"Hendery!"
Arabanın kapısını kapatırken duyduğum sesle arkama dönmüş, boynuma dolanan kollar ve tatlı bir misk kokusuyla beni öldürmek istercesine sıkan kişinin Renjun olduğunu anlamam uzun sürmemişti. Arkasındaki Lucas ile konuşan Kun'u görmem de ekstrasıydı tabii.
"Buraya gelmeni beklemiyordum, hoşgeldin Hen."
Renjun'den sonra Kun ile tokalaşırken Jungwoo yanındaki Lucas ile fısır fısır bir şey konuşuyor, dikkatimi oldukça kendilerine çekiyorlardı. Tam onlara dönüp bir şey diyecektim ki Kun'un tek göz işaretiyle Renjun üzerime çullanmış, sevgilisinin ona yeni aldığı arabasını göstermek üzere çekiştire çekiştire uzaklaştırmıştı beni diğerlerinden.
İstemeye istemeye Renjun ile ilerlerken görüş açıma giren araçla beğeniyle ıslık çalıp gülümsedim.
"Kun buna cidden iyi para saymış olmalı, güle güle kullan Ren."
Renjun neşeyle ellerini çırparken bir süre aracı inceledim onunla, mat siyah renge sahip lamborghini gerçekten de göz alıcıydı.
"Alt tarafı lamborghini, ayrıca Kun henüz sürmeme izin vermiyor."
Kollarını göğsüne bağlayıp dudaklarını büzen bedene gülerken kaputu kapattım, gerçekten oldukça etkileyici bir arabaydı yalan yok. Bu araçla gezmek bile insanı mutlu ederdi. Yani en azından beni.
"Ehliyetin yok Ren. Hadi olmasın diyelim, yine vermez Kun sana bunu, araç kullanmayı bilmiyorsun."
"FAZLA KARIŞIK!"
Ayağını yere vuran Renjun ile güldüm yeniden, elimi beline atıp kendime çekerken bu sefer bana trip atıyordu minik beden.
"Trip atma bana, ben sadece gerçekleri söyledim."
Gözlerini devirdi ve kollarını çözdü fakat söylenmeyi de ihmal etmedi Renjun, zaten söylenmese şaşırırdım.
"Kun'un ikizisin resmen, o da bunları dedi hep."
Saçlarını karıştırıp onu daha da sinir ederken yanımıza gelen Kun enseme hafifçe vurup kollarımın arasındaki sevgilisini almış, kısık gözleriyle bana bakarken Renjun'e arkadan sarılıp çenesini omuzuna yaslamıştı.
"Siz ikidir böyle yakınsınız, sinirimi bozuyorsunuz."
"Kıskanma Kunnie, Hen benim kuzenim."
"Ayrıca çocukluk arkadaşıyız."
"Evet."
Renjun karnındaki ellerin üzerine ellerini koyup Kun'a döndüğünde kıkırdayarak cilveleşen ikiliyi görmezden gelme kararı almak adına bir adım atmıştım ki, Kun Renjun'in dudaklarına bir öpücük kondurup bana seslenerek bu kararı vermeme mani olmuştu.
"Hey, Hen, bugün yarışa katılacak mısın?"
"Arabamı getirmedim ki."
Ellerimi ceketimin cebine koyup omuz silktiğimde Renjun sırıttı ve Kun'a döndü. Kun onun kurnaz bakışlarına sinsi bakışlarıyla karşılık verirken bir şeyler dönüyor olduğu gerçeği o zaman dank etti kafama.
"Benimkini al."
Renjun kayıtsızca omuz silktiğinde derin bir nefes verip hayranlıkla baktım yeniden yanımdaki mat lamborghiniye.
Bu arabayı kullanmak istiyor muydum?
Evet.
Yarışa katılmak istiyor muydum?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
cigarettes after sex | henyang
Cerita Pendek"Her insanın ait olduğu bir yer vardır." Dedi profesör. İşte o an bakışlarım dalgınlaştı, anılarım canlandı. Benim ait olduğum yer, seninle seviştikten sonra sigara içtiğim o balkondu Yangyang. Başka hiçbir yere ait hissedemedim, başka hiçbir yerde...