bölüm 4:
tekrar görsem seni.‣
‣
‣"Yonsei Üniversitesinin kütüphanesine sipariş yok mu diyorsunuz siz şimdi?"
Orta yaşlı kadın bıkkınlıkla yüzünü sıvazladı. "Yok diyorum işte Beomgyu. Kaç saattir bunu soruyorsun, olsa ilk sana söyleyeceğim söz."
Beomgyu mahçup bir ifadeyle başını eğdi. "Tamam."
Eline tutuşturulan tepsiyle işine geri döndü. O sırada kafenin telefonu'nun sesini duyunca, bakışlarını hızla kasaya çevirdi. Kadın telefonu açıp siparişi kağıda not ederken, Beomgyu dikkatle orayı izliyordu.
Telefonu kapattıktan sonra Beomgyu'nun hevesli bakışlarına, başını iki yana sallayarak cevap verdi. Beomgyu'nun aldığı cevapla yine yüzü düşmüştü. Oflayarak masalardaki boşalan bardak ve tabakları toplamaya devam etti.
Kütüphaneye sipariş götürdüğü çocuğu görüşünün üzerinden tam bir hafta geçmişti. Onu tekrar görmek için can atıyordu Beomgyu.
Ama ne okuldayken görebilmiş, ne de bir siparişini götürmüştü. Onu bir daha görme umudunu yitirmek üzereydi.Asık suratıyla masaları toplayıp yıkanması için arkaya götürdü. Geri dönüp tekrar sipariş götürmek için tezgahın önüne geldiğinde, eline bir tepsi daha tutuşturuldu. Kahve ve keki dikkatli bir şekilde söylenen masaya götürüp, kibarca koydu. Zorlama bir gülümsemeyle kafasını kaldırdı.
"Başka bir isteğiniz var mıy-?"
Beomgyu'nun lafını yarıda kesmesinin sebebi, bir haftadır görmek için can attığı çocuğun, şimdi tam karşısında oturuyor olmasıydı. Genç çocuk teşekkür ederken, elindeki tablete geri döndü. Anlaşılan o Beomgyu ile aynı fikirde değildi. Tanımamıştı bile. Sıradan bir kuryeyi tanımasını beklemek saçmalık olurdu zaten. Beomgyu bu düşüncelere rağmen kocaman gülümsedi. "Merhaba, yine karşılaştık."
Taehyun kafasını tabletinden kaldırıp, karşısında ona kocaman gülümsemesiyle bakan çocuğa döndü. Gözü bir yerden ısırıyordu ama tam çıkaramamıştı. Beomgyu bunu anlayıp, "Kütüphane'ye sipariş getirmiştim" dediğinde, kaşlarını kaldırdı. Şimdi hatırlamıştı. O da kibarca gülümsedi.
"Ah, hatırladım. Şu aşık olan çocuk."
Beomgyu dediği şeye bir an için afallasa da o gün dediği şeyi hatırlayınca, alt dudağını ağzının içine alıp gülerek kafasını salladı.
Taehyun saygısızca olacağını düşündüğü için tableti kapatıp, masanın üzerine koydu ve tamamen Beomgyu'ya döndü. "Ee açılabildin mi bari aşık olduğun kıza?"
"Erkek."
"Efendim?" dedi, Taehyun kaşlarını kaldırarak.
Beomgyu gayet ciddi bir ifadeyle yüzüne bakarken tekrar etti. "Aşık olduğum kişi kız değil, erkek."
Taehyun "Ah, anladım" derken ellerini masanın üzerinde birleştirip gülümsedi. "Ee açılabildin mi?"
Beomgyu erkek olmasının onun için sorun olmadığını görünce biraz da olsa rahatlamıştı. Sonuçta homofobik de olabilirdi. Ama değildi. Başını iki yana salladı. "Maalesef, onu o günden sonra görmedim."
Taehyun 'anladım' dercesine başını salladı. "Umarım tekrar görürsün ve açıldığında karşılık alabilirsin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
my family || taegyu
FanficTaehyun ve Beomgyu evli bir çifttir. "Sana dair hiçbir şeyden pişman değilim. Ne seninle evlendiğim için, ne senin uğruna yaptıklarım için, ne de yapacaklarım için. Hiçbirinden ufacık bir pişmanlığım bile yok. Sen benim ailemsin, sen benim en büyük...