and that's when you need me there

1.5K 196 392
                                    

Seungmin adını seslenenin kim olduğuna baktığı sırada ona gülümseyerek bakan Yeonjun'u görmesiyle duraksadı.

Masadaki tüm yüzler Yeonjun'a bakarken, Yeonjun onlara aldırış bile etmeden Seungmin'in yanına bir sandalye çekip oturdu.

"Nasılsın Seungmin~" sevimli bir tonda konuştuğunda Seungmin küçük bir kıkırtı çıkararak önündeki test kitabını göstermişti.

Yeonjun heyecanla yerinden kımıldamış ve Seungmin'e daha çok yaklaşırken sormuştu. "Aslında ben de bunun için geldim. Fizikte birkaç konuyu yapamıyorum." dudaklarını büzerek konuştuğunda Hyunjin göz devirerek araya girdi.

"Peki bundan bize ne?"

Yeonjun yüzündeki gülümsemeyi daha da büyütürken Seungmin'in koluna girdi.

"Beni çalıştırır mısın Seungmin? Yemin ederim çabuk öğrenen biriyim fazla vaktini harcamam. Sadece anlatsan olmaz mı? Rahatsız olursun belki diye evime gelmek zorunda değilsin ben sana gelirim, yeter ki beni çalıştır. Lütfen! Lütfen! Lutfen."

"Olmaz."

"Pekala."

Aynı anda konuşan Hyunjin ve Seungmin birbirine bakmaya başlamışken Hyunjin sinirle Seungmin'e baktı ve Yeonjun'a döndü.

"Seungmin günlük işlerine bile vakit ayıramıyor seni çalıştıramaz."

Seungmin Hyunjin'in bu tavrına şaşırsa da devamında neler olacağını bilmek istediği için devam ettirmek istedi.

Göz ucuyla Jisung ve Felix'e baktığında eğlenerek kendilerini izlediğini fark ettiğinde gülmüş ve Hyunjin'e dönmüştü.

"Sorun olmaz Hyunjin zaten birkaç konu. Bu haftasonu gelirsen anlatabilirim ama sonrası için cidden vaktim yok."

Yeonjun gülümseyerek teşekkür edip Seungmin'e sarılırken arkada Hyunjin'in ona sinirli bir şekilde baktığını fark ederek biraz geri çekilmiş ve Seungmin'in yanağına bir öpücük kondurarak gitmişti.

Herkes şaşırırken Seungmin öylece durmuş ve giden Yeonjun'un arkasından bakakalmıştı.

"Bu çocuğu sevmiyorum." Changbin konuşurken Minho'da ona katıldı.

"Bende öyle. Sevimli durduğuna bakmayın çok sinsi biri."

"Fark ettim." dişlerini sıkarak konuşan Hyunjin'e karşı Seungmin şaşırmıştı.

"Ne demek fark ettim?"

Hyunjin gözlerini devirerek Seungmin'e döndü. "Çünkü gözlerime baka baka inadıma seni öptü."

Seungmin alaylı bir şekilde sırıtarak söyledi. "Abartıyorsun."

Hyunjin gözlerini büyütürken daha da yaklaştı Seungmin'e. "Ne demek abartıyorsun. Yalan mı söylüyorum?"

"Bunu demek istemedim. Ben..şey.."

Seungmin diyecek bir şey bulamayınca fırsatını bulan Jisung konuştu.

"Neden senin inadına öpsün ki Hyunjin? Sonuçta siz arkadaşsınız. Üstelik diyelim ki senin inadına öptü. Neden buna sinir oluyorsun ki? Seungmin'in sevgili bulmasını isteyen sen değil miydin? Bence Yeonjun iyi bir seçenek."

"Ne saçmalıyorsun Jisung, bana o çocuğu mu savunuyorsunuz?"

Hyunjin sinirle çıkışıp bir şeyler demesi için Seungmin'e baktı. Sessiz kalan Seungmin'e karşı daha da sinirlendiğinde sinirini ondan çıkarmamak için ayağa kalktı.

"Her neyse siktir edin. Halletmem gereken bir işim var."

Göz kırparak söylemiş ve Yeji'nin yanına adımlamıştı.

Umbrella | hyunminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin