13

2.2K 247 362
                                    

-Sen beni dinliyoy musun?

-Seni izliyorum, çok güzelsin.

Katsuki, içinde tutamadığı cümleyi ağzından kaçırdığında birkaç saniyeliğine İzuku'ya bakarak ne tepki vereceğini bekliyordu.

Ama daha sonra, ne dediğinin yeni farkına vardığında vücudundaki kan topaklarının yüzüne yoplandığını hissetti. Bir anlık boşluğuna gelerek söylediği iltifat yüzünden yüzünün yandığını anlamak hiç zor değildi.

İzuku, Katsuki'nin yüzünün kırmızılaştığını fark ettiğinde gülmüştü. Katsuki bir eliyle yüzünü kapatarak olayı bastırmaya çalışıyordu.

-Ah Kağcchan, beğim kızaymam geğekmiyoğr mu? İltifatı seğn yaptığn ama kızayan yine sensiğn.

İzuku adımlayarak Katsuki'nin yanına, koltuğa oturdu. Katsuki hâlâ yüzünü kapıyordu. Sonrasında yavaşça elini yüzünden çektikten sonra İzuku'nun yüzüne bakmadan bir şeyler mırıldandı. İzuku sadece ağzının kıpırdadığını gördüğü için sinirlenmişti. Elini Katsuki'nin yüzüne karşı uzatarak ona bakmasını sağladı.

-Bağna kayşı konuşuy musun Kağcchan? Ne dediyini anlayamayıyoğum.

Katsuki kendisine bakan gözlere karşı savunmasızca bakarken ne diyeceğini düşünüyordu. Ama ağzını kıpırdatamıyordu. Kelimeler içinden çıkamıyordu.

-Bugünlüyk bu kaday yeteğr mi Kağcchan?
İsteysen başka zaman da devağm edebiyiyiz.

-Ah hayır hayır..

Katsuki cevabını verdikten sonra yeri izlemeye başladı.

Katsuki'den

Yere bakmaya başladığım zaman aklımı toparlayamıyordum. Sadece bilirsiniz bazenleri duygularınız çok ağır gelir ve siz bununla başa çıkamazsınız. Ve böyle şeyler birkaç saniyede olur, engel olamazsınız.

İşte şu an karşımda bana bakan çocuğa karşı çok savunmasız hissediyordum. Hislerim çok fazla baskı yapıyor, nefes almak bile bazenleri çok zor olabiliyor ve ben böyle zamanlarda ağzımdan çıkanları kontrol edemiyorum.

Soluksuz düşüncelerimin arasından tekrar omzuma dokunan elleri beni düştüğüm boşluktan çıkartırkan kafamı yine ona çevirmiştim. O bana sorgulayan gözlerle bakıyordu.

-Konuşmağk istey misin?

Normale kıyasla daha soğuk çıkan sesinden sonra kafamı evet anlamında salladım. O daha rahat bir şekilde koltuğa oturarak tam karşımda durdu.

-Bugün düşündüğm mayketteyken. Neeyden hoşlandığını bilmiyoyum Kağcchan, neleyden hoşlanıysın?

Tekrar nefes alarken rahatlamış bir vaziyette gülümsedim.

-Ben.. ben yemek yemekten hoşlanırım.

Elimi enseme götürerek söylediğim saçma cevap onu güldürmeyi başarmıştı.

-Hayıy hayıyyyy, o anlamda dememiştim. Tamam soyuyu değiştiyeliğm. (Hayır hayırrr, o anlamda dememiştim. Tamam soruyu değiştirelim.)

Yanıma biraz yaklaşarak kafasını koltuğa yasladığında tekrar konuşmaya başlamıştı.

-Bana biyaz hayatından bahset.

Bu soruyu nasıl ele almalıydım ki... Yani çocukluktan mı başlasam anlatmaya? Sorsam mı ki..

-Çocukluktan mı başlayayım İzuku?

Sorduğum soruya karşılık bana karşı her zaman yaptığı gülümsemelerden birini yapmıştı.

İşaret Dili |  BakudekuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin