Akşam saatlerine doğru, artık işten çıkmanın sevinciyle eve doğru gidiyordum. Kulağımda kulaklık ve arkamdan esen serin rüzgar çok uyumluydu. Dışardan çok mutlu gözüktüğümü söyleyebilirim. Aslında evet mutlu gözüküyorum-çünkü öyleyim- mutku olmamın sebebi ise, tekrar onunla görüşecek olmamdı.
Yoldan saparak evimin olduğu sokağa ilerliyordum. Evimi gördüğümde adımlarımı hızlandırdım. Kapımın önüne geldiğimde, cebimden anahtarımı çıkarttım kapının kilidini açtım ve içeri girdim.
Bu sefer direkt odama geçtim ve kendimi yatağa attım. Ellerimle yüzümü kapatarak derin nefesler aldım. Ama hayır bir işe yaramıyordu. Üzerimde gereksiz bir heyecan vardı. Yataktan hızlıca doğrulup üzerimdeki kıyafeyleri çıkartarak pijamalarımı giydim ve tekrardan kendimi yatağa bıraktım. Bir an önce, hemen şimdi yarının olmasını istiyordum. Hemen buluşmak istiyordum.
3. Kişi ağzından
-Hayır ya, bu beni güzel göstermiyor. Senin göz zevkine inanmıyorum Denki.
-Adamım, bak cidden jilet gibi oldun, değil mi Kirishima?
-Oh... hayır cidden göz zevkin çok... Bakugou, bence normal giyinmelisin. Sonuçta sadece yemek yiyeceksiniz bu kadar abartmana hani bence gerek yok.
-Hayır, abartmalısın Bakugou, her şey bir yemekle başlar, bilirsin. İlk izlenim her zaman önemlidir.
-Hayır ama Denki.. gereksiz abartıyor. Bakugou, beni dinle bak normal bir şeyler giymelisin. Ve biraz sakin mi olsan?
-Burda Kirishima'ya katılıyorum, sakinleş Bakugou.
Ama hayır, Katsuki'nin sakinleşme gibi bir amacı yoktu. Elleri heyecandan terlemiş oluyordu ki tekrar, tekrar ellerini pantolonuna sildi. Yüzüne elleriyle rüzgar yaparak kendini serinletmeye çalıştı ama nafile, hiçbir halta yaradığı yoktu. Hatta biraz abartmış olucaktı ki bir anda gelen kusma hissiyle kendini dışarı attı.
Balkondan kendini sarkarak kusmaya başladı. Bilirsiniz, eğer çok heyecanlanırsanız kusma ihtimaliniz yüksektir ve bu his çok berbattır.
Kusma işini tamamladığında balkondan ayrıldı ve odasına tekrar girdi.
-Hadi gidin artık. Ben bulurum ne giyeceğimi.
-Ama ya. Çok üzüldüm şu an.
-Hadi Denki, gidelim. Katlanamam ben buna.
-Aman... neyse Bakugou bir gün bizlede tanıştır adamı. Merak ettim.
-Neyse. İyi şanslar Bakugou. Selam söyle. Hadi gidelim Denki.
-Benden de selam söyle.
Kapının kapanma sesiyle tekrar tek kalmıştı Katsuki. Derin nefes alıp, Kirishima'nın dediğini uygulamaya karar verdi. Sonuçta sadece bir buluşma.
Gardırobuna tekrar göz atmaya başladı. Tekrar aynı kıyafetlere baktı. Daha sonrasında üzerine bir beyaz gömlek geçirdi, altına siyah bir kot. Artık sonbahar olduğu için geceleri yaza kıyasla çok çok daha ayaz olduğundan üzerine de bir tane hırka aldı. Giyinme işi bittiğinde, kendini aynanın önünde buldu. -Bence- gayet hoş görünüyordu. Zaten karizmatikti. Üzeriyle olan işi bitince gözleri saçlarına kaydı. Saçlarına ne halt ederse etsin düzeleceği yok gibi gözüküyordu. Ama denemekten bir zarar gelmezdi.
Ellerini saçlarına götürdü ve -düzeltebildiği kadar- saçlarını onardı. Onarma işi bittiğinde tekrardan kendini süzdü. Mükkemmeldi. Kafasını onaylar derecesiyle kendi kendine onay verdi. Ve -sonunda- evden ayrıldı.
Dışarıya adım atar atmaz, tahmin ettiği gibi içine bir ürperti kapladı. Ama daha sonraki dakikalarda vücudu bu soğuğa alışmış olucakti ki, artık soğuk o kadar da rahatsız etmiyor gibi gözüküyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İşaret Dili | Bakudeku
Novela Juvenil"Sen.. sen duymuyor musun?" Izuku duyma engelli biridir. Belki de bu o kadar da kötü değildir. -özgünlüksüz