39.bölüm part(1)
Gözlerimi zorlukla açtım.Telefonuma uzanıp saate baktığımda henüz 05.37 di. Yatakta doğruldum telefonumdan sosyal medya hesaplarıma bakmaya başladım. Luanna hikaye atmıştı Laura beşiğindeyken onu çekmişti. 3 dakika önce paylaşmıştı.O an düşünmeye başladım Anne olmak ne kadar vefalı bir sorumluluk muhteşem bir şey. Telefonumdan sonraki hikayelere baktıktan sonra komodinin üzerine bıraktım. Yataktan ayaklarımı sürüye sürüye kalktım. Duş aldım. Kıyafetlerimi giydikten sonra aşağıya indim. Bir kaç haftadır bu saatlerde kalkıyor, sonra uyuyamıyordum. Kahvaltımı hazırlarken aklımda son bir kaç ayda olan şeyler dönüyordu.Uluç ve Aylin evlendi. Hatta Tunç ve Doğa'da evlendi. Yavaş yavaş havalar ısındı. Her şey değişiyor işte.
Kahvaltı ettikten sonra saate baktım 06.30 olmuştu. Ateş'in 30 dakika önce spora kalmış olduğunu bildiğim için aradım fakat telefon sonuna kadar çalıp kapanmıştı. Spor yapıyor olabileceğini düşünüp ona gidip kahvaltı hazırlamayı düşündüm bu aralar bir proje üzerinde çalışıyordu ve yoruluryordu. Evden çıkarken anneme bir mesaj attım çünkü bu saatte uyandırmak istemiyordum zaten bir kaç saat sonra uyanacaktı ve bu aralar yoğun günler geçiriyordu.Bir giyim markasından onların yüzü olmak için teklif almıştı ve bir kaç haftadır o iş için uğraşıyordu.
Arabaya bindiğimde havanın hafif serinliğini hissetmek için camı açtım ve arkasından 90'lar Türkçe pop işte şu an gayet iyi hissediyordum. Ateş'e giderken bir markete girdim bu gün Ateş ile pasta yaparız diye düşünmüştüm hem ikimiz içinde güzel bir etkinlik olurdu. Marketten çıktıktan sonra yandaki çiçekçinin kapısını açmaya çalışan 50 Li yaşlarda kadına baktım. Dükkanı açmasını bekledikten sonra kendime pembe şakayık Buketi aldım ve arabaya bindiğimde şarkılar çalmaya devam etti.
Ateş'in evine geldiğimde ilk önce 2-3 kez zile bastım fakat açan olmamıştı bende anahtarımı çıkartıp eve girdim. Ateş uykudan yeni uyanmış bir şekilde merdivenlerden iniyordu beni görünce konuştu.
"Hoşgeldin sevgilim bende kapıyı açmaya iniyordum ."dedi ve gülümsedi koşarak yanıma geldi elimdeki poşetleri aldı fakat sesi inanılmaz kötü gelmişti.
"Ateş sen hasta mı oldun?"diye sordum telaşlanarak. Ateş'e biraz daha yaklaştım ve dolu olmayan elimi anlına koydum.Evet Ateşi vardı.
İç ses
"Bir çocuk her anlamda adının hakkını veremezzzz Her anlamda Ateş olmaz yavvv."iç sesimin gereksiz konuşmaya girmesini önemsemeden konuştum.
"Sevgilim sen odaya çık ılık bir duşa gir ben geliyorum şimdi."Ateş muzipçe gülümserken konuştu.
"Duşa mı?"dedi ve gülmeye başladı.Utanmıştım birden heyecan yapıp alim ayağıma dolaşmıştı ellerimle kendime hava yapmaya çalışarak salladım ama Ateş'te biliyordu o anlamda olmadığını sırf şu halimi görmek için yapıyordu.
"Ateşşşş Ateşşşş hastasın ama aklın hala sapıklıkta,sapıksın hemde Tescilli sapıksın ."Ateş tam öpecekken birden durdu ve konuştu.
"Öpersem hasta olursun hasta olursan ben üzüntüden daha hasta olurum hasta olmandansa her zaman hastan olayım."dedi ve göz kırptı sonra tekrar konuştu.
"Aldın mı canım mesajı."dedi ve yine gülümsedi
"Yok sen hasta falan değilsin ne bu enerji böyle ya."dedim ve gülümsedim.Ateş konuştu
"Aslında halsizim ama sadece o kadar."
"Tamam sevgilim sen çık duş al ben ilaç getireceğim az sonra."dedim Ateş yukarıya çıktı bende mutfağa gittim şakayıkları büyük bir kavanozun içine koydum ve Ateş için kahvaltılık bir şeyler hazırlayıp tepsiye yerleştirdim.Dolaptan Bir ağrı kesici ve ateş düşürücü hap aldım ve büyük bardak suyunda tepsiye koyduktan sonra yukarıya çıktım.Odanın kapısını açtığımda Ateş giyinmiş havlu ile saçını kuruluyordu. Beni görünce havluyu yandaki sandalyenin üzerine attı ve konuştu.
"Armina bunu benim yapmam gerekiyor. Odaya ben kahvaltı getirmeliydim senin için sen benim için değil."
"Saçmalama Ateş."
"Hayır alakası yok saçmalamakla."dedi ve elimdeki tepsiyi bir çırpıda aldı sonra tekrar konuştu.
"Sen otur yatağa hemen ben odadan çıkayım bir daha gireyim sana bunu getiriyormuş gibi yapayım o zaman."dedi ve güldü.
"Ateş yok artık ya."dedim ve güldüm
"Hadiiii otur yatağa."dedi ve odadan gülerek çıktı çocuk gibiydi her şekilde mutlu olmayı beceriyordu bu huyunuda çok seviyordum hep mutlu olmanın yolunu buluyor benide hep o mutlu olayın içerisinde hatta tam merkezinde tutuyordu.Benim için her şeyi yapmaya hazırdı her seferde benim mutlu olmam için daha çok çabalıyordu.Ben bunları düşünürken 3-4 dakika geçmiş olmalı çünkü Ateş içeriye girdiğinde ağzında koskocaman şakayık vardı ve bu görüntü bana kahkaha attırmıştı.Ateş yanıma yaklaştı tepsiyi yatağın üzerine bıraktı tepsiye benim için meyve çayı,çatal ve tabak koymuştu.Ağzındaki şakayık'ı çıkarıp konuştu.
"Aşağıya indim Gül yoktu bu vardı."dedi ve güldü.Oturduğum yerde Ateş'e yaklaşıp sıkıca sarıldım.O an aklımdan geçen tek şey Ateş'i gerçekten çok sevdiğimdi.Ayrıldıktan sonra konuştu.
"Armina hasta olacaksın lütfen."dedi
"Olmam merak etme sevgilim."Ateş ağzına bir şeyler tıktıktan sonra ilacını içip konuştu.
"Hemen iyileşeyimde sana sarılayım öpeyim."dedi gülümsemiştim.
"İyilşetim."dedi ve yavaşça yaklaştı.
"Ateşşş."
"Şaka yaptım."dedi ve gülümsedi.Elimi Ateş'in anlına koydum sabahlansan daha sıcaktı yanıyordu resmen ama hala iyi gözüküyordu kesin ben üzüleceğim diye iyiymiş gibi yapıyordu.
"Ateşşş yanıyorsun hadi kalk ilk önce doktora gidelim sonra eve geliriz sevgilim."
"Gerek yok biraz uyusam ilaç zaten az sonra etki eder uyandığımda iyi olurum canım sen endişelenme lütfen."dedi ve gülümsedi.Yatakta ki tepsiyi çalışma masasının üzerine bıraktım ve konuştum.
"Hadi o zaman çabuk yatağa."dedim Ateş tişörtünü çıkardıktan sonra yatağa girip üstüne ince pikeyi çekti ve konuştu.
"Şu an zaten iyiyim Uyandığımda daha iyi olacağım sevgilim lütfen endişelenme yanımdasın bu bile beni iyileştirir zaten."dedi kurduğu cümleye gülümsemiştim her zaman ki gibi gülümsetmişti.
"Seni seviyorum,iyi uykular canım."Ben çalışma masasını üzerindeki tepsiyi almaya giderken Ateş tekrar tekrar aynı şeyi söylüyordu.
"Bende seni seviyorum,bende seni seviyorum"diyordu.Odadan çıktım ve mutfağa girip bulaşıkları topladıktan sonra çalışma odasına gidip yeni başladığım proje çizimine devam etmeye çalıştım daha sonrasında maket yapacaktım.Proje için uzun uzun uğraştım belimin eğilmekten ağrıması ve kalem tutmaktan parmağımın uyuşması ile oturduğum yerden kalktım birazcık ara verecektim.Telefonumu elime aldığımda Seray 3 kez aramıştı.Onu geri aradım.
"Seray aramışsın?"
"Evet Armiiii düğün tarihimizi almaya gidiyoruzzz o yüzden aradım sende gel diye ."
"Serayyy canım arkadaşım çok sevindim ama Ateş biraz hasta bende şu an onu yalnız bırakmak istemiyorum siz tarih aldıktan sonra buraya gelin olur mu?"
"Olur bebeğim ,Ateş'e çok geçmiş olsun dileklerimizi ilet öptüm seni."
"Bende Serooo."dedim ve telefonu kapattım saat 12.30 olmuştu Ateş uyuyalı 2.5- 3 saat oluyordu.Çalışma odasından çıkıp Ateş'in odasına gittim kapıyı yavaşça araladım ve odaya girdim.Ateş'e yaklaşıp elimi anlına dayadım sıcaklığı biraz daha normale dönmüştü en azından sabah olduğu gibi alev alev değildi.Odadan çıktıktan sonra mutfağa gittim Seray ve Berke geleceği için aldığım malzemelerle pasta yapamaya başlamayı düşündüm aslında Ateş'le yaparım diyordum ama bu gün onu yormak istemiyordum bir sonraki sefere birlikte yaparız diye düşündüm.Pasta malzemelerini tezgaha koyduktan sonra evin içi sıcak olduğu için camları açtım yukarıya çıkıp tekrar Ateş'in olduğu odaya girip dolaptan siyah şortumu ve gri crop top'umu aldım.Aşağıya indikten sonra banyoya gidip giyindim saçımı saçma bir şekilde tepeden topladıktan sonra artık pasta yapmaya hazırdım. Pasta yapmaya başladım pasta tabanını hazır almayı düşünmüştüm fakat daha sonra kendim yapmaya karar vermiştim YouTube'dan açtığım videodan görerek bir şeyler yapmaya çalışıyordum daha sonra pasta tabanı olacak hamuru fırına koydum o sırada kremayı hazırladım.Aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama sonunda pastayı yapmış buz dolabına kaldırıyorken bir den
"Armina."Ateş'in bağırması ile olduğum yerde sıçramıştım pasta düşecek diye aşırı panik yapmıştım neyseki bir şey olmamıştı pastayı sağ Salim dolaba koydum.
"Ateşşş ya düşseydi pasta?"
"Düşmedi ama dimi sevgilim?"
"Evet pasta düşmedi ama umarım senin Ateş'in düşmüştür?"dedim ve Ateş'e yaklaştım.
"O düşmez canım Allah vergisi."dedi ve salak bir şekilde güldü.Bende gülümseyip elimi anlına koydum sıcaklığı gayet normaldi içim rahatlamıştı.
"Düşmüşşşş."dedim ve Ateş'e sarıldım saçlarıma minik bir Buse bırakıp konuştu.
"Ah beeeee gözünde bu kadar mı çekiciliğim yok."dedi ve güldü.
"Bilemiyorum..."dedim gülmemeye çalışarak Ateş tek kaşını kaldırıp konuştu
İç ses
"Lan Armi sen tek kaşını kaldırınca büyük abdesti gelmiş çocuk gibi oluyorsun birde Ateş'e bak biriciğime bak nasıl yakışıklı oluyor MaşAllah."iç sesimi sessize almaya çalışarak .Ateş'i dinlemeye çalıştım.
"Bilemiyorsun demek?"
"Hıhıhı."dedim kafamı sallayarak
"İyi o zaman."dedi ve çevik bir hareketle tişörtünü sıyırdı ve eline aldı Ateş
İç ses
"Bismillah buneeeeeeeeeee???"
"İç sessssss kız sus iki dakika."
"Mal Armi öküz gibi bakmasana çocuğa."İç sesimin haklılığına uyarak gözlerimi Ateş'in vücudundan çekip gözlerine sabitledim.
"Ateş bak hastasın üşürsün."dedim ciddi bir ses tonuyla biraz daha böyle durursa hem o üşürdü hem de ben akıl sağlığımdan olabilirdim.
"Üşümem sevgilim sen merak etme."dedi ve bana yaklaşmaya başladı.Sonra beni belimden çekip yaklaşırken Bir anda durdu ve konuştu
"Hastayım ya offfff."dedi ve yüzünü asarak tişörtünü giyip mutfaktan çıktı.Bana bulaşacak olmasından korkuyordu.Bu yüzden öpmüyordu.Her durumda düşünüyordu beni.Bende salona geçtim Ateş telefonla konuşuyordu. Ben gelince gülümsedi ve konuşmaya devam etti bende televizyonu açmış koltuğa yayılmış kanalları geziyordum.Tam o sırada kapı çalmıştı kapıyı açmaya kalktım Kapıyı açtıktan sonra Seray boynuma yapışıp konuştu.
"Merhaba canımmmm."
"Seray Berke nerede?"
"Hee şey o akşama gelecek işleri varmış biraz."
"Tamamdır hadi gel Seray bir kahve içelim."dedim ve mutfağa yürümeye başladık.
Neredeyse 10 dakika sonra biz kahvelerimiz içemeye başlamışken Ateş üzerine bir tişört ve pantolon giymiş şekilde aşağıya indi konuşmaya başladı.
"Seray hoşgeldin, Sevgilim ben çıkıyorum projede bir kaç şey eksikmiş şantiyeye bakmam gerekiyor."Ateş'in yanına gittim ve elimi anlına dayadım neyseki gayet normaldi sıcaklığı.
"Hasta hissediyor musun?"
"Hayır iyiyim, bana gayet iyi baktın merak etme bir şey olursa ya da kötü hissedersem eve gelirim zaten ."dedi ve saçlarıma Buse bıraktı.
"Görüşürüz canım."dedim ve ona kapıya kadar eşlik ettim.Ateş gittikten sonra mutfağa dönmüştüm Seray konuştu.
"Sizin şu inanılmaz kimyanız ne olacak?"
"Serayyy."dedim ve güldüm.
"Armiiii bu uyum bu çekim kızım resmen dışarıdan bile belli hani böyle bir dizi izlersin ya da bir kitap okursun tuttuğun bir çift vardır üzülselerdi sevinselerde o duyguyu hissedersin ya öyle içte kimya uyuşması."dedi ve güldü.Sonra tekrar konuştu.
"Düğünü 2 ay sonraya aldık bu arada hazırlanmalıyız."
"Serayyy daha gelinlik bile bakmadın."
"Birlikte gideriz hem Aylin ,Doğa ve Lu da gelir harika olur hep birlikte ne güzel."dedi ve gülümsedi Seray için mutlu oluyordum onun mutlusunu kendi mutluluğum gibi yaşıyordum o benim sadece arkadaşım değil resmen kız kardeşim gibiydi. Her zaman yanındaydı ve iyi ki vardı.
"Senin adına çok seviniyorum Seray her şeyin en iyisini hak ediyorsun biricik arkadaşım."dedim ve Seray'a sarılmaya çalıştım.Seray konuştu.
"Armiii duygulandım çok fazla."dedi ve dolan gözlerini kırpıştırdı.Bende duygulanmıştım.Artık her birimiz yaş almıştık hayatı öğrenmiştik en önemlisi ise mutlulukla, sevgiyle ve acıyla büyümüştük ama hep yan yana birbirimize destek olmuştuk.Seray konuştu.
"Armi sen benim için giden abimin yerini tuttun o beni hiç düşünmeden gitti, beni hiç aramadan umursamadan gitti ama sen hep benimsetsin her yanlışımda her doğrumda hep çoğu zaman arkadaş her zaman bana kardeş oldun iyi ki varsın."dedi ve ağlamaya başladı.Biliyordum sormaya hep korkmuştum ama biliyordum abisini umursamıyormuş artık atlatmış gibi davranıyordu ama işte özlemişti çok özlüyordu.
"Seray senin hep yanında olacağım."dedim sıkıca sarıldım Seray'a. O anda Seray şiddetli şekilde ağlamaya başladı bende ağlıyordum duygulanmıştım daha sonra benden uzaklaştı yerine oturdu ve ağlarken parmaklarıyla oynamaya başladı. Bu Seray'ın bir şeker aklını sürekli karıştırırken düşünmemek için yaptığı hareketti. Seray kafasını kaldırdı ve konuşmaya başladı.
"Armina ben abimi çok özledim. O şimdi burada olsaydı onunla Berke'yi tanıştırsaydım deseydim abi bak babam ve senden başka kalbime girmeyi başarabilen tek kişi Berke oldu ama belki kızardı böyle dememe bilmiyorum ki neye kızıp kızmayacağım bir kız abisiyle nasıl konuşur onu bile bilmiyorum, hem abim neden gitti ki Armi? Bir anda neden gitti, bunu düşünmek bile istemiyorum ama senelerdir hiç bir haber tok Berke bile onu armaya gitti ama bulamadı ya ona bir şey olduysa Armina ya o öl..."dedi ve hıçkırarak ağlamaya başladı tekrardan kıyamıyorum Seray'a hemde hiç kıyamıyordum. Kim yakın arkadaşını böyle ağlarken görmek ister ki zaten sanıyorum ki kimse. Zor olsa da konuşmaya çalıştım.
"Meran etme canım abin iyidir, Seray şu an ne diyeceğimi bilemiyorum ama her şey güzel olacak canım arkadaşım benim."dedim ve elini destek vermek istercesine tutup sıktım.Seray yüzüme baktı ve gülümsedi.
"İyi ki varsın, teşekkür ediyorum Armi."dedi ve bana tekrardan sıkıca sarıldı. Bu duygusal dakikalardan sonra ikimizede bir kasvet çökmüştü ve içimizden hiç bir şey yapmak gelmiyordu ama şu an Seray'ın moralini yükseltmem gerekiyordu. Aklıma gelen fikir ile konuştum.
"Seray hadi kalk çabuk sahaya gidiyoruz."Dedim ve oturduğum yerden ayaklandım.Seray konuştu.
"Armi o zaman ben eve gideyim eşyalarımı alayım Berkeye haber vereyim oda oraya gelsin hep birlikte bir maç yapalım takımdan bir kaç kişiyi daha çağıralım."dedi ve gülümsedi şimdiden keyfi yerine gel içti bile
"Tamamdır Seray."dedim ve gülümsedim Seray gittikten sonra Ateş'i aradım yaptığımız plandan bahsettim Ateş sahaya gitmeden önce bana bir sürprizi olduğunu ve daha sonra sahaya gitmemizin mümkün olup olmadığını sordu.Bende sorun olmadığını söyledim.Akşam için heyecanlanmıştım Ateş'in me sürprizi olduğunu çok merak ediyordum.
İç ses
"Bence Ateş hamile Armi."Kendimce bu düşüncemin aptallığına güldükten sonra yukarıya çıkıp biraz daha zaman geçirmek için projemin başına oturdum.39. Bölüm Part 1 bittiiii bu bölümü okurken sıkılmanızı istemedim bu yüzden part 1 ve part 2 olarak ayırdım umarım beğenmişsinizdir. Lütfen Yorumlarınızı belirtmeyi ve beğendiyseniz bölümü yıldızlamayı unutmayın iyi ki varsınız sevgili okurlarım. :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Futbol ve Sen
MizahBen Futbol oynamaya dört yaşımda başladım babam çok ünlü bir takımda futbolcuydu ama emekli olduğu bu Yüzden benimde futbol oynamamı istedi erkek çocuğu olsaydı belki istemezdi evet bir kızım ve futbol oynuyorum bence bu gayet normal bir şey ve gay...