Mutfağa yürüdüm ve Taehyung'u kahve içerken buldum.
"Günaydın."
"Günaydın."
Tezgaha döndü ve bana da bir kahve hazırladı. Onun dün geceki, adımı tekrar tekrar sayıklayan halini hatırlamak dudaklarımda bir tebessüm oluşmasına sebep oldu.
"Bugün epey neşeli görünüyorsun."
"Çok güzel bir rüya gördüğüm için öyleyim. Ama eminim bundan haberin vardır."
"Nasıl yani?"
"Mutlaka hatırlıyor olmalısın."
"Neyi hatırlıyor olmalıyım?"
Ben gülerken o şaşkınlık içinde bana bakmaya devam etti.
"Dün geceyi? Adımı baya bir sayıkladın."
Yüzü kıpkırmızı oluyor.
"İnanılmaz bir rüya olmalı. Çok merak ettim, rüyanda ne yapıyorduk?"
"Üzgünüm, onu duymaman gerekiyordu-"
"Özür dileme. Adımı tekrar sayıkladığını duymayı çok isterim."
Taehyung elini alnına götürdü ve ofladı.
"Jimin, eminim ilişkimizin profesyonellikten çok uzaklaştığının farkındasındır. Aramızdaki sınırları daha da bulanıklaştırmaktan kaçınmalıyız. Ben kahvaltı ettim bile, sen keyfine bak. Bana ihtiyacın olursa dışarda olacağım."
"Bekle!"
Taehyung bana bakmak için döndü, yüzünde özenle seçilmiş boş bir ifade vardı.
"Bugün dışarı çıkmak istiyorum. Bu mümkün mü? Teknik olarak kayıp bir kişi olmak gerektiğini biliyorum... ancak kendimi bu kulübede fazla sıkışmış hissediyorum."
"Birileri seni tanıyabilir."
"Görünüşümü değiştirmek için yapabileceğimiz hiçbir şey yok mu?"
Taehyung'un, masum masum bakan suratım karşısında yumuşaması çok uzun sürmedi.
"Çamaşır dolabının en üst rafında, saç boyası bulabilirsin. Yatak odasına da kalabalığa karışmanı sağlayabilecek birkaç parça kıyafet bırakmıştım. Kendini tanınmaz hale getirirsen bir yerlere gidebiliriz."
"Gerçekten mi!"
"Belli bir zaman sonra kasabayı keşfetmek isteyeceğini tahmin etmiştim."
"Taehyung!"
Öne sıçradım ve kollarımı boynuna doladım. Donup kaldı ve kısa bir süre içinde nazikçe beni kendinden uzaklaştırdı. Hareketlerinin hevesimi kaçırmasına izin vermeyerek ona gülümsedim.
"Teşekkür ederim. Beni gerçekten mutlu ettin."
"İşin bitince benimle kulübenin önünde buluş. Kasabaya motorumla gideceğiz. Daha önce motora bindin değil mi?"
Ben daha ona cevap veremeden, Taehyung'un telefonuna bildirim geldi. Cebinden çıkarır çıkarmaz aşağı doğru göz attı.
"Yoongi."
Taehyung, mesajları benim de görebilmem için telefonu bana doğru çevirdi.
-
Min Yoongi:Bay Taehyung, sorun nedir?
Acil durum olmadığı sürece lütfen beni birden fazla kez aramamaya çalışın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
bodyguard | vmin
Romance"Bu adam... onda ne var bilmiyorum ama yanından uzaklaşamıyorum." #1 - vmin fic {250321} #1 - taechim {310321} #1 - vmin {021221}