↬ 0.2

885 108 71
                                    

''Sağdaki bozuk evet fakat soldaki değil.''

Taeyong'un suratı ifadesizleşirken, bunca katı boşu boşuna çıktığını fark etmesi birkaç saniyesini almıştı. Eliyle sakinleşmek istercesine kotunu sıktı. Elleri istemsizce yumruk olmuş, Jung pislik herif Jaehyun'un suratına bir adet patlatmak için hazırdı.

''İ-ikisi de bozuk değil miydi yani?''

Dişlerinin arasından yapmacık bir gülüşle konuştu Taeyong.

Jaehyun iyice keyiflenmiş, dişlerini göstererek neşeli bir gülüş vermişti.

''Hayır...''

''Lanet olsun...'' diye düşündü Taeyong. 27 Kat çıkmıştı tam 27.

''Ah, neyse canım spor oldu benim için. Her neyse artık başlayalım mı?''

Jaehyun bıyık altından bir gülüş verdi onaylarken.

''Olur.''

Taeyong sakinleşmek istercesine derin bir nefes almış, elindeki kayıt cihazını açarak sehpanın üzerine koymuştu. Sehpanın üzerindeki kırışmış kağıdı eline alarak önceden hazırlanmış sorulara baktı.

''Evet, ilk önce bir idol olarak buralara kadar gelme sebebiniz nedir? Büyük bir yıldızsınız hem Kore'li hem de uluslararası bir sürü hayrana sahipsiniz.

Jaehyun'un dudakları kıvrıldı rahat bir tavırla.

''Yakışıklı olduğum için tabi ki?''

Taeyong göz devirdi belli belirsiz, bu adam ne saçmalıyordu?

Jaehyun sırıttı. Elini karamel rengi saçlarına daldırdı ve onları geriye doğru taradı yaramaz bir bakışla.

''Sizce de öyle değil miyim?''

Taeyong zorlama bir gülümseme koydu dudaklarına.

''O yakışıklı suratın bir yumruk görse daha iyi olur aslında.''

''Efendim?''

''Hiç... diğer soruya geçelim mi? Kiminle iş birliği yapmak isterdiniz?''

''Oh, bunu biliyorum.''

Jaehyun heyecanla Taeyong'a baktı.

''Michael Jackson.''

Taeyong'un suratı ifadesiz bir hal aldı.

''Şey... Adam ölü.''

''Hadi ya cidden mi?''

Taeyong alaycı bir ses çıkardı, bu çocuk kafayı yemiş olmalıydı.

''Evet, ne yazık ki... Bir diğer sorumuz, şarkılarınızda nelerden esinlenirsiniz?

Jaehyun birkaç saniye düşündü.

''Sanrım filmler, kitaplar ve hayranlarımdan.''

''Sonunda bir soruya düzgün cevap verdi.'' diye düşündü Taeyong.

''Harika, peki bekar mısınız? Bu soru çokça merak ediliyor hayranlarınız tarafından.''

Aslında bu soru listede yoktu sadece Taeyong merak etmişti fakat bu soru magazin dergileri içinde güzel olabilirdi.

''Bekarım...'' dedi Jaehyun aniden. ''Aşk pek benlik değil, tek sevgilim hayranlarım.''

Hah yalaka herif, ağzı iyi laf yapıyordu.

''Peki son sorumuz, buradan hayranlarınıza ne söylemek istersiniz?''

''Ah onları çok seviyorum onlar olmasaydı bu evi alamazdım ve arabayı da tabi-''

''Jaehyun... Sen idolsün hayranlarını atm gibi mi görüyorsun?''

Jaehyun'un kaşları havalandı.

''Öyle mi oldu? Tamam burayı çıkarın.''

Taeyong çenesini sıktı sinirle.

''Peki, tekrar.''

''Onları çok seviyorum burada olma sebebim onlar hepsi benim sevgilim, hayranlarım iyi ki var.''

Nihayet bitmişti bu saçma röportaj.

"Bitti." dedi Taeyong yapmacık bir ifadeyle. "Kısa ama hoş bir sohbetti."

Kayıt cihazını kapatmış, eşyalarını çantasına yerleştirmişti.

''Bu kadar. Teşekkür ederiz dergimizle röportaj yaptığınız için... Dergi 2 haftaya yayınlanacak tekrar bir iş birliği yapmak isteriz, tabi siz de isterseniz.''

Taeyong tam oturduğu yerden kalkacaktı ki, Jaehyun adımlarını önünde durdurmuş elini koltuğun kenarına koyarak Taeyong'a doğru eğilmişti.

Taeyong afalladı, Jaehyun'un suratına bu kadar yakın olduğu için bir an düşüp bayılacağını düşündü.

''Bu gece...'' demişti Jaehyun muzipçe parıldayan gözlerini Taeyong'un suratında dolaştırırken, ''Bu gece boş musun?''

Taeyong'un gözleri aralandı şaşkınca.

''A-anlamadım, ne için?''

Jaehyun sırıttı. Eliyle Taeyong'un alnına düşen mavi tutamları okşadı usulca.

''Vakit geçirir, takılırdık.''

Taeyong'un dudakları aralandı.

''Takılmak?''

Jaehyun bakışlarını alt taraflara kaydırdı.

''Anla işte.''

Taeyong'un kulakları kızardı aniden, fakat öfkeden. Hışımla oturduğu yerden kalkarak, ''Piç herif!'' diye bağırdı öfkeyle. ''Ne söylediğini sanıyorsun sen?''

Jaehyun şokla durakladı.

''Piç mi? Hah?''

Taeyong öfkeyle ayağını yere vurdu.

''Ne sanıyorsun sen kendini? Asla değişmemişsin yıllar geçse bile.''

Jaehyun'un kaşları çatıldı.

''Ne?''

''Seni pislik herif...'' diye söylendi Taeyong, ''Piç herif bir de idol mü oldun? Bok gibi röportaj yapıyorsun, yakışıklı da değilsin ayrıca. Bir de abaza çıktın, hayranlarına acıyorum.''

Jaehyun sinirle delici bir bakış fırlattı Taeyong'a.

''Ya! Lee Taeyong sözlerine dikkat et!''

Taeyong alaycı bir gülüş verdi.

''Abaza herif.''

Sonrada sinirle çantasını almış çıkışa doğru adımlamıştı. Yanakları öfkeyle yanarken, Jaehyun'un arkasından bağırmasını göz ardı ederek hızla çıkmıştı daireden.

''Pisliğe bak! Kim oluyorsa...''


⸻ ♡ ⸻

⸻ ♡ ⸻

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
anti fan // jaeyongHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin