Acı Hayatın İçinden Gelen Mutluluk

105. bölüm

Neyse içeri girer. Yavaşça ilerler. Selin onu fark edince gerilir. Hemen doğrulur.

Mesut: Selin...

Mesut onu korkutmamak için yumuşak bir şekilde konuşmaya çalışıyordur. Selin'in gerildiğini fark etmiştir.

Mesut: İyi misin?

Selin serumunu çıkartmaya çalışıyordur.

Mesut: Ha-Hayır, çıkartma onu.

Mesut Selin'e yaklaşmıştır. Farkında olmadan Selin ile yan yana gelmişlerdir.

Selin: Ya-Yaklaşma bana!

Mesut: Selin, benim. Mesut.

Selin: Yaklaşma sakın bana. Sakın yaklaşma!

Selin korkuyordur. Mesut ne yapacağını bilemez. Selin serumunu çıkartmış ve yataktan kalkmaya çalışıyordur. Mesut onu tutmalıdır çünkü kalkmaması lazımdır. Mesut Selin'i kolundan tutar ve onun kendisini tanımasını sağlamaya çalışmıştır ama pek etkili olamaz.

Selin: Git buradan! Çabuk çık dışarı! Yaklaşma sakın bana! Çık dışarı!

Selin deli gibi bağırıyordur. İçeri iki tane hemşire girer ve hemen Selin'e sakinleştirici yaparlar. Selin'i yatağına yatırırlar ve Selin korku içinde uyuya kalır.

Mesut odadan çıkak istemez. Selin'in başına gelir. Onun saçlarını sever, izler onu.

Aradan bir saat geçer, Mesut çıkmıştır.

Ali: Abi, durumu nasıl?

Mesut: K-Kötü. Kimseyi tanımıyor, o adamlar sanıyor sanırım. Bağırmaya başladı, sesleri duymuşsunuzdur.

Rıza: Bütün bunlar da geçecek, sen sakın ümidini kesme.

Mesut başı ile onaylar, herkesin morali bozulmuştur.

-oda-

Selin uyanmıştır, deminden gelen kişinin o adamlardan olduğunu sanmıştır ama onlardan değil gibi de gelmiştir. Onların yanında olmadığını anlamıştır ama tam olarak nerede olduğunu bilmiyordur. Başı çok fazla ağrıyordur, yaraları da ağrıyordur ama başı kadar değil.

Serumunun takılı olduğu koluna bakar. Kolu kanamıştır biraz. Yavaşça doğrulur, yaralarının olduğu yerler acıyordur.

Kapının açıldığını duyar. Gelen kişiyi tanımıyordur, gerilir.

Gelen kişi (Aslı): Selin Hanım, merhaba. Ben doktor Aslı. Sizinle biraz konuşmak için gelmiştim.

Aslı: Şuan nerede olduğumuzu biliyor musunuz?

Selin hayır anlamında başını sallar.

Aslı: Şuan İstanbul'da hastanedesiniz. Bazı olaylar yüzünden yaralandınız ve ağır ameliyatlar geçirdiniz ama şimdi iyisiniz, her şey geride kaldı.

Selin hiç konuşmuyordur, gözlerini bir yere sabitlemiş sadece dinliyordur.

Aslı: Benimle konuşmak ister misiniz?

Selin bir süre cevap vermez.

Selin: O adam, nerede?

Aslı: Mesut Bey dışarıda, sizi kaçıran kişi de tutuklandı, nezarethanede.

Selin deminden gelen kişinin yüzünü hatırlamıyordur, Mesut ismi yabancı gelmemiştir ama tam olarak da hatırlamıyordur.

Selin: Ben biraz uyuyabilir miyim?

Aslı: Ta-Tabi, ben yine gelirim, istediğiniz zaman tekrardan konuşabiliriz.

Aslı yavaşça odadan çıkar.