Selam, Bölümü bekletmek istemediğim için atıyorum ama kontrol etmedim daha doğrusu edemedim. Benim kız gözüme çerezlikle vurdu da, az görüyorum. Anaya babaya hiç saygı kalmamış arkadaş! 8 aylık olacak birde püüü. Suç bende gerçi neden veriyorsun ki eline çerezliği? Neysem canlarım bölüm kısa ama bir süre idare edin adapte olmaya çalışıyorum yavaş yavaş toparlarız. Sizi seviyorum keyifli okumalar...
Küçük çocuk, dizlerinin yırtıklarını saklamaya çalışıyordu karşısında ona sinirle bakan kadından. Yine azarlanacağını biliyordu. Oysa bu sefer o yanlış bir şey yapmamıştı. Sadece arkadaşını korumaya çalışmıştı. Karşıdaki grup çok daha kalabalık olduğu için pek becerememişti ama yine de elinden geleni yapmıştı.
"Ben sürekli seni kavgadan toplamak zorunda mıyım?" Annesinin buz gibi sesini duyunca küçüldüğünü hissetti. "B-ben..."
"Yeter! Senin için çaba harcamaya bile değmez. Bir de seni özel okula gönderiyoruz belki bir işe yararsın diye ama senin tüm yaptığın devamlı olay çıkarıp beni rezil etmek! Tüm bunlardan sıkıldım artık. Senden de babandan da çok sıkıldım."
Göz yaşları yanaklarına doğru süzülen çocuk bir şeyler söylemek istiyordu ama hiç bir işe yaramayacağını da biliyordu.
"Anneciğim alış veriş yapmaya gidecek miyiz?"
Simsiyah saçları olan kadın birden bire tüm siniri alınmış gibi gülümsedi ve "Elbette gideceğiz kızım. Hadi abini de çağır çıkalım. Daha fazla burada durmak istemiyorum!"
Eftal, salondan birbirlerine sarılarak çıkan anne kızın arkasından baktı. Yine onu geride bırakmışlardı. Neden kendisini de bir kez olsun götürmediklerini anlayamıyordu. Dah önce bir çok kez ağlamış ve gitmek için ortalığı yıkmıştı ama hiç bir işe yaramamıştı. O evin yardımcılarıyla evde kalmıştı hep. Tam dokuz yaşındaydı ve bu dokuz yıldır böyleydi.
*
Sırasında keyifsizce oturan sevgiline baktı kumral çocuk. Sabahtan beri hiç sesi çıkmamış ve öyle sessizce oturuyordu. Hiç bir şeye karışmıyordu. Dayanamayıp sordu. "Eftal neyin var?"
"Önemli bir şey değil Mutlu'm, sadece kötü bir rüya gördüm. Etkisi geçer birazdan."
Mutlu derin bir iç çekip sıranın altından sevgilisinin elini tuttu. "Ben buradayım Eftal. Ne anlatmak istersen seni dinlerim. Ne dersen yanında olurum."
Eftal kendine moral vermeye çalışan sevgilinin beklemeyeceği bir şey yaptı. Kimseyi umursamadan başını onun omzuna gömüp kollarını zayıf bele doladı.
Mutlu gülümsedi. Eli siyah saça kavuştu ve sakince kısa saçları sevdi. Bunu ömür boyu yapabilecek gibi hissediyordu.
Sınıfa giren öğretmen ile birbirlerinden ayrılmak zorunda kalmışlardı.
"Çocuklar yoklamayı almadan önce bir şey sormam gerekiyor, Yasin ile dünden beri iletişim kuran oldu mu?"
Sınıf öğretmenlerinin sorusuyla sınıfta bir uğultu oluştu. Herkes "Ne olmuş Yasin'e? gibisinden sorular soruyordu.
Berkan ayağa kalkıp "Hocam ben en son salı günü konuştum. Sonra ben de ulaşamadım. Neler oluyor?" diye sordu. Son derece tedirgin görünüyordu. Dünden beri o da Yasin'e ulaşmaya çalışmış ama ne aramalarına neden mesajlarına bir yanıt alamamıştı. Hatta bu gün evlerine gitmeyi düşünüyordu. Dünden beri yerinde duramıyordu bir türlü. Aklı hep erkek arkadaşındaydı.
Sınıf öğretmeni sıkıntılı bir şekilde iç çekip tahtaya bir telefon numarası yazdı. "Bu telefon numarası Yasin'in babası Osman beyin. Yasin ile ilgili bir bilgi alırsanız bu numaraya ya da bana ulaşın. Dün sabahtan beri ortalıkta yok. Ailesi polise haber vermiş. Evden kaçtığını düşünüyorlar. Yardımcı olun, olur mu?"
Berkan ayağa kalkıp duyduklarını sindirmeye çalıştı. Nedenini anlayamıyordu. O gece sabaha kadar konuşmuşlardı: Bir sorunu yoktu. Sabaha kadar birbirlerine sevgi dolu şeyler yazmışlar hatta şakalar bile yapmışlardı. Son zamanlarda kavga bile etmemişlerdi. Durduk yere neden böyle yapmıştı. Ailesinde mi bir sıkıntı vardı? Neden kendisine bir şey söylememişti. O her şeyi anlatırken Yasin neden aralarına mesafe koyuyordu. Şimdi ise ortalıktan kaybolmuştu.
"Bana bir şeyler oluyo..." Cümlesini tamamlayamadan gözleri kararmıştı. Onu tutan ise Eftal olmuştu.
****
Kamu spotu: Gereksizlik yapıp, heyecan olsun diye, ailem sevgilimi istemiyor, ailem beni anlamıyor diye evden kaçmayın. Evinizin suyu mu çıktı? Oturun evinizde. Çözülemeyecek bir sorununuz varsa devlete sığının ama sokaklara gitmeyin. Herkes psikopat gibi. Aklınızı başınıza alın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şiş-Man ve Öfkeli
Short StoryEftal tam bir canavar. Tüm okul ondan korkar. Bu bir kötü çocuk ve eşcinsel içerikli hikayedir. Rahatsız olacak olanlar okumasın. Kitapta duyar kasan yorumlar ve reklam görmek istemiyorum. Beş yüz bin kere söylettirmeyin. Kalan sağlar bizimdir.