcık oluyorum." Kilidi çevirdiğim gibi kulpu indirip kapıyı ittirince ayağım kapının altında kalmasın diye birkaç adım gerilemiştim. İçeri girip mahvettiğim gömleğine bakarak iç çekip bana doğru yürümeye başladı.

"Gelme üstüme."

"Kaçma."

"Hyunjin, özür dilerim! Temizleyeceğim bak, söz." Hiç umursamadan üzerime gelmeye devam ettiğinde cama sinek gibi yapışmak zorunda kalmıştım.

"Beni delirtiyorsun." derken beni yakalamış, kolunu belime dolamıştı. "Özür dilerim."

"Gömleğimi seviyordum."

"Ben de ama çok seksiydi, başkasına giymene izin veremem."

"Jeongin kıskançlığın çok tatlı ama kıyafetlerime zarar vermediğin sürece." derken de sabırla konuşmuştu.

Şımarmayacaktım bu konuda, haklıydı.

İlk defa kıyafetlerine zarar vermiyordum sonuçta.

"Bir daha olmayacak."

"O dilin var ya," derken dilimi işaret etti. "Konuşmanı sağlıyor. Kullan böyle zamanlarda." dediğinde dudak büzdüm. "Niye öyle diyorsunuz beyefendi? Alındım, gücendim." diyip dil çıkardığımda dilimi yakalamış, yavaşça çekmişti.

İşime gelince susmuyordum, işime gelmeyince tek kelime etmiyordum.

"Gömleğin cezasını kesme vakti." diyerek elini dilimden ayırıp beni kolaca kucağına almış, dudaklarını boynuma bastırmış ve ısırmıştı. Çığlık atıp gülerek saçlarını kavradım.

"Acıdı!"

"Acısın diye ısırıyorum. Jeongin o gömleğe ne kadar para bayıldım biliyor musun sen? Gitti güzelim gömlek." diyip beni yatağıma bıraktığında doğrulup bağdaş kurdum.

Haven / HyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin