𝐊𝐔𝐂𝐔𝐊 𝐁𝐄𝐘𝐀𝐙 𝐘𝐀𝐋𝐀𝐍𝐋𝐀𝐑 「Jᴀᴍᴇꜱ ᴘᴏᴛᴛᴇʀ 」

7- ❝Kendisinin olmayan her şey.❞

HAZİRAN 1996

Valeria Potter, elinde bir mektupla sırıtarak kocasının çalışma odasına girdiğinde James'in meraklı gözleri karısına dönmüştü. Ela gözlerini hafifçe kısıp neler olduğunu anlamaya çalışırken güzel kadın kendini masanın önündeki koltuklardan birisine attı. Düz saçları havalanmıştı bu esnada.

"Çok keyiflisin sevgilim." dedi James tatlı tatlı ona gülümserken. "Elindeki mektupla ilgisi olduğunu düşünüyorum."

"Doğru düşünüyorsun." Valeria mektubu açıp boğazını temizleyerek okumaya başladı.

Mektup Harry'den gelmişti. Bol isyanlarla dolu mektup Valeria'yı kahkahalarla güldürmüştü nedense. İlk önce ilk sevgilisi olan Cho Chang ile ayrılığından ve kızın tavırlarından yakınmış, sonra Hagrid'in erkek kardeşi olan dev ile ilgili sorunlarını anlatmış, en nihayetinde Fred ve George'un okulda yaptıkları muhteşem şovu anlatmıştı.

"Bir dev mi?" James kaşlarını kaldırdı hayretle. "Hagrid gün geçtikçe kendini aşıyor."

Valeria başını iki yana salladı, hala gülüyordu. "Çok komik bu çocuk." dedi kıkırdamalarının arasından. "Ayrıca Fred ve George'un dahiyane planına hayran kaldım."

Harry, geçen yıl Üç Büyücü Turnuvası'ndan kazandığı galleonların hepsini Weasley ikizlerine vermişti. Bunu duyan Valeria ve James, Harry'nin kararına karışmamış hatta onu desteklemişlerdi. Sonuçta Potter ailesinin paraya ihtiyacı yoktu, Harry'nin çocuklarına bile yetecek kadar zenginlerdi. 

"Diagon Yolu'nda kiraladıkları dükkan için bana yazmışlardı." dedi James ve Valeria'nın yeşil gözleri merakla ona döndü. "Şaka malzemeleri için fikir istiyorlardı."

"Kesin seve seve yardımcı olmuşsundur." Valeria oturduğu koltuktan kalkıp James'in yanına yaklaşırken adam sandalyesini geri itip gülümsedi. Güzel kadın yan bir şekilde kocasının kucağına oturup kollarını boynuna doladığında James onun beline sarıldı.

"Oldum tabii." dedi gururla. "Geleceğin Çapulcularına yardımcı olmayacağım da kime olacağım?"

Valeria gözlerini devirdi. "Harry'yi kendine benzetemedin diye ortak arıyorsun değil mi?"

James kıkırdayıp dudaklarını Valeria'nın dudaklarına bastırdı ve uzun bir öpücükten sonra geri çekildi. "Nasıl da tanıyorsun beni." Ela gözleri sevgiyle parlıyordu. "Ama biliyorsun, benim daimi ortağım her zaman Sirius olacak."

Valeria başını James'in omzuna gömüp gözlerini yumdu. Onun güvenli kolları arasında mayışmayı çok seviyordu. "Sizden adam olmaz." diye mırıldandığında James'in sırıttığını hissetti diğer yandan kocasının bir eli sırtını okşuyordu.

Bir süre sessizce oturduktan sonra "Chang ile ayrılığını niye sana yazmış ki?" diye sordu James. Sesi sitemkar çıkıyordu. "Oğlumla kız muhabbeti de mi yapamayacağım yani? Her şeyini sana anlatıyor, bu ne böyle?"

"Kıskanma." Valeria burnunu James'in boynuna sürttü. "Daha çok kızın girdiği tavırları anlamamış ve sinirlenmiş, onu anlatıyordu. Ben de bir kadınım ya belki anlarmışım, öyle demiş."

"Harry'ye engin bilgilerinle yardımcı olmak isteyeceğine eminim." James hafifçe kıpırdanıp sevgilisini kendine biraz daha çekip daha sıkı sardı. "Özellikle Chang konusunda. Ona bayılırsın ya."

James'in alaycı sözlerine karşılık Valeria ensesindeki saçları hafifçe çekiştirdi ve James acıyla inledi. "Chang'i seviyorum, tatlı kız ama Ginny'yi daha çok seviyorum."

"Hala Ginny'nin Harry'den hoşlandığını düşünmüyorum." dedi James.

"Körsün çünkü Potter." Valeria dudak büktü. "Ginny çok belli ediyor hislerini ama Harry'nin tavırları arkadaşça olduğu için o da arkadaş olarak yaklaşıyor."