"Yemek vakti ! Jimin~shi bizimle geliyor musun ?"
Jennie'ye baktım.
"Ahh hayır siz gidin ben molaya çıkmayacağım"
"Bana bak jimin sende şu 2 gündür bir haller var hep burdasın yemek yemiyorsun düzgün uyumuyorsun bile""Seulgi sadece yanlız kalmak istiyorum lütfen"
"Ahh pekala Bay Âşık"
Herkes gidince kafamı kaldırıp güneşe baktım. Gözlerimi rose'nin penceresine çevirdim bana bakıyordu göz göze gelince hızla yere eğildi.Gülerek ayağa kalktım ve hastaneye girdim. Asansöre binerek rose'nin olduğu kata çıktım.
"Jimin oppa mola vakti değil mi ? Burda ne işin var ?"
"Haberim var yuna gitmek istemedim"
Tam rose'nin odasına girecekken yuna'nın dediğiyle durdum."Oppa beni birazcık bahçede gezdirir misin ?"
Arkamı döndüm
"Şimdi mi ?"
Dedim
"Evet hemen şimdi"
Diyerek güldü
"Ahh pekala"
Dedim yuna gülerek koluma girdi.Gözlerimi rose'nin odasının kapısına çevirdim. Aklıma gelen şeyle durdum. Yuna'da benimle durdu.
"Oppa ne oldu ?"
"Yuna rose unnini almaya ne dersin ?"
"Gelmez. O son 2 gündür çok asabi"
Dedi"Bence onu da almalıyız dışarıya çıkarsa belki kendine gelebilir"
"Olabilir...ama nasıl alacağız ?"
"Şimdi sen onun yanına git ve de ki..."
Yuna'nın kulağına yaklaştım.Park Chaeyoung:
Lanet olsun beni görmüştü ! Yatağa oturdum derin bir nefes aldım. Ahh chaeyoung ne salakasın !?
(Evet öylesin chaeyoung)
Yanımda beliren jung woo'yla içimi bir korku kapladı. Sesli bir şekilde yutkundum.
(Farkında değil misin aptal ? O senin vücudunun peşinde)
"Hayır kapat çeneni jimin öyle biri değil !"
(Sen bilirsin istediğini inanmakta serbestsin ama sonun yine ne olacak biliyor musun ? 'Hayır hayır vücuduma dokunma yalvarırın yapma imdat kimse yok mu ?')
Gözlerimi kapatmamla gözümden bir damla yaş aktı.
"Kapat çeneni !"
Dedim, yatağımın yanındaki gece lambası açık kalmıştı.Gece lambasını söndürdüm elimi geri çekerken bardağı düşürdüm ve kırıldı. O an jung woo'yla göz göze geldik...tüylerim diken diken oldu.
(Hadi chaeyoung yap şunu ! Kes bileklerini yaşamak acı verici hadi)
"Hayır yapmayacağım ben güçlüyüm hayır !"
(Seni seven kimse yok ailen bile senden nefret ediyor)
"Yapmayacağım !"
(HEMEN O CAM PARÇASINI ALIP BİLEKLERİNİ KES YAP ŞUNU !)
Hızla kulaklarımı Kapattım.
"Hayır hayır bu savaşı o kaybedecek ! Hayır Rose !"(Rose mi ? Chaeyoung'sun sen ! Jimin seni sevseydi şuan yanında olurdu değil mi ? ama o nerde ? Yok emin ol ki şuan o güzel kız arkadaşıyla harika zaman geçiriyordur)
Ellerimi kulaklarımdan çekip jung woo'ya baktım. Hızla gözlerimi kapattım. İnanma ona Rose jimin az önce aşağıdaydı...ama şuan yok ve nerdeyse 10 dakika oldu.
Buraya asansörle gelmeye kalksa 2 dakika, merdivenlerin 429 basamak olduğunu düşünürsek en geç 10 dakika içinde yanımda olması gerekirdi...ya gerçekten o kızın yanındaysa ! Yere eğildim elimi en büyük cam parçasına uzattım.
(Evet aynen böyle chaeyoung, al onu ve kollarına derin çizikler at sevgil-)
Bir anda odaya biri girince jung woo yok oldu ve elimdeki camda yere düştü. Dolu gözlerimle kesik bir nefes aldım.
"Unni !"
"Yuna neler oluyor ?"
Dedim"Unni, jimin oppa..."
Diyerek durdu. Ayağa kalktım
"Ne oldu jimin'e ?"
"B-biz bahçede çimlerde oturuyorduk sonra ayağa kalktı ve birden düştü yanına gittim ama uyanmadı"
Dedi ağlayarakAşağıya koşmaya başladım. O kadar merdiveni nasıl indim bilmiyorum ama bu korkuyla tüm merdivenleri inerek bahçeye çıktım. Jimin yerde yatıyordu koşarak yanına gidip oturdum.
"Jimin neler oluyor iyi misin ? Jimin !"
Hızla arkamdaki yuna'ya döndüm.
"Jisoo unniyi veya jin oppayı çağır çabuk !"
Dedim yuna beni onaylayarak gidince jimin'in yüzüne baktım.
"Jimin"
Dedim ağlayarak dudakları solmuştu ama az önce iyiydi !