Part 20 - at Home -

1K 48 4
                                        

Bir yandan yürürken diğer yandan göz yaşı yağmuruna yakalanmıştım. Ağlamıştım, hayatımda çoğu kez hemde. Ama şuana kadar ilk defa bu kadar kırılmıştım ve hıçkırarak ağlıyordum. Üşümemin verdiği titreme, aklıma dank etmişti.

Ben Harry ve O kızı  yarı çıplak olmasına mı bu kadar kırılmıştım . Yoksa babamın bu kadar üzerime gelmesine mi?

Evden çıkarken en azından bana değer veren biri var diye sevinmiştim.Demek ki yanılmışım. Harry'den bana yarar yoktu , zarardan başka.

Yüzüme süzülen hafif yağmurun çiselmesi ile içimden lanet okudum .

Ne yapıcam ben şimdi . Niye böyle bir b*kluk yapmıştım da evden kaçtım.Etrafıma göz gezdirdim. Acaba Harry'in beni takip etmesi için tuttuğu adam buralarda mı ? Aklımdan gidebilecek yerleri düşünüyordum.

Kahretsin ,  Evden kaçarsında insan telefonum evde unutur mu?

Ne kadar salağım evden kaçmayı bile beceremiyordum.

Yatağımın ucunda kalmıştı, çıkarken almayı unutmuşum. "Bekle!" Genel olarak şuan Harry'in evinin, sokağının sonundaydım . Dudaklarım titriyordu. "Bella" Kıpkırmızı gözlerle , sesin geldi yöne döndüm.İlkten halisasyon görüyor sanıyordum.Artık normaldi nereye baksam onu görüyor , sesini duyuyordum.Harry'di.

O tam bir..

Ekleyemiyordum. Devamını getiremiyor, duygularımı kontrol edemiyordum.

Karanlıktan yüzünü zor seçiyordum. Son kez burnumu çektiğimde ,baştan aşağı onu süzdüm.

siyah dar pantolonun üzerine siyah bir tişört ve kabanını geçirmişti.

Aramızda kalan 30 santimden sonra bana biraz daha yaklaştı.

Burnum içtiği alkol kokusunu ardından sigara ve son olarak kızla yaptığı işten sonra ki ter kokusu. Yutkundum. Gözümün önünde canlanıyorlardı .

"Kolun nasıl? " diye mırıldanıyordu.

Ha ! Yani hatırlayabilmişti. Koluma baktı. Kolumu hafiften kaldırdım.

"Kolum mu?" dedim. Sesim titremişti. Beni baştan aşağı süzüp kafasını hafiften aşağı-yukarı salladı. Onu şuçlamam yanlıştı. Aramızda güçlü bir samimiyet yoktu . Onun sevgilisi değildim ki onu yargılayayım.

Sokağı aydınlatan ışık direklerinden birinin yanındaydık. Oraya doğru yanaştım .Dikkatlice hareketlerimi izliyordu . Kırık elimi direğin üzerine koydum . Derin bir nefes alıp. Kırık elimle direği yumruklamaya başladım. Gözleri büyümüştü.

"Lanet olsun!" diye cırladım. Kollarını belime dolayıp beni direkten ayırdı.

"Delirdin mi sen?" diyip beni göğüsüne çekti ve sarıldı. 

Lanet olsun .

Bileğimin ağrısı , kalbimin yanında bir rüzgardı. Kalbimde ki ise büyük bir kasırga.

Elinin tenime bıraktığı sıcaklıkla kaşlarını çattı . "Neden böyle çıktın evden , buz gibisin!" deyip , Üzerinde ki kalın kabanı çıkardı. Ve bileğime dikkat ederek  giyinmeme yardım etti. Hiçbirşey söylemedim. Kapıyı açarken ki endişe ve saçma hareketleri gözümün önüne gelmişti.

"Sana diyorum bella!" dedi ürkmeme neden olmuştu . Boyunun uzun olması yüzümü görmesini engelliyordu . Biraz daha eğildi. "Tanrım gözlerin" dedi ve sustu. Nolmuştu ki gözlerime? . Sargısız elim gözlerime gitti. Ha, ağlamaktan şişmiş olmalı.

"Yürü gidiyoruz!"Sırtıma koyduğu elini ittirdim.

"Nereye!" dediğimde.  Kaşları havaya kalkmıştı.

BAD STYLESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin