Masama atılan ikiyüzüncü dosyaya bakarak iç geçirdim. Bu adamın sorunu neydi? Neden daha düne kadar iyiken bu gün daha beter kötü oluyordu.? Gerçı dün ne olmuştu pek hatırlamıyordum. Bana içki içirmişti..
Yoksa.. Aman Tanrım ona küfür mü etmiştim? Yoksa vurmuş muydum? Bu yüzden mi bana böyle kaba davranıyordu?
Yoongi: Bitirmeden gitmek yok.
Dami: Ama Bay Min-
Yoongi: Benim sözüme karşı mı geliyorsun asistan?
Dami: Tabii ki, hayır. Sadece bu kadarı çok fazla. Bu gün hayatta bitmez..
Yoongi: İyi madem. O zaman sabaha kadar çalışırsın.
Dami: N-ne? Aish!
Odadan çıktığında arkasından küfür etmiştim. Cidden acaba ikizler burcu muydu? Yoksa bu kadar dengesiz ve kararsız olması normal değildi..
👻👻👻
^Yoongi^
Villaya gelmiştim. Uzun zamandır burada kalıyordum. Kendi evim tozlanmıştır belki de..
Seo: Kardeşim, iyi ki sende erken geldin.
Yoongi: Neden parti falan mı var?
Seo: Hayır, biliyorsun yeni yıla bir kaç gün kaldı sadece ona göre hazırlık yapmalıyız.
Yoongi: Abla, cidden önemli bir şey var zannettim.
Seo: Tabii ki önemli. Neyse akşam SooJin ve Dami gelecek.
Yoongi: Ne? Soojin gelsin tamam onun sevgilisi burada yaşıyor fakat o kız neden geliyor ki?
Seo: Ailesinden biriyle gelmesi daha iyi olur Yoongi. Hem sana ne ben davet ettim.
Aklıma gelen şeyle sırıttım. O kadar dosyanın yarısını bile bitirememiştir.
*** Ilık duş aldıktan sonra yatağıma uzandım. Dün gece olanları düşündüğümde kendim tokat atmıştım.
Yoongi: Saçmalama Min Yoongi. Onu kendinden uzaklaştırmalısın. Siz olamazsınız.
Kendi kendime konuştuktan sonra saate baktım. Akşam yemeğine az bir zaman kalıyordu. Üstüme evde giydiğim rahat kiyafetleri giyerek aşağı indim.
Neredeyse 10 dakika sonra Kapı çaldığında gelenin Soojin olduğunu anlamıştım. Fakat onunla gelen bir Dami beklemiyordum. Dosyaları bitirmeden gelmek mi? Bu sefer düştün işte elime.
Bana bakarak göz kırptığında ona bu cesareti benim yaratmam daha da sinirlendirmişti beni.
Yo, gayet eskiden olduğu gibi. O senden korkmadı asla.
İç sesim haklıydı. Dami her zaman bana karşı gelmişti.
Büyükanne: Hoş geldiniz. Buyurunn lütfen.
Masaya oturduğumuzda benim yanıma oturan Damiye göz ucuyla baktım. Hah! Sanki hiç yokmuşum gibi davranması asla sinirlerimi bozmuyordu(!)
¥¥¥
Yemekten sonra çay içiyorduk. Dami hala bana bakmamakta ısrar ederken ben ise daha da inadına ona bakıyordum. Biraz gergindi, bunun benden kaynaklı olduğunu varsayıyordum.
Seo: Yeni yıl bu sefer daha farklı olacak. Wonho sevgilinle geçirirsin her halde..
Wonho ve Soojin utanarak bir birilerine baktığında midem bulanmıstı. Böyle vıcık vıcık haraketlerden tiksiniyordum.
Ne yapsınlar senin gibi öküz mü olsunlar.
İç sesim yine devreye girdiğinde daha da sinirlenmiştim. Sanki iç sesim değil de Dami konuşuyordu amına koyayım ya. Sen benim iç sesimsin bana taraf olman gerek.
Yenge: Peki sen Dami? Yüzüğün nerede?
Yengemin sorusuyla her kes Damiye odaklanmıştı. Onun ise yüzü asılmıştı.
Dami: Ah.. şey.. benim nişanım bozuldu..
Büyükanne: Kızım.. üzgünüz cidden bilmiyorduk..
Dami: Sorun değil. Hem üzülmedim ki, seviniyorum. Öyle birinden kurtuldum diye..
Yüzü sinirli ifadeye bürününce kaşlarımı çattım. Demek ki, Damiyi aldatmıştı..
