Umarım bölümü sıkılmadan akıcı bir şekilde okursunuz✌🏻
~~
(Tarık Tufan)
Bütün bir geceyi uykusuz geçirmene sebep olan şeyleri bir nefeste anlatmak kolay değildir.
Gözlerimi karın ağrısı ile açtığımda hala gece olduğunu fark ettim.Denizin yanına yatağa gelmiştim.Ama nasıl?Ben en son Savaşın göğsünde ağlıyordum.Düşünmem ile bir anda gözlerimi sonuna kadar açtım.Ben Savaşın göğsünde mi ağlamıştım?Başka ağlayacak yer bulamadım sanki ya of!
Ama o an kendimde değildim sadece başıma gelecek şeyi düşünüp ağlıyordum.Yine gözlerim dolmuştu gözyaşlarımı silerek yataktan çıktım ve saate baktım.Saat gece dört buçuktu ilaç vaktim için çok erkendi ama şiddetli ağrımın başlamasını istemediğim için dolabımdan ilacımı aldım ve attım.
Biraz temiz hava almam gerekiyordu odanın balkonuna çıktığımda gökyüzü en siyah halini almış yıldızlar son derece ışık saçıyordu Ay ise gri bulutların ardın parlıyordu.
Milyarlarca yıldızın arasında eşsiz olan Ay acaba kendini yalnız hissediyor muydu?Yoksa eşsiz olmanın güzelliğini mi yaşıyordu?Aklıma her ne kadar bugün Murat amcanın dediklerini getirmemeye çalışsam da düşüncelerimi susturmaya gücüm yetmiyordu.Korktuklarımın başıma geleceğinden o kadar korkuyorum ki ya bir gün olur da eski günlerimi tekrar yaşarsam bunun altından bu sefer nasıl kalkarım bilemiyorum.
Balkonda ki masaya geçip başımı masanın üzerine koyup sessizce ağlamaya başladım.Hayatım boyunca sadece şuna emin oldum sizi duymak isteyen insana sussanız bile sizi en güzel şekilde duyuyor ama sizi duymak istemeyen insana çığlıklar atsanız bile bir faydası olmuyor...Düşünmeye devam ederken önümde beliren silüet belirdi kafamı kaldırmama kadar çoktan önüme oturmuştu.
Balkon son derece karanlık olduğu için yüzü gözükmüyordu ama Savaş olduğuna emindim.Tahmin ettiğim gibi bu gelen Savaştı uykulu sesiyle konuşmaya başladı.
-Uyanmışsın?
-Evet.
-Biraz daha iyi misin?
-İyi olduğumu hissetmiyorum ama birazdan alışırım.Sen neden uyumadın sesin baya uykulu geliyor?
-Boş ver önemli bir nedeni yok.
-Ya sinir etmesene sen sordun bende düzgünce cevap verdim sende versen ölür müsün? Nefes almasından hafifçe güldüğünü anladım.
-Bilmem uyku tutmadı uyuyamadım.
-Demek ki uykunu kaçıran bir şey var belki de bir şeyler?
-Sen benim ağzımdan laf almaya mı çalışıyorsun?Kaşlarımı çattım ve cevap verdim.
-Ne alakası var düzgünce uyuyamama nedenini düşündük insanlık yapanda suç zaten.Bu sefer biraz sesli güldü ve ardından ciddileşti.Bu adam nasıl böyle yapabiliyordu artık bir ruh hastası ile yaşadığıma emindim.
Tam düşünmeye dalacaktım ki Savaşın sesi ile dikkatimi ona verdim. -Şimdi seni saatler önce bu kadar korkutan şeyin bana ne olduğunu söyle bakalım.
-Önemli bir şey değildi.
-Önemli bir şey değildi ve seni o kadar korkutup ağlattı?Bir de önemli olsa nasıl olacak cidden merak ediyorum.Boğazım düğüm düğüm olmuştu nasıl ağladığımı unutmamıştım.Yine saatler önceki gibi ağlamak istiyordum.
İlk defa bugün babamdan başka birinin göğsüne başımı koyup ağlamıştım ve en az babam göğsünde ağlıyormuş gibi rahat ağlamıştım ve güvende hissetmiştim.
Böyle düşünmemeliyim Savaş bir yabancıydı ve iki yabancı birbirine karşı böyle şeyler düşünmezdi.-Cevap verecek misin?
-Ah ,kusura bakma düşünmeye dalmışım.
-Hala sorumun cevabını vermedin.-Cidden önemseme boş ver çünkü şuan hiç anlatabilecek durumda değilim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bağırarak Fısılda
Novela JuvenilÜç kişilik her geçen gün daha yakıcı olan hayatın tohumlarını, küçük Deniz bir yabancıya bağlanarak toprağa ekti.Kader ise ölümün doğurduğu başlangıçla tohumu can suyuna kavuşturdu.Ada, tohumu toprağından her çıkarmak isteyişinde Deniz ve Savaşı yak...