" Heyy ! nereye" kolumda bir el hissetmiştim.
"Senden uzak bir yere?" diyip kolumu elinden kurtardım.
Gerçekten... ondan uzak bir yere gitmeliydim. Herşeyimi engelliyordu bilmiyordum ona olan hayranlığım ne , onuda bilmiyorum ama şu boktan hareketleri hiç hoşuma gitmiyordu!
" Bells birlikte birşeyler yapmaya ne dersin? " diyip yanımda yürümeye başlamıştı.
Birde hiçbirşey olmamış gibi.Şaka mı bu.Bir an yerimde durup ona döndüm.Kaşlarını çatmıştı.
" Ne..ne var?" dediğinde gerçektende ne kadar geri zekalı olduğunu anladım birde karizması olucak .
"Nasıl hiçbirşey olmamış gibi davranıyorsun? farkındamısın az önce yaptığın büyük bir bokluk yüzünden sınıftan atıldık?... üstellik geçiş notları verilecekti! ... hadi bunu geçtim sen gala gecesi o kızla nasıl öpüşürsün... birde gelmiş bana yeniden başlayalım diyorsun unutma-" lafımın kesilmesi karşımdaki yeşillerin büyüyüp yanakların kıvrılmasıyla son bulmuştu. Ben nerden bu konuya geldim?
işaret parmağıyla kendini işaret edip.
"Se-sen beni kıskandın mı?" dediğinde öylece durdum.
Ne ? ben onu kıskandım mı? yok canım ben niye onu kıskanayım? Durdum ve zamanı geriye alıp söylediğim cümleleri kafamda yeniledim.
- sen gala gecesi o kızla nasıl öpüşürsün... birde gelmiş bana yeniden başlayalım diyorsun -
Siktir .
Tabi çocuk öyle düşünür. Basbaya onu kıskandım.
" Bir saniye ... tabii ya , Sen ondan eve döndün" diyip Elleriyle formül çözermiş gibi oynuyordu. Saçma. Ondan dönmedim ben eve keyfim yoktu bir kere tamam mı.
" Ha-hayı.. hem şimdi konumuz bu değil.. sürekli senin yüzünden azar yemekten .. sınıftan atılmaktan.. sıkıştırılmaktan.. ve olacaklardan sıkıldım tamam mı? istemiyorum seni anladın mı?" Hayır anlamında kafasını sallayıp önden yürümeye başladı.
Öylece yerimde durmuş ona bakıyordum. Tabii ağzımda bir karış açık.
" O ağzını Kapat ve beni takip et!"
Emir verici sesi fazla kalındı.
" Hayır !" dediğimde hiç beni takmadan yoluna devam etti.Gıcık. Onun dediklerine uymayacaktım.
Harry'nin yürüdüğü yönün tersine yürüdüm. Sanırım eve gidebilirdim son dersti. Biraz kitaplarımla oyalanırdım. Dergilerimle ilgilenirdim.Sonrada uyurum.
Tek başıma okulun çıkışına yürürken bayan Nelly'e karşı ne kadar mahcup olduğumu ve ondan nasıl Özür dileyeceğimi düşünüyordum.
Taksiye binip evin önüne varana kadar mp3'mden müzik dinledim.
Müzik beni rahatlatıyordu. Kafam karıştığı zaman müzik sayesinde doğru seçeneği buluyordum. Fakat bu çözücek gibi değil. Sahii Harry 'beni takip et' dediğinde beni nereye götürücekti?
Evin kapısına vardığımda çantamdan anahtarımı aradım. Ahh anahtarlarım diğer çantamda kalmış olmalı. Zile uzandım. Kapıyı açılınca dizimin üzerine çöküp dağılan çantamı toparladım elimdeki kitapları çantaya koyup kafamı kaldırmamla kapıda Laura teyzem yerine üzerinde mutfak önlüğü olan harry'le karşılaşınca gözlerim fal taşı gibi açılmıştı.
"Beni takip etmene sevindim , odana git üzerini değiştir ve elini yüzünü yıkayıp masaya gel " diyip salona geçti. Birşey demeden salona ilerledim gözlerim Laura teyzemi aradı.
Mutfaktan geldiğini görünce gülümsedim. Harry mutfak önlüğünü çıkarıp laura'ın yanına gitti ve bir kolunu laura teyzemin omzuna attı . Laura teyzemin eli harry'in yanağına gidip gamzelerini sıktığında kaşlarım havaya kalkmıştı.Ahh eskisi gibi.Harry'in bu hali beni güldürmüştü.
" Saol harrycim herşey nefis oldu" dediğinde harry bilmişcesine sırıttı. Hayır canım bu harry olamaz.
" Bellacım sen hala burdamısın?" lafını ikiletmeden hızlı adımlarla merdivenlere yöneldim.
...
" Çocuklar ben 15 dakika içinde döneceğim , marketten alınması gereken bir kaç şey var " kapıya doğru yürüyen laura'ya döndüm.
Kafamı olumlu anlamda sallayıp
, elimdeki çeşitli yiyeceklerle dondurulmuş tabağı önümde ki masaya koydum.
"Ben gidebilirim?" Harry'e döndüğümde ayağa kalkmıştı.
"Ha , yok canım hem biraz hava olmuş olurum . Siz uslu uslu oturun ben hemen dönerim" gülmemek için yanaklarımı ısırıyordum. Harry'e döndüğümde kaşlarını çatmıştı. Laura teyzem annem ve babam bizi hala sevgili biliyordu. Fakat aramızda hiç bir yakınlaşma yoktu ve olmayacaktı.
Biz arkadaştık yani ötürü olamazdı.
...
" Parmaklarını yiyeceksin" tabağımdaki son elmalı turtamı yiyip kahkah atan harry'e döndüm. Gözlerimi kısmıştım.
" Sadece acıkmıştım " diyip tabağı masanın üzerine geri koydum televizyona dönmüş, eli dudağında bacak üstü atan kıvırcığa döndüm
" Sen ne zaman gidiceksin ya?" dediğimde ayağa kalkıp yanıma gelip oturdu.
"Herhangi bir işim yok ya da acalem" dediğinde istemsizce omzumu silkip Telefonuma gelen mesaja baktım.
" Pekala sana anlatacağım fakat bu aramızda kalıcak.Onun bunu duyması hoşuna gideceğini sanmıyorum :/x -Luke"
" Kim o?" diyip bana doğru uzandı ve telefonumu elimden almaya çalıştı.
"Harry bırak!" Neredeyse koltukla arasında kalmıştım telefonum ise elimde arkamdaydı.
" Bella ya o sikik telefonu bana verirsin ya da o canım telefonunu bir daha göremezsin!"
Öfkesi burnunda tütüyordu.
Üzerimdeki ağırlığına dayanamamıştım nefes almaya çalışırken gerilmiştim ve bacağımın Ereksiyonuna deymesi onun açısından telefonu alması kolaylaşmıştı.
" Senden nefret ettiğimi biliyorsun dime?" diyip elinde ki telefonuma uzandım.
" Duygularımız karşılıklı bebeğim! " diyip gelen mesaja baktı.
.....
+15 vote :))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAD STYLES
Fanfiction"Bir kız, kendi duygularından bile haberi olmayan , Ailesi tarafından zor fark edilen biri. Hayatını değiştiren bir çocuk sandığı gibi biri değil ; Kötü oyunlarla hayatını süsleyen Fakat onun içindeki küçük bir alevi oluşturan o duygu ,onu kaderine...
