Yanılgı

468 26 7
                                    

"Kim dedin? " diye sordu. Karşımdaki esmer çocuk. Bense içimdeki karışık hislerle uğraşıyordum. Karşımdaydı. Teledon Karşımdaydı. 

İçimde milyonlarca cam tuzla buz olmuşta , parçaları yüreğime batıyormuş gibi sızlıyordu kalbim. Göz yaşlarım , göz pınarlarımdan yükselmiş , sağnak yağmurlar gibi akmaya hazırlanmıştı gözlerimden.  Burunumun direği sızlamıştı.

İçimde bittiğine emin olduğum tüm duygular yeniden kalbimi feth ediyordu. Ve ben hiç bir şey yapamıyordum. "Ama sen , nasıl? " dedim , duraksayarak.

Kıvrımlı dudakları cevabım için aralandı. " ben ne dediğinizi anlayamıyorum hanfendi. Birine benzettiniz galiba." Dedi. Ama karşımdaki oydu emindim. Yüzü iyileşmişti. "Telodon sen . Sensin işte. Karşımdasın, sapasağlamsin. Teyze gördüğümü sende görmüyor musun ? O değil mi ?" Diye sordum . Gözlerimi Teledon'dan çekip ona çevirerek.

"Ben bilemiyorum Selest.  Ama cidden çok benziyor." Dedi teyzem. Markus amca konuşmaya dahil oldu. "Selestiya , Oğullarım , Demora " dedi ve durdu gözleri Telodondaydı. Ama nasıl?  " Ve Doratelyus." Diye ekledi. Sarışın olan çocuğu göstererek.

"Markus amca ben anlayamıyorum. Dünyada aynı sınıftaydık, senelerce hemde. O Telodon buna eminim." Dedim hemen. Çocukların ikiside bana deliymişim gibi bakıyordu.

Sonra akıllarına bir şey gelmiş gibi gözleri parladı. Üçününde aynı anda . "Bu olabilir mi baba ?" Dedi sarışın olan Telodon. "Ne olabilir mi?" Diye sordum. "Malesefki mümkün oğlum.  Ama bunun için bir şey yapamayız yıllar oldu." Dedi Markus amca. Ne  döndüğünü anlayamıyordum.

"Ne mümkün?  Tanrı aşkına ne oluyor?" Diye sordum . "Oturda anlatalım Selest." Dedi Aysendar. Sanırım o da ne olduğunu anlamıştı. Fazla uzatmadan oturdum . Ve konuşmalarını beklemeye başladım.

Markus amca şekilli dudaklarını konuşmak için araladı. "Bak Selest, öncelikle bilmeni isterim ki dünyada her kimi gördüysen o Demora değildi." Dedi ve anlamamı istercesine durdu. Ama nasıl ? Gözlerim merakla parıldıyordu. Susup konuşmaya devam etmesini bekledim.

" Sen büyük ihtimalle bir Kroman gördün. Kromanlar tehlikeli yaratıklardır. Dokundukları kişinin görünümünü ele geçirirler. Uzun süre aynı kişinin görünümünde kalırlarsa da , kendi benliklerini unuturlar. Eski hallerine dönemezler ve kendilerini dönüştükleri kişi sanmaya başlarlar. Bir dönem,  oğullarım daha 3 yada 4 yaşlarındayken onlarla karşı karşıya gelmiştik. Sanırım biri bir şekilde dünyaya gitmeyi başarmış . Ve muhtemelen geçiş esnasında hafızası tamamen silinmiştir. Kendine yeni bir aile ve bir isim bulmuş olması muhtemel." Diye sözlerini bitirdi Markus amca.

Ne yani? Ben yıllarca bir yaratıktan mı hoşlanmıştım ? Bu fikirle histerik bir kahkaha koptu dudaklarımdan.  Kim bilir bu diyarda daha kaç çeşit yaratık yaşıyordu ? Ama bir dakika eğer zararlıysa dünyadaki kişilere bir zararı dokunur muydu? "Hayır dünyadaki insanalara bir zararı dokunmaz." Dedi Telodon kılıklı Demora . Sesli mi düşünmüştüm ben? " hayır sesli düşünmedin." Ben , teyzem ve Aysendar çocuğa garip garip bakmaya başlayınca . Çocuk gerince gülümsedi .

"Şey Özür dilerim . Ben akıl okuyabiliyorum. Yani aklından geçen her şeyi sanki karşimdaki bir kitapmışsın gibi duyarım ve okurum. Ama önce iznini almalıydım . Kusura bakma. " macup bir şekilde gülümsüyordu karşımdaki çocuk.  Ama ben yaptığına değil nasıl olduğuna takılmıştım . Ki onuda açıklamaya başladı. " bu dünyada restaların bazıları özel güçlerle doğar.  Benimki akıl okuma , kardeşiminse özel güçleri saptamak ve onlarla oynamak." Dedi. Sarışın olan çocuk kafasıyla onaylamakla yetindi. Ne yani başka güçlü çocuklar da mi vardı? Ben sadece element yönetimi var sanıyordum.

Anka - AteşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin