Ekip merkeze Selmes ve Ayşe hastaneye gider.
-ekip, merkez-
Hüsnü: Şu çocuk işi ne bilen var mı?
Ezgi: Siz bomba ile uğraşırken Selin arka tarafa gitti bir süre sonra yanında o kızla geldi işte, ben de anlamadım. Ama kızın kolları falan hep yaraydı. Dayısından bahsetti biraz, daha doğrusu dayısı dövüyor anladığım kadarıyla, iki gün önce de bırakmış sanırım, onu bekliyormuş.
Hakan: İyi de kız daha beş yaşında falan, adam nasıl bırakmış?
Ezgi: Bilmiyorum.
Ali: Tek dayısı mı varmış?
Ezgi: Ben de bilmiyorum ama başka kimseden bahsetmedi, zaten çok da konuşmadı benimle, Selin'i bekledi.
Hüsnü: İnşallah hayatı düzelir.
Ekip: İnşallah.
-hastane-
Selmes Ayşe'yi acile getirirler. Doktora gösterirler.
Doktor: Siz annesi misiniz?
Selin: Yok hayır, ben polisim, ailesini bulmaya çalışıyoruz, kollarında yaralar var. Bir merhem falan verirsiniz belki diye geldik.
Doktor (Çınar): Bir bakalım.
Çınar Ayşe'nin kollarına bakar, bir hemşire Ayşe'nin tişörtünü çıkartır ve sırtındaki izleri görürler, kemer izlerini.
Selin şok olmuştur. Kendi küçüklüğü aklına gelir.
*Mesut'a dönüp
Selin: Ne yapmışlar kıza *gözleri dolar.
Mesut: Şşşt tamam, bak artık emin ellerde, bir şey olmayacak başka.
Selin: Ama onca şey olmuş zaten, daha ne olacak?
O sırada bir adam gelir.
Cemil(Adam): Ayşe, burada mısın?
Ayşe Cemil'i görünce korkudan kıpırdayamaz.
Selin: Pardon beyefendi, kimsiniz?
Cemil: Sana ne! Ayşe, gel kız buraya, gidiyoruz hadi!
Mesut: Şşşt, sakin!
Cemil: Off sizinle uğraşamam, Ayşe hadi!
Çınar: Beyefendi, Ayşe şuan çıkamaz, yaraları ciddi. Tedavi olması lazım.
Cemil: Yok, bir şey olmaz ona. Siz de dolanmayın bu kızın peşinde.
Selin: Beyefendi, saçmalamayın lütfen. Bu çocuk iyi değil. Götüremezsiniz.
Cemil: Buna kim karar verecek? Kim olduğunu bile bilmediğim sen mi? Çocuğun dayısı olan ben mi? Cevap vereyim ben!
Mesut: Bağırma! Sabrım taşmak üzere, çık git şuradan!
Hemşire hastane polisini çağırmak için sessizce arkadan gider.
Cemil: Ya bi s* g*. Sizinle uğraşamam akşam akşam.
Mesut: Düzgün konuş!!!
Selin: Beyefendi lütfen doğru düzgün konuşun. Şurada adam gibi konuşmaya çalışıyoruz sizinle. Ayşe'yi de götüremezsiniz. Zaten iki gün önce bırakıp gitmişsiniz, şimdi mi aklınıza geldi bu çocuk?! Çıkın lütfen dışarıya!
Cemil: Kız, sen mi anlattın? Ben demedim mi sana gelicem diye, geldim işte, şimdi de birllikte gidiyoruz, düş önüme.
Ayşe: Dayı tamam kızma Selin ablaya, o bir şey yapmadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acı Hayatın İçinden Gelen Mutluluk
AcciónSELMES'İN başından geçen olaylar ele alınacaktır.