Part 1

2.1K 93 16
                                    

*

Hayır ya bu o olamaz tanrım lütfen.

Ben hayatımı değiştirmek istiyorum eskilerle yüzleşmek değil.Bu salakla aynı okulda okuyamam."Güzel karşılaşma" diyip bana doğru bir adım atmıştı.Sırıtıyordu.Aramızda mesafe bile kalmamıştı.Geri çekilmemi arkamda ki dolaplar engelledi bir elini omzumun hizasında duvara yasladı. Gözlerim kolunda ki dövmelerinden dudaklarına gitti.

Bana yaptıklarını unutmadım en son o baloda üzerime kırmızı boya dökmesi . Gözlerimi yumdum hatırlamak istemiyordum fakat ben o işi birdaha açmamak üzere kapatmıştım. Aynı şeyi düşünmüş olmalıyız ki kıkırdamıştı. Karnımda yukarı doğru bir karıncalanma olmuştu.Tabii benimle tekrardan uğraşmaya kalkışırsa işler değişirdi.Birşey demeden yanından geçicektim ki kolumdan tutup beni okulun koridorlarındaki dolaplara sürükleyip yasladı ."Ne yaptığını sanıyorsun sen ya!!" diyip Etraftaki insanlara baktım hiçbiri takmıyordu normalmiş gibi davranıyorlardı.Birileri burada birbirini becerse birşey demezler o derece.Yanağı kıvrılmıştı sağ yanağındaki gamze belirginleşmişti.Bunun gamzesimi vardı ve gözleri maviden yeşile dönmüş karşılaştığımızdan beri ilk defa gözlerine bu kadar uzun bakıyordum.Ellerimle onu ittirmeye çalışıyordum fakat benden güçlüydü.
Eteğim hafiften yukarı kalkmıştı elini bacağıma sürtüp eteğimi düzeltti.Kulağıma eğilip "Demek beni özledin ve hasretime dayanamayıp buraya kadar geldin" deyip nefesini boynuma bıraktı.Ürpermiştim Sigara ve nane karışımlı bir kokuydu.Ne dediğini yeni sindirmiştim "NE!" Saçları yüzüme değiyordu.Fakat saçları öyle kokmuyordu.Lavanta kokuyordu çok güzeller.

Kendimi sarsıp "Ne saçmalıyorsun sen yaa! Senin burda olduğundan haberim bile yok" dedim.Bu sefer tüm gücümü kullandım.Biraz sarsılsa da yine işe yaramadı."Rahat bırak beni!"sırıtması hala yerindeydi.

Tanrım sen yardım et.

"Harry! Seni bekliyoruz!Sonra devam edersin işine "

ikimizde seslenen kişiye baktık: siyah , rampa saçlı ,uzun boylu biriydi.Sağ kolu dövmelerden gözükmüyordu.Bunlardan harryde'de vardı.

Ben hala onu süzerken , Kalçamda bir el hissetmiştim.Gözlerimi kocaman açıp harry'e döndüm.Elini ittirdim bana göz kırpıp "Seninle daha çok eğlenicez bebeğim" diyip onu çağıran çocuğu takip etti.Ben nasıl bir okula geldim.

Sapıklar, psikopat eski sevgilim, okulun önünde becerseler takmayan hocalar ... kim bilir daha neler var.

...

Okul müdürü Bay Zweig 'ın Gösterdiği sınıfa girdim.

Bir sıra bulup oturdum hala tenefüstü .. Tek isteğim bugünün hemen bitmesi.Yanıma sarışın bir çocuk geldi.

"Burada ben oturuyorum?"diyip yanımda olan çantasını gösterdi.

Konuşurken dudağındaki piercing'i fark ettim.

"Üzgünüm çantanı görmedim"dedim. Ayağı kalkıp çantamı elime aldım.

"Yoo hayır sorun değil oturabilirsin yenimisin?"deyip yerine oturdu.Evet anlamında kafamı salladım.

"Ben luke" diyip elini uzattı. Eline karşılık verip "bella" diyip gülümsedim ve yanına oturdum. Tanışma muhabbetine devam ederken okul değişikliğinin zor olduğundan bahsetti. Onu onaylarken eli kolumu sıvazlıyordu. Gülümsedim.

Kapıdan 40 yaşlarında kır saçlı  , takım elbiseli bir adam elinde çantasıyla sınıfa girdi. Gözünde ki kahve tonunda ki çerçeveli gözlüklerini düzelterek masasına yöneldi.Sanırım bu edebiyat hocasıydı programıma göre öyle görünüyordu.

BAD STYLESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin