Bölüm: 15 – Çelişkiler*
MUSTAFA ALP KAPLAN
Yetişkin İçerikli Unsurlar Yer Almaktadır
Evin içerisinde dolanan sevdiğime kaydı bakışlarım. Gözlerimi üstünden ayırmadan nefsime ziyafet çektirdim.
Çok güzeldi.
Sarı saçları beline kadar dans ederek uzanıyordu. Bu onun eşsiz özelliklerinden sadece bir tanesiydi.
Benim bir tanemdi.
Dudaklarımı yalayarak ufak adımlarla arkasından odamıza doğru ilerledim, dolaba doğru yanaşan bedeninin arkasında durup elimi şişik o çıkıntıya, bebeğimizin bulunduğu göbeğine ulaştırdım.
Hafifçe okşamaya başladım.
"Yavrum"
"Mustafaa"
Saçlarını boynuna doğru yatırıp açığa çıkan mis kokusunun temeline doğru eğildim. Dudaklarım tenine değdiği andan itibaren ona olan susuzluğum, açlığım hat safhaya çıkıyordu.
Dilimle boynunda gezindim.
Elimi karnından kasıklarına doğru indirip, hafif şekilde okşamaya başladım. Kanım kaynıyordu, onu istiyordum.
Ona karışmak, bütün olmak istiyordum.
"Ihh"
O dolgun, güzel dudaklarından çıkan inlemeyle boynunda olan dudaklarım kulağına, kulak memesine oradan da delicesine aşık olduğum dudaklarına yol aldı.
Usul usul öptüm güzel karımı.
Üstündekini çekiştirerek çıkarttığımda baygınca bana bakıyordu. Gözlerine sinen arzu perdesi, onu istememi daha çok ön plana çıkıyordu.
Elimi göğsüne doğru ulaştırdım, usul usul okşadım. Elimde bir tomurcuk gibi açan göğüslerle içim heyecanla doldu.
Ben bu kadına aşıktım.
Her zerresine, kalbine, saçına ve taptığım bedenine.
"Mustafaa"
"Yavrum"
Kollarımda kuş gibi titreyen bedeni yatağımıza yanaştırıp yatırdım, hayran olduğum o sarı saçlarının yastığımızda salınışına baktım mest olurcasına.
Hala benim için kendini saklamaması, bana kendini bu denli sunmasına alışamayacaktım.
Mavi gözlerindeki buğulanma, arzu... hepsine ayrı ayrı aşıktım.
Gözlerimi, gözlerinden, bedenine doğru kaydırdım. Sanki hiç tadını almamış gibi bütün bedeninde gezdirdim dudaklarımı.
Onsuz kalan dudaklarıma ziyafet çektirdim.
Teninin kokusu beni sarhoş ediyordu. Ne kadar itiraf etmem zor olsa da kendime ben kendimi bildim bileli bu kadına aşıktım.
Çocukluğumdan beri.
Parmağımı kavradığı o günden beri aşıktım hem de.
Dolgun kalçalarını kavrayıp hızla yukarı kaldırdım, itiraz etmesine fırsat vermeden iç çamaşırı sayesinde saklanan kadınlığına yanaştırdım bedenimi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BANU (Mahalle Serisi - III) TAMAMLANDI
Chick-LitBana, Mahalle Dilberi derlerdi.. Aşk, Tozpembe olabilseydi; bana dilber diyebilirler miydi? *Banu Dinçer & Mustafa Alp Kaplan'ın hikayesidir! *Bu hikaye yetişkin içerikli unsurlar barındırmaktadır.