21.Bölüm

7K 299 15
                                    

Selammmmmmm

Yazılılar tek tek giriyor...

Eskiden yapılan yorumlar ile alakası yoktur. Spoiler yok.

Keyifli okumalarrrrrrrrr

Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın <3

°°°°°°°°°°°°°°°°°°

"Sen. Dört. Aydır. Birisi. İle. Konuşuyorsun." Bana daha çok yaklaştı, "Ve. Benim. Haberim. Yok." Bir anda bağırdı, "Nerede lan kardeşlik!? Hain köpke." Ellerimi teslim oluyormuş gibi kaldırdım. Ege'ye bakıp "Sevgilini üstümden al!" Dedim ama hiç beni takmadı ve kahvesini içti.

Elçin telefonuma gelen mesajı görmüştü, onun deyimiyle 'yanlışlıkls gözü kaymıştı'. Elçin kendini sandalyeye attı. "Ser verip sır vermiyorsun Ayça." Hayretle Rengin'e döndüm. 'Sende mi?!' dercesine ona baktım, sadece omuz silkti.

Sesli bir nefes verdim. O gecenin ardından ruh gibi şirkete gittim. Algılarım kapanmış gibiydi ve çoğu şeyi yanlış yapmıştım. Annem o günün akşamında geldi eve ve yüzüme bile bakmadı. Sanki suçlu bendim.

Alparslan abi, bey, anonim. Artık ona ne diyeceğimi şaşırmıştım. Çok tuhaf bir duygu ve olayın içinde hapis olmuştum. Üstün zekam duygulara gelince eksilere düşüyordu.

Dugulardan korkuyordum. Çünkü onların sonu belli değildi, onları anlamam için güvenli alanımdan çıkmam gerekiyordu. Ama ben istemiyordum.

Orman meyveli pasta dilimimden bir çatal aldığımda arkamdan, "Selam gençler." Çatalım bir anda elimden kaydı. Rengin yüzünde güller açarak ayağa kalktı "Abi! Neden haber vermedin?" Dedi ve abisine sarıldı. Ağzımda ki lokmayı zar zor yuttum.

Asla rol yapamıyordum. Nasıl hiçbir şeyi belli etmeyeceğimi bilmiyordum.

Diğerlerine baş selamı verip başka masadan sandalye çekip soluma oturdu. Onun sağında Rengin vardı. Yakınımda olduğu için az da olsa kokusunu aldım. Farklı olmasını diledim ama değildi!

Mal mı lan bu parfümünü bile değiştirmiyor? Gerçi aynı parfümüden binlerce kişide olabilir. Kendine gel Ayça!

Ağzımı peçete ile silerken Elçin, Ege ve Rengin kendi içinde tartışmaya girmişti. Kulağıma kısık sesi geldi, "Daha iyisindir umarım?" Dönersem burun buruna geleceğimizi bildiğim için hiç o tehlikeye girmeden sadece gözlerimle ona baktım.

Masmavi gözleri parlıyordu. Floresandan olabilir?

Çok kısa gözlerine bakıp önüme döndüm, "İyiyim. Teşekkürler." Dedim sadece. Gülerek arkasına yaslanıp kollarını göğsünde birleştirdi. O kadar iriydiki dirseği omzuma değdi öyle yapınca! Sulak alanda mı yetiştiediker bunu be!?

Elçin hırsla bana döndü, elinin içini Rengin'e gösterip "Cahile muhabbeti kestim." Dedi. Rengin bu dediğine daha çok çıldırmış Elçin'nin elini itip, "Aptal insan! Araştırmadan konuşma. Sikicem belanı!" Şokla Rengin'e döndüm. İlk defa küfür ederken duyuyordum onu.

Elçin ağlamaklı bir ses çıkartıp, "Annem sonunda küfür ettin! Büyüdünde küfür etmeye mi başladın sen?" Yanaklarını sıkıyordu bir yandan. Alparslan ab- Ah her ne boksa işte! Kahkaha atıp, "Bu daha hiçbir şey onun için. Evde sülaleden girip evin temelinden çıkıyor." Dediğine istemsiz güldüm.

Boşları toplamaya garson geldi, sadece benimkileri bırakıp gitti. Takmadan Elçin ve Rengin'i dinlemeye devam ettim. Garson tekrar geldi her şeyi alıp önüme bir peçete bıraktı. Yine takmadım.

Küçük Kızım||TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin