the clue

1K 119 25
                                    

"Nereye gittiğini sanıyorsun?"

Yavaşça arkamı döndüm, Taehyung tam arkamda duruyordu. Kollarını önünde bağlamış, bakışları o kadar sert ki neredeyse ruhumda bir delik açıyordu. İç çekip kapı kolunu bıraktım.

"Bak, burada hiçbir şey yapmadan öylece duramıyorum. Bizim bilmediğimiz bazı ipuçları olabilir, Yoongi'nin bize bahsetmediği ipuçları. Onun ofisini aramak iyi olabilir diye düşünüyorum."

"Yani planın bu muydu? Geri mi dönecektin, hem de tek başına?"

"Bunu yapmak zorundayım."

"Sen çıldırdın mı?"

"Hayır! Bak, annemle babam haklıydı. Bir plan düşünmeliyim. Hayatımın geri kalanını kaçarak ya da kim olduğumu gizleyerek geçiremem ve bunun tek çıkar yolu olanların arkasında kimin olduğunu bulmamız."

Taehyung beni tepeden tırnağa süzdü.

"Ne yapacaktın peki? Gizlice içeri mi girecektin?"

"Belki."

"Ya tanınırsan? Hem oraya nasıl gidecektin ki?"

"Otobüsle."

"Otobüsle mi?"

"Bak, benimle aynı fikirde olmak zorunda değilsin ama beni durduramayacaksın da. Ben bir yetişkinim ve kendi kararlarımı kendim veririm."

"O zaman bir yetişkin gibi davran."

"Pardon?"

"Ben uyurken gizlice kaçmak yerine, bana aklında neler olduğunu anlat. Her şeyi kendi başına yapmaya çalışmak yerine benim sana yardım etmeme ve seni korumama izin ver. Unuttun sanırım, seni korumak benim İŞİM."

"Off, üzgünüm, tamam mı?"

"Hayır, tamam değil. Neden bana söylemedin?"

"Çünkü beni durduracağını düşündüm... açıkça görülüyor ki haklıymışım! Fakat neden geri dönmek zorunda olduğumu anlamıyor musun Taehyung? Bilmediğimiz bir şey var ve gizlenerek onun ne olduğunu asla bulamayacağız."

Taehyung hayal kırıklığıyla dolu derin bir nefes verdi ve bana arkasını döndü. Dolaba gidip çantalarımızı çıkardı.

"Ne yapıyorsun?"

"Ne yapıyor gibi görünüyorum? Toplanıyorum."

"Çantalarımızı mı topluyorsun?"

"Her şeyi öylece geride bırakamayız. Kıyafete ve malzemelere ihtiyacımız olacak."

Konuşamayacak kadar şaşırmış bir halde, hissiz bir şekilde ona doğru yürüdüm ve bana uzattığı çantaya eşyalarımdan bazılarını koymaya başladım.

"Teşekkür ederim.."

"Bir daha sakın böyle bir şey yapma."

~

Her şeyi paketlediğimizde ve gitmeye hazır olduğumuzda, Taehyung komodinin üzerindeki not defterine baktı.

"Ailene bir not bırakacak mısın?"

"Sanırım bırakmalıyım."

Not defterine uzanıp çekmeceden kalem çıkardım.

'Sevgili anne ve baba, size bunu yaptığım için üzgünüm ama Taehyung ve benim acilen buradan ayrılmamız gerekiyor. Yarım kalan ve halletmemiz gereken bazı işler var ve oturup bir şeylerin olmasını beklemek doğru gelmiyor. Bizim için yaptığınız her şey için teşekkür ederim. Bu son birkaç gün, bana kaybettiğim ve tekrar kaybetmeyi asla istemeyeceğim şeyleri hatırlattı. Siz benim ailemsiniz ve onca yıldan sonra tekrar birbirimizi bulduğumuz için çok mutluyum. Yakında sizinle iletişime geçeceğim. Lütfen kendinize dikkat edin ve benim için endişelenmeyin. Taehyung beni koruyacak. Sevgiler, Jimin.'

bodyguard | vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin