Tesadüfen Evli (Tesadüf Serisi-1)

Erkeğin senin için yarış kazanacak ;)

Selam Günlük;

İşler tıkırında, ha. Üniversite gerçekten garip bir yer, günlük.

Vizeler başladı aslında zaten toplamda bir hafta olduğunu varsayarsam bitti de. Bugün son vizeme girdim. Ve gerçek bir inek olmanın yararlarını görmek beni mutlu ediyor.

Geçen hafta kız gecesi diye toplanmış olmamıza rağmen ders çalışarak sabahlamıştık ve annemler arada, bize yemek getirdikçe, ara vermek için bizi uyarmıştı. Sanırım okulun en inek tayfasıyla takılıyorum.

Vize haftası dolayısıyla Bora'yla aramızda bir anlaşma varmış gibi sadece sınav aralarında ders çalışırken görüşmüştük.Ve Bora, vize öncesindeki hafta ilgi duyduğunu açıkça söylemiş ve vize sonrasındaki hafta cevap istediğini söylemişti. Hayır desem bile benle arkadaş olmak istediğini söyledi. Sanırım ben de onun bu ilgili hallerini sevdiğimi fark ettim. Hayat, bir salağı bekleyerek geçirmek için fazla uzun.

Salak demişken, Mert'le uzak yerlerde olduğumuz ve karlaşmadığımız için fazlasıyla mutluyum. Ayrıca duyduğuma göre, ona yumruk atan şu çocuk, adına Mustafa demiştim ama sanırım adı Mehmet gibi birşeydi ki adı kesinlikle umurumda değil, onunla arkadaş olmaya karar vermişler. Bu gerçekten garip. Sonuçta, çocuk daha birkaç gün önce onun boğazına yapışmıştı. Hoş, Mert de çocuğu açıkça tehtid etmişti. Ve şimdi arkadaş olmaya karar vermişler. Erkekler gerçekten garip varlıklar.

Geçenlerde okulda Ceyda'yı beklerken o çocukla karşılaştım. Şu adı herneyse olan, Mert'i dövmeye çalışıp dayak yiyen. Çocuk sanırım, biraz dangalak. Sonuçta kim karşılaştığı birinin göğüslerinin güzel olduğundan bahseder ki? Neyse ki onu yok sayıp Ceren'in de gelmesiyle hemen uzaklaştım. Mert!le karşılaşmadığım için kendimi şanslı hissediyorum.

Ceyda'yla bir kafeye gittik ve uzun uzun konuştuk. İlk önce söz ben ve Bora'dan açılmıştı ama ne olduğunu çözemeden Mert'e geldi.

İlk önce Mert ve liseden bahsederken bir baktım herşeyi anlatmışım. Onu sevmemden tutun da evlenme kararı almasına kadar. Kız öyle bir baktı ki bana görmeniz lazım. Sonuçta herkes lisede böyle şeyler yaşamıştı, ben ilk değilim ki.

Asıl bombaysa aynı okulda olduğumuza da patladı. Aslında söylememeyi planlıyordum ama konu arasında tatilden sonra Marmara'ya gelmesini ağzımdan kaçırmıştım. Sonra da Ceyda benim ağzımı açmıştı tabi. 'Hangi Mert?' diye bir soruşu vardı ki görmeniz gerek. Mecburen Sönmez olduğunu söyledim. O da bana gözlerini aça aça bakmaya başladı. Ne olmuş yani lise aşkım, üniversitemin meşhur playboyu olmaya karar vermişe?

Bana uzunca bir ondan uzak duracaksın konuşması yaptı. Zaten ben de çocuğun üstüne atlamaya çalışmıyorum ki. Neymiş, beni elbet fark edecekmiş, sonuçta biz lisede beraber olmuşuz, beni gördüğünde arkamı dönüp gitmem gerekiyormuş da falanmış da filanmış. Evet, tabi ki yarısını dinlemedim.

Ceyda'yla uzunca bir muhabbetten sonra eve gelip Bora'ya ne diyeceğimi düşündüm. Ceyda da bizim birlikte olmamızın doğru olduğunu düşünüyor. İyi biri olduğunu, beni mutlu edebileceğini ve yaralarımı sarabilceğini düşünüyor. Aslında ben de bu konuda onunla aynı fikirdeyim. Sonuçta hayatıma birileri girecek bari düzgün insanlar girsin.

* * * * * * *

Eğer sabahında sarılmış bir halde uyanıyorsanız, akşamında kavga etmek da güzelmiş, gençler.

Dün akşam, Murat, odama fırtına gibi gelip ağzına geleni bana söylemişti. Neymiş, içki içmem sakıncalıymış, ben ilaç kullanıyormuşum da, içki bana zarar veriyormuş da bilmem ne. İstemsiz gözlerimi devirerek onu dinlemiştim ve o an sonunda bir daha gözlerimi devirmem konusunda da beni uyardıktan sonra bana içki içmeyeceğim konusunda söz verdirdi.