bu sepet hareket ediyor || minsung √

4

lee minho

"Yani aynı yatakta mı?" gozlerini devirip kolumdan çekiştirdi.

"Sence?" Kafamı sallayıp beni çekiştirmesine izin verdim. Yatak odama gelip önce kendi yatağa yattı sonra yanını patpatlayıp yorganı kaldırdı. Gülerek yanına gelip boş kalan yere uzandım ve yüzümü ona döndüm.

Yatınca sincaba benzeyen yanakları biraz daha ortaya çıkıyordu. Elimi saçlarına çıkarıp okşadım yumuşaktı ve şeftali kokuyordu (ya ne koksun bilemedim canimin en istedigi meyveyi yaziverdim ;( ). Elimi saçından uzaklaştırdığımda vücudunu yaklaştırıp bana sarıldı.

"Saçlarımı okşasana biraz daha. Uykumu getirdi." kıkırdayarak bir elimle beline sarılırken diğer elimle saçlarını okşamaya devam ettim. Biraz sonra nefeslerinin düzene girdiğini görünce mırıldandım.

"Güzel geceler minik sincap."

_🐱_

Yanımdan gelen ninni sesiyle gözlerimi açtım. Gözlerimi ovuşturarak yattığım yerde doğruluktan sonra yatağın biraz ilerisinde kucağında bebeği yavaşça sallayıp bir yandan ninni söyleyen Jisung'a baktım. Benim uyandığımı fark etmemiş olmalı ki bebeğe bakmaya ve ninni mırıldanmaya devam ediyordu.

Bir süre sonra bebek susmuş ve kafasını göğsüne yaslı gözleri kapalı uyuyordu.

"Oh, günaydın."

"Günaydın, çok ağladı mı?" dudaklarını birbirine bastırıp kafasını iki yana salladı.

"Gel aramıza yatıralım belki tek uyuduğu için rahatsız hissetmiştir." tamam diye mırıldanıp bebeği kucağıma bıraktı.

"Su içip geliyorum hemen."

"Tamam." bebeği, evet hâlâ adı yok bebeğin, yanıma yatırıp üstüne yorganı çekip sırtını ovalamaya başladım.

"Jisung baba sana çok iyi bakıyor ha." kıkırdayarak konuştum

"Gerçi ikiniz de benziyorsunuz yanaklar falan. Jisung seni çok sevdi sen de sevdin anladığım kadarıyla. Hmhmm beni çok sevemedin sanki kucağımda biraz rahatsızdın ya da tam o sırada bezini doldurduğun için de rahatsız olabilirsin." Gülümseyerek bakmaya devam ettim.

Minicikti gerçekten çok küçüktü kendimi ve jisung'u bebeğin ebeveyni olarak görüyordum. Sonuçta annesi bırakmıştı yanımıza biraz da olsa ona baktığımızdan ebeveyn sayılırdık.

Yatakta hareketlenme hissedince kafamı kaldırdım ve yatağa yatan Jisung'a baktım.

"Seni de seviyor." gözlerimi kıpıştırarak ona baktım. "Biraz kulak misafiri oldum konuşmanıza." diyip kıkırdadı sonra elini geçen hafta turuncuya boyadığım saçlarıma atıp önce saçlarımı ardından kulağımın arkasını okşadı.

"Bu arada sana turuncu saç yakıştı ben de maviye mi boyasam sence?"

"Yok boyama bence." dudaklarını büzüp gözlerimin içine baktı kalbimin teklediğini hissettim.

"Yakışmaz mı diyorsun." hâline gülüp kafamı iki yana salladım.

"Hayır, aksine çok yakışır herkes sana bakar sonra ben kıskanırım." deyip göz kırptım. Karanlıkta göremesem de yanaklarının kızardığına emindim. Gözlerini kaçırıp saçlarımı okşamaya devam etti. Tekrar kıkırdadım.

"Boyatırsan ilk ben görmek isterim ona göre." kafasını sallayıp onayladı

"Önce senin gördüğünden emin olacağım."

Kısa süren sessizliğin ardından konuşan Jisung'a çevirdim bakışlarımı

"Yarın stüdyoya gitmem gerekebilir gelirken beşik kıyafet falan bakarım olur mu?"

"Olur işin uzun sürer mi stüdyoda?"

"Sanmıyorum Chan ve Changbin yazdığım sözleri istediler en fazla 1 saat sürer."

Tamam o zaman beraber stüdyoya gelirken uğradığımızda tam bedenine uygun buluruz."

"Mantıklı 11 gibi evden çıkarız o zaman. " kafamı sallayıp onayladım ve tekrar konuştum

"Hadi bebek uyanmasın uyuyalım, iyi geceler Jisung."

"Güzel geceler Minho."

Amaaan ya**am gibi oldu bölüm orucluysaniz orucunuz bozulmasin diye sansurledim normalde cok kufur ettigim icin arada agzimdan kaciyor benim de kaciyor yani bilerek degil neyse bu sefer de biyolojici bir seyler anlatiyor biyolojiyi hic sevmem yapamam da fizik kimya guzel ama biyoloji ogk

son denemede 1 dogrum vardi mesela biyolojiden :")