BAD STYLES

Part 2

Bay Zweig'den uyarı almıştık okulun ortasında yaptığımız şey bir daha tekrarlanırsa disiplin kurulunun toplanacağını söylemişti. İlk günden güzel giriş . Suçum yoktu ve bu beni sinirlendirmişti. İkimizde müdürün odasından çıkıp yollarımızı ayırdık.

Öylece koridorun sonunda ki arkadaşlarının yanına gidişini izledim. Parmaklarım dudaklarımı yokluyordu. Kendime gelip gözlerimi kırpıştırdım. O.. Harry demin beni mi öptü? Koridordakilerin bana alaycı gözlerle baktığını fark etmem uzun sürmedi. Öylece dalgın birşekilde sınıfa ilerledim. Bazı kızlar beni öldürecekmiş gibi baksada bazıları ne kadar şanslı olduğumu dile getiriyordu.

....

Okul çıkışıydı.O değilde herkez niye beni parmağıyla gösteriyordu .Niye kimse benimle konuşmuyordu özellikle de luke harry ona ne demişti ?

Çantamı koluma asıp kaldırımda yürümeye başladım.Telefonumun ekranına baktım ne arayanım var nede soranım hiçbirşey değişmedi yine yanlızım yine kimsem yok üstüne üstün birde şu geri zekalı çıktı başıma.
Yürürken sokakları incelemeye başladım. Londra eskisi gibi değildi. Binaların kat sayısı artmış daha kibar renklere boyanmıştı.Sokak lambaları şehri resmen ayağa kaldırıyordu.

...

Taksi durdurmak için yola döndüm ki önümde siyah bir Range Rover durdu. Camı açıldığında harry ve ED ile karşılaştım. Arabayı kullanan harry'di.

Harry'e baktığımda sırıtması hala yüzündeydi.

Harry"Bizimle takılmak istermisin Bella!"

Sizin takılma işlerini ben bilirim.Hayır anlamında kafamı sallayıp yürümeye başladım. Beni öpüşü aklıma geldi. Yüzümü buruşturdum. Onun yüzünden isteğim gerçekleşmiyecekti. Ben sadece sevdiğim adamı öpmek istiyordum. Tabii o her kişi beni isterse.

Yürürken arabanın yanımdan geldiğini farkettim.

"Hadii ama bebeğim çocuk gibi davranmaktan vazgeç bir günlük ara ver!" sözünü turuncu saçlı arkadaşı kesmişti.

"Kızı rahat bırak Harry" diyip gözleriyle beni işaret etti.

Harry"Sen karışma Edd!" diyip bana döndü.

"Arkadaşının dediğini yap harry!" diyip yoluma devam ettim. En azından yanındaki ED kibardı. Harry'nin ED'e bakış attığını görmüştüm.

Harry bana dönüp "Akao Barda parti veriyorum bu akşam saat 22:40'da tabii senin o saatte dışarı çıkman yasak. Gelmek istersen beklerim" diyip arabayla yanımdan uzaklaştılar.
Kollarımı birbirine bağlayıp kaşlarımı çattım.Tabii ki gitmeyecektim. Bu çocuk beni ne sanıyordu!

...

Laura Teyzem (evdeki yardımcıları) odama portakal suyu ve birkaç tane kurabiye ile yanıma gelmişti.

Çalışma masamda Bugün ki derslerin tekrarını yapıyordum . Bir yandanda laura teyzemin getirdiği meyve suyunu içiyordum.

"Bu gün okulun nasıldı bebeğim?"

diyip yatağımın üzerine oturdu.

Ağhh şu okul.

"Sıradan" diyip kalemimi kitabımın arasına koyup kitabımı kapattım ve sandalyemi çevirip ona döndüm.

içimden bir ses "Tanrıya şükret öyle bir çocuk bulamazsın" diyor ama yok ben böyle iyiyim.

"pekala bu kadar çalışma yeterli birlikte film izleyelim mi?" diyip ayağa kalktı.