Sarmaşık Mahallesi

16.bölüm

"Ne işin var lan burda" dedi abim

"Hiç öyle geleyim dedim" dedi reis

Abim reisi baştan sona süzüp;

"Bu kıyafetlerle mi?"

"Önemli bir yerden geldim ondan" dedi reis valla tebrik ederim iyi yalandı

"Beni boşver sen niye buradasın?" Dedi reis

"Hiç öyle bir geleyim dedim" abimin son zamanlarda bir şeyi vardı belliydi

Onlar laflarken ben beni görmeyecekleri şekilde çıkış merdivenlerinden indim.

Yazardan

Hakan ve Cihat muhabbet ediyorlardı. Hakan'ın derdi vardı belliydi Cihat bunu anlamıştı sonuçta kardeşim dediği ve doğduğundan beri yanında olan adamdı.

Hakan sigarasını içine çekip konuşmaya başladı.

"Cihat Pınar'a karşı bu şekilde ilgim olmasını bir türlü çözemiyorum"

Şimdi anlamıştı Hakan'ı sevdalanmıştı.

"Hilal'in arkadaşı Pınar mı?"

Hakan tebessüm edip; " evet o"

Ardından bir duman daha çekti içine

"Bilmiyorum Cihat bu duygular doğru mu ilk defa böyle hissediyorum" dedi Hakan

Cihat anlıyordu Hakan'ı çünkü kendiside Hilal'e bir şeyler hissetmeye başladığında böyleydi.

"Pınar yanlış kişi mi sence sonuçta kardeşimin arkadaşı ya kız beni kötü zannederse?" Dedi Hakan

"İnsan aşık olacağı kişiyi seçemiyor Hakan" dedi Cihat. Sigarasından bir dal çıkarıp yakmıştı.

"Hakan" dedi Cihat

Hakan ona dönüp "hı?" Dedi

Cihat uzun uzun Hakan'ın gözlerine baktı. Ardından ağzını açtı

"Ben kardeşine çok aşığım Hakan"

~~~~~~~~~~~~

Hilal'den

Sabah yatağımdan kalkıp kahvaltı masasına oturdum. Dün akşam eve gidip kendimi direk yatağa atmıştım.

"Günaydın" dedim esneyerek

"Günaydın kızım" dedi babam ve annem

Onur yoktu büyük ihtimalle dershanedeydi
Abimde yoktu sahi dün noldu

Kahvaltı masasına oturup yemeğe başlamıştım.
Ardından evin kapısı açıldı içeriye abim girdi.
Bir dakika bir dakika abim resmen çökmüştü. Göz altları mosmordu saçları dağılmıştı.

Yanıma gelip sandalyesini çekti ve oturdu. Üstü dün akşamdan olsa gerek leş gibi alkol kokuyordu. Abime yaklaşıp konuşmaya başladım.

"Abi iyi görünmüyorsun bir şeyin mi var?"

Abim başını bana çevirdi baktı,baktı ve baktı uzun uzun gözlerimin en içine kadar baktı. Ardından gülümseyip elini saçıma götürdü ve sevdi. Abime ne olmuştu?

"İyiyim abicim bir şey yok" dedi fazla üstelemedim annemler şüphelenebilirdi. Kahvaltıma geri döndüm.

~~~~~~~~~~

Ceketimi yanıma alıp ayakkabılarımı giymeye başladım. Bugün dün akşam gittiğimiz mekana gidecektim. Eskiden sıkça giderdik.

Evden çıkıp yürümeye başladım bügün bazı şeyleri sorgulamam gerekiyordu. Ve kafamı en iyi orda dinleyebilirdim.

Sonunda gelmiştim hemen koltuklardan birine oturup eşsiz manzarayı izlemeye ve düşünmeye başladım.

Aklıma abimin sabah ki halleri geliyordu ne olmuştu abime hatta dün akşam ne olmuştu?

Reis ile ne konuşmuş olabilirlerdi ki

Diye düşünürken yan taraftan gelen sesle düşüncelerimden arındım.

"Sende buraya gelmişsin" dedi reis

Yüzüne baktığımda kaşı patlamış ve gözü mordu. DÜN AKŞAM NE OLMUŞTU!?

Hemen ayaklanıp koltuğun yanına oturup çenesinden tutarak kendime çevirdim.

"Dün akşam abimle aranızda ne oldu hem ne bu halin" dedim

"Bir kaç gerçeği öğrendi"

Afallamıştım ne gerçeğiydi bu

"Ne gerçeğiymiş sizi bu hale sokacak kadar kötü olan gerçek hem abimin suratına hiçbir şey olmamış." Dedim güldü

"Gerçekleri öğrenmek ister misin" dedi reis

"Evet merak ettim sizi bu hal-" derken sözüm dudaklarımın üzerinde hissettiğim dudaklarla kesilmişti. şok içindeydim reis beni öpüyordu REİS BENİ ÖPÜYORDU! SEVDİĞİM ADAM BENİ ÖPÜYORDU!

Olayın şokuyla gözlerim Kocaman açılmıştı ne yapacağımı bilmiyordum. Reis geri çekilip bana baktı.

"Sikeyim Hilal özür dilerim senin iznin olmadan senin gönlün olm-" derken onun sözünü kesen şey ise benim onu öpmemdi. Reis ilk şaşırmış sonra kollarını belime dolayıp öpüşüme karşılık vermişti. Nefessiz kalınca ilk ayrılan ben oldum.

Ona baktım gayet memnundu. Ben mi ben hala olayın şokundaydım. Beni seviyordu yıllardır sevdiğim adam beni seviyordu.

"Yıllardır içimde tutmak çok zor oldu" deyip elimi eline aldı. Alnını alnıma dayadı.

"Seni seviyorum Hilal Yılmaz" deyip elimi kalbine götürdü

"Burası sadece senin için atıyor senin için dayanıyor" deyip burnuma öpücük kondurdu

Yüzümde bir tebessüm oluştu bu halimi görünce oda tebessüm etti.

"Ne zamandan beri"diye sordum ne zamandır seviyordu beni

"Ben 14 yaşındaydım sen 10 o gün mahalleden çocuklarla maç yapıyorduk. Bir çocuk sana yılışıyordu sinirleniyordum fazlasıyla sonra sen çocukla top oynamaya başlamıştın. O gün kendimi ilk defa sorguladım neden sana karşı böyleyim diye. Meğersem ben sana çoktan sevdalanmışım Hilal'im" dedi

Şaşırmıştım ben onu liseye başladığım sene 15 yaşından beri hoşlanmaya başlamıştım ama o en başından beri meğer sevdalanmış bana. Hem şaşırmış hem mutlu olmuştum.

Bir hareketle yüzlerimizi ayırıp beni kolunun altına aldı ve başımı göğsüne yasladı.

"Sen? Sen ne zamandan beri?" Diye sordu

"15 yaşında lisedeydik seni fazla kıskanıyordum yanına hep kız geliyordu. Anlamamıştım Ümit'i veya böyle kıskanmıyordum sana olduğum gibi değildim onlara. Sonra bende fark ettim" dedim

Saçlarıma bir buse kondurdu. Aklıma dün akşam geldi yüzüne baktım sonra fark ettiğim şeyle konuşmaya başladım.

"Siz dün akşam abimle bu yüzden mi!?" Dedim bakışları bana döndü ve kafasını salladı

"İlk abinden izin alayım dedim aslında sana her şeyi dün söyleyecektim ama abin gelince ona anlattım."

"E dövmüş seni karşı mı çıktı? Olmaz mı dedi?" Dedi telaşlı şekilde

Gülümseyip konuşmaya başladı " yani ilk başta biraz sert girişti ama sonra yumuşadı. Onay verdi" güldüm

Klişe olacaktı ama soracaktım. "Şeyyy şimdi biz ne oluyoruz" dedim utanmıştım fazlasıyla

Bu Halime sesli bir şekilde güldü. Elini yanağıma koydu ve konuşmaya başladı

"Bunca yıl yanımda olduğun gibi şimdide olur musun? Benim mahalledekilerin yengesi olur musun?" Son dediği şeyle kıkırdadım

Elimi kalbine götürüp konuşmaya başladım
"Daima yanında olacağım söz veriyorum. Mahalledekilerin yengesi seninde sevgilin olurum." Dedim gülümseyerek. Oda gülüp saçlarıma uzun bir öpücük kondurdu.