༄13. Bölüm

598 64 6
                                    

Karşımda dikilen Levi'ı görünce ilk başta şaşkınlıktan hiçbir tepki verememiştim. O da beni gördüğüne şaşırmış gibiydi.

"Bu saatte burada olmamalısın. Yasak çoktan başladı." dedi.

"Biliyorum. Sadece biraz daha burada kalabilir miyim? Tam tek başıma huzurlu bir şekilde oturuyordum da."

"Huzurunu bozanın ben olduğumu mu ima ediyorsun velet?"

Bunu demesiyle güldüm. Aklıma 3 yıl önceki o gün gelmişti. Ne zaman gizlice ve huzur bulmak için bir şey yapsam o geliyordu. Bir şekilde bir yerden beliriveriyordu.

"Neye gülüyorsun sen?"

"Hiç, sadece aklıma bir anı geldi de."

"Odana çık. Yarın eğitim var."

"Odama çıksam da uyuyamayacağım. Biraz daha burada durmak istiyorum."

"Tch."

Gitmesini bekliyordum ama önümde dikiliyordu. Anlaşılan ben odama çıkasıya kadar gitmeyecekti. Birkaç dakika daha ayakta bekledikten sonra yanıma oturdu ve ağaca yaslandı. Başımı ondan tarafa çevirdim ve her zaman yaptığım gibi onu inceledim. Değişmemişti. Halâ önceden olduğu kadar mükemmeldi.

"Niye Keşif Birliği'ni seçtin velet? Eğitimi birincilikle bitirdiğini duydum."

"Bence cevabı biliyorsunuz."

"Onun için mi? Onun gibi olmak için mi?"

"Evet, yani tabii ki tek sebebi o değil. O gün o titanları öldürdükten sonra, öldürmekten zevk aldığımı anladım. Ve bana bu fırsatı verebilecek en iyi seçim Keşif Birliği'ydi."

Hiçbir şey söylemedi. Bir süre sessizlik içinde oturmaya devam ettik. İlk başta yanıma biri gelirse tek başıma olduğu kadar huzurlu olamayacağımı düşünmüştüm ama, şu anda daha huzurluydum. İnsanlığın en güçlü askeri, ben ve yıldızlar baş başaydık. Daha ne isteyebilirdim ki? Sonunda sessizliği bozan ben oldum.

"Artık örnek aldığım tek kişi o değil. Bir kişi daha eklendi. Hem de yaşıyor."

"Yaşıyor ha? Bu da bir gelişme velet."

"Kim olduğunu sormayacak mısınız?"

"Az çok tahmin edebiliyorum."

"Hah! Yoksa senin olduğunu mu düşünüyorsun?"

"Artık senli benli konuşmalar yok velet. Sen benim askerimsin."

"Doğru. Sanırım buna alışmam gerekecek."

Yine sessizlik. Onu daha komutanım olarak göremiyordum. Ona 'siz' diye hitap etmek benim için zor olacaktı. Bu sefer sessizliği bozan ise o oldu.

"Kim?"

"Az önce sorsaydınız şakaya vurup Komutan Keith diyecektim ama hiç şaka yapacak havamda değilim. Doğru tahmin etmiştiniz."

"Ben miyim?"

"Evet. Yani şu an sahip olduğunuz unvanı başka biri alana kadar."

"Tch. Ben ölene kadar öyle bir şey olacağını sanmıyorum."

"Bu kadar emin olmayın Yüzbaşı. Her gün eğittiniz askerler daha da güçleniyor. Ve bir tanesinin ileride sizden daha güçlü olması an meselesi."

Kafasını bana çevirdi ve gözlerime baktı. İçimdeki kıpırdaşma tekrardan başlamıştı. Elimle karnımı tuttum ve sessiz söylediğimi sanarak "Lanet olsun!" dedim.

ʙʀᴜᴛᴀʟ | 𝗹𝗲𝘃𝗶 𝗮𝗰𝗸𝗲𝗿𝗺𝗮𝗻Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin