14.Bölüm (Kanamayan Yaralar)

1.9K 165 323
                                    

Bağlanmayacaksın bir şeye öyle körü körüne.
O olmazsa yaşayamam demeyeceksin.
Demeyeceksin işte!
Yaşarsın çünkü.

Can Yücel

Bölüm Şarkısı: Derya Bedavacı: Kalbimi Kırıyorlar Anne

80 vote 🌟
100 Yorum 🗒

Sınır dolmadan yeni bölüm gelmeyecektir bilginize sunarım saygılar 💐

Merhabalar ben geldim 💕

Bir insan aynı kişi tarafından kaç kere yara alabilir kaç defa daha canı yanar? Neden hep sevdiklerimiz yakar canımızı veyahut seviyoruz diye mi yanar canımız bu kadar. Gerçekten sevmek bu mudur? Seven insan sadece kendini mi düşünür?

Elida karanlık sokaklarda ilerleyen arabada öylece dışarı bakarken başını arabayı kullanan adama çevirdi. Sevdiği adama tüm hücrelerini bir bakışı ile sızlatan adama bakıp düşündü.

Evet bende çok seviyorum hemde bu sevgi tüm benliğimi alıp geçiyor ama ben kimsenin hayatına müdahil olmadan, benim yüzümden kimsenin canı yanmadan sevdim. Kimse sırf ben seviyorum diye kopmadı toprağından. Kimse en yakınından ihanet yemedi sırf ben seviyorum diye. Ya ben sevmeyi bilmiyorum yada sevgi böyle bir şey değil.

Bakışları yüzünün sadece bir tarafını görürken diğer tarafı daha az gördüm daha mı az sevdim acaba diye düşünen bir kalbe sahipti Elida. Hani diyordu ya şair dizelerinde;

Seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu.
İki kere öpeyim desem üçün boynu bükük.

İşte böyle bir aşkla seviyordu Elida onu her bir zerresine kadar bilmek sevmek istiyordu. Yüzünü seviyordu sesini ellerini seviyordu mesele tuttuğu zaman asla bırakmayacak olan ellerini çok seviyordu. Kalbini henüz tanımasada onu da seviyordu. Şefkatli hallerini korumacı yanını kıskanç yanını öfkesini bile seviyordu. Çok sevmek buydu ona göre, bir insanı herşeyi ile sevmek buydu.

Meran yenge kocasını seviyordu ona olan bakışlarından bunu anlıyordu Elida. Rıdvan amca zor biriydi katı kuralları olan hemen kızan kızdığı şeyden hemen vazgeçmeyen biriydi ama Meran yengesi onu seviyordu. Değişmesini beklemiyordu onu öyle seviyordu bir şeylerden vazgeçmesi gerekmiyordu onu severken her hali ile sevmek buydu.

Senem hanım ve kocası için ne dese az kalacaktı onların sevgisi hepsinden farklıydı konuşmadan sadece bakışarak hatta birbirlerine bakmadan bile bunu hissettirebilen bir çiftti onlar. Elida bir gün onlar gibi olmak istiyordu bu en büyük dileğiydi.

Sonra Cansu da Emir'i seviyordu ama ne Emir uzaklara gitme hep yanımda kal deyip eğitimine karışıyordu ne de Cansu sende benimle gel deyip işinden vazgeçmesini istiyordu annesi de babasını değişmesini istemeden sevmişti her hali ile. Babaannesi dedesini Cihan amcası Zülal teyzeyi Vedat enişte Nazlı halasını herkes birini seviyordu ama değişmesini vazgeçmesini istemeden seviyorken abisi ne hakla onu koparmıştı hayatından babası nasıl fikrini sormadan acısını anlamadan nasıl söküp atmışlardı ortaya.

Abisi nasıl oluyor da gözlerinin içine bakıp burası mı acıyor diye basıyordu parmağını kırgınlığına. Gerçekten hiç mi anlamıyordu onu neden her cümlesi biz diye ben diye başlıyordu. Neden her lafa ben sevdim Biz düşünemedik yada Dilda üzülüyor diye başlıyor da Elida sen nasılsın diye sormuyordu neden bir kez olsun çekip sarılmıyor da hep uzak kalıyordu. Elida ona karşı duygusuz kalmaya uğraşıp konuşurken neden aradaki uçurumu azaltmak yerine daha da büyütüyordu bilmiyordu Elida. İçinde büyük bir yara vardı ancak kanamıyor diye kimse görmüyordu.

ELİDA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin