Gizli Numara'dan

1.6K 72 1
                                    

MULTİDE EZGI
Yarından sonra sonunda gelmişti ve az sonra servis sitenin önüne gelip bizi alacaktı.
Hepimiz hazırdık, vedalaşıp yola çıktık.
" Telefonun açık olsun."
" Tamam anne."
" Birbirinizden ayrılmayın."
" Tamam anne."
" Düzgün beslen, yemek yememezlik yapma sakın."
" Tamaam."
"Hadi görüşürüz gidince aramayı unutma."
" Görüşürüz."

Program sabah başladı. Öncelikle  bize videolar izlettiler. Gerçi öyle sıkı bi program değildi. Daha çok bizi serbest bırakıyorlardı ve bu güzel bir şeydi
tabi ki.

Benim en önemli özelliğim her fırsatta rezil olabilmem sanırım. İşte o fırsat ilk gün elime geçmişti. İlk gün. Kaykayımı alıp bindiğimde önümden bir kız bana doğru geliyordu ve bum. Kız özür dilemeyi bilmiyor gibiydi. Onun yerine  "Önüne baksana çaylak " dedi.

Çaylak mı? Kızla aynı yaşta gibiydik. Ayrıca o benim önüme geldi. İnsanlar bir acayip. Sesimi çıkarmama hakkımı kullandım. İlk günden bu tür şeylerle uğraşmak istemiyordum. 

Yemekhaneye ilerlerken o kızı yanında 4 kişi varken yine gördüm. Çete gibiydiler. Arkadaşları da onlar gibiyse yandık diye düşündüm bir yandan olayı bizimkilere anlatırken.

" Onlar bizim okuldan. Yan sınıftalar."
Üst sınıflarla takılıyorlar genelde. Kaykay grubu oluşturmuşlar herhalde. Kızın adı Selin. Diğerleri de Baran, Pınar, Gökçe, Ekin ." dedi Miray ve
yemeğinden bir kaşık alıp tükürdü. Miray da kolay kolay yemek beğenmez.

Demir : " Benim oda arkadaşlarım onlar; Ekin ve Baran. " deyince ben de tükürdüm.
" Onlarla fazla konuşmadım ama öyle sandığınız gibi olmadığımdan eminim. Gayet iyi çocuklar."

Yeme hevesim son buldu.
Normalde obur bir insanım. Ama çok şişman gözüktüğümü söylemezler. Böyle deyince çevremden tepki alıyorum. İnsan kendini çok farklı görüyor. Acaba aynada gözüktüğümüz gibi miyiz gerçekte ya da insanlar bizi öyle mi görüyor? Bu konuyu hep düşünmüşümdür. Başkasının gözüyle kendimi görebilmek merak ettiğim bazı şeyleri aydınlatacaktı. Ama konumuz bu değil.

" Nasıllar, iyi kayıyorlar mı?
diye sordum umursamıyormuş gibi gözükmeye çalışarak.

" Şöyle söyleyeyim. Onlardan bahsedilirken kaykaycılar diyenler çoğunlukta. Kaykay grubu olarak bilinmekle beraber okulda şov yapıyorlar. Özel günlerde veya etkinliklerde sahne onlara mutlaka  bırakılıyor." gayet ciddi bir tonda açıklama yaptıktan sonra ciddiliğine  gülmeye başladı.

" Etkilenmedim o kadar da "dedi Ezgi ama eğer söyledikleri doğruyda Ezgi'nin hayali olan bir şeyi yaşıyorlardı. Yani etkilenmemesine olanak vermiyordum. Daha çok kıskanmıştı.

Yemeklerimizi koyup odalarımıza döndük. Biz Ezgi, ben, Miray kalıyorduk. Demir de Ekin ve Baran'la.

Vampir Günlükleri' ne bayıldığımızı söylediğimi hatırlıyorum. Aynen dediğim gibi. Dizi ya da kitap fark etmez, zamanın hızlı geçtiğini hissetmemizi sağlıyor. O nedenle bize göre on beş dakikanın ardından saate baktığımızda iki saatin geçmiş olduğunu görünce hemen dışarı fırladık. Ne de olsa buraya kaykay için gelmiştik. O geçen iki saati fark etmemizi sağlayan yani o kitaplardan başımızı kaldırmamıza neden olan şey ise Ezgi'nin telefona gelen mesaj sesiydi.
" Kaykaylarınızı alın ve buradan gidin."
- Gizli Numara

" Of bu ne, kim dalga geçiyor yine" dedi Miray kafasını telefona çevirerek. Sonra tekrar kitabına gömüldü.
"Kim bunu yazmış olabilir ki " dedi Ezgi ve sonra tekrar bir mesaj sesi ... Ama bu sefer ses benim telefonumdan geliyordu.
'Kaykaylarınızı alıp hemen buradan gidin !! '
- Gizli Numara
Ben bunu Selin mi yapıyor diye düşünürken
"Numaramızı nereden bilecek ki ?!" dedi Miray. Haklıydı.
" Ama Ekin ve Baran, Demir'den telefonumuzu isteyip Selin' vermiş olabilir. " dedim hızlıca.
Ama yine de bu saçma geliyordu.
"Belki de gizlice, Demir uyurken telefonundan isimlerimizi bulup 'ki isimlerimizi nerden öğrendiler' Selin' e götürmüş olabilirler. " dedi Miray
Ezgi : " Ya da hepsini Demir yapıyordur, sadece bizi korkutmak istemiştir. Gerçi hiç korkmadık ama. " deyince
" Yoksa Demir onlarla dost olup bizi işletiyo olabilirler." diye atladım.
Bunun üzerine Miray:
" Ya saçmalamaya başladınız yine . " diyerek bizi susturdu.Hemen koru arkadaşını.

Demir gönderdiyse niye Miray'a da göndermemişti ???

Ertesi gün sabah Demir'le konuşmaya başladık. Demir kendisinin böyle bir şey yapmadığını söyledi.
"Onlar yaptıysa bilemem ama zaten onlar da yapmaz bence." dedi.
"Bence Selin yaptı bu işi" dedi Miray.
Miray haklıydı bence. Başka kim yapabilir ki ?!

KaykayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin