"Kunhang!"
Bakışlarımı sabitlediğim içkimden kaldırıp bana seslenen Yukhei'ye gülümsedim. Keyfi yerinde duruyordu ve bu iyiye işaretti.
"Yüzünde güller açıyor, iyi bir haber mi var?"
"Hem de en iyisi..."
Derin bir nefes verip elini kalbine koyup çığlık attı kalın sesiyle, sikti geçti kulağımı. Neyseki mekanda şu an barmenimiz Chenle'dan başkası yoktu ki, o da hiç garipsememişti Yukhei'nin yaptıklarını.
"JUNGWOO İLE BARIŞTIK! Resmen sevgiliyiz..."
Gülümsedim ben de, bu cidden iyi bir haberdi. Üç yılın sonunda işleri yoluna koymuş, sade bir bar açıp ortak olmuştuk Yukhei ile. Jungwoo ise müsait olduğu zamanlar beni görmeye gelir, arada Yukhei ile bakışıp giderdi.
Demek ki bakışmalar sonunda sonuçlanmış, ikili yeniden bir olmuştu. İç çekmeden edemedim, elim göğsümdeki dikiş izine gitti usulca.
Hâlâ özlüyorum.
"Sizin adınıza sevindim Yukhei."
Aptal gibi özlüyorum seni.
"Bak ne diyeceğim, hadi bunu kutlayalım!"
Elimi tutup neşeyle konuşan Yukhei'ye dönüp başımı salladım ve gülümsemeye zorladım kendimi. Uzun boylu arkadaşımın mutluluğunu bozmak istemiyordum girdiğim melankolik havayla, onun mutluluğuyla mutlu olmalıydım ben de.
"Ne ikram edeyim sizlere?"
Chenle gülümseyerek önümüze iki buzlu bardak koyduğunda bakışlarım arkadaki raflarda gezindi bir süre. Gözlerim yeşil şişenin üzerinde dururken omuzunda bir el hissetmiş, eski bir tanıdığın sesi doldurmuştu kulaklarımı.
"Glenmorangie içmeni tavsiye ederim, bir yakınım çok severek içerdi onu."
Harelerim Absent şişesinden ayrılıp Glenmorangie'nin sarı şişesine kayarken gülümsedim. Omzumdaki el sıkılaştıktan hemen sonra yanıma oturan gri saçlı gence çevirdim bakışlarımı.
"Selam Dejun."
"Selam."
Oturduğu taburede dikleşmek yerine bacaklarının arasındaki boş yere ellerini koyan Dejun Glenmorangie'ye bakarken ben de döndüm onun baktığı rafa. İkimiz de o 'bir yakınının' kim olduğunun farkındayken boğazını temizleyerek dikkat çekmeye çalışan Yukhei'ye çevirdim başımı.
"Selam Dej, sen de bize katılmak ister misin?"
Kalın kaşlı bedenin bakışları bana kayarken omuz silktim. Dejun bu hareketimle gülümserken hevesle başını salladı. Biliyordum onun da son zamanlarının güzel geçmediğini. 'O' sadece beni değil, arkadaşını da bırakıp gitmişti ki, Dejun'un bu dönemde girdiği depresyonlar sonucu psikolojik sorunlar yaşadığını duymuştum. Uzman bir psikoloğa gittiğini ve yavaş yavaş düzeldiğini de anlatmıştı Jungwoo.
Son dakika haberleri biz bar ile ilgilenmeye başladığımızdan beri Jungwoo'dan sorulurdu.
"Ne kutlaması bu?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
cigarettes after sex | henyang
Short Story"Her insanın ait olduğu bir yer vardır." Dedi profesör. İşte o an bakışlarım dalgınlaştı, anılarım canlandı. Benim ait olduğum yer, seninle seviştikten sonra sigara içtiğim o balkondu Yangyang. Başka hiçbir yere ait hissedemedim, başka hiçbir yerde...
