Bölüm 18

417 51 260
                                    

Kitabı unutmamışsınızdır umarım... Sınır geçilmediği için gelmedi valla. Gerçekten aşırı çok hayalet okuyucu var. Oy vermezseniz bölüm gelmez :(

Sınır: +36 oy +200 yorum.

"Bana tam burada sahip olmanı istiyorum." dedim onu ikna etmeye çalışarak. Gözlerinden onun da istediğini anlayabiliyordum.

"Hayır dedim Bella. Şu an uygun bir zaman değil." dedi kesin bir tonda. Ellerimi Harry'den çektim ve ondan uzaklaştım.

"Kızdın mı?" Harry peşimden gelerek sordu. Ona cevap vermeden bir musluğu açtım ve yüzümü yıkamaya başladım. Sakinleşmem gerekiyordu. Aynadan kendime bakıp saçımı düzelttim. Harry yanıma yaklaştı.

"Sana bir soru sordum." dedi aynadan gözlerini benimle buluşturarak. "Şu an sinirliyim Harry. Herkese karşı." Şu an kimseyle konuşmak istemiyordum. Arada böyle olduğum zamanlar oluyor. Eğer daha fazla uzatırsa kavga edebilirdik ve Harry bunu bilecek kadar beni tanıyordu.

Boynuma ufak bir öpücük kondurunca yüzüm otomatikman buruştu. Gıdıklanıyordum. "Ben çıkıyorum sen de kimseye gözükmeden gelirsin." dedim ve yanından uzaklaştım. "Clarie'yi görmezden gel." dedi arkamdan.

Ona cevap vermeden tuvaletten çıktım. Gördüğüm yüzle kaşlarımı çattım. "Aa Bella ben de sana bakmaya gelmiştim. Harry de yok oldu bir anda." dedi Clarie.

Kendimi sakin tutmaya çalışarak cevap verdim. "Ben de geliyordum tam. Biz gidelim Harry gelir zaten." dedim onu göndermeye çalışarak. Harry her an arkadaki kapıdan çıkabilirdi ve eğer Clarie bunu görürse hiç iyi olmazdı.

"Sen git ben Harry'e bakacağım." dedi. Tanrım. Tam onu engellemeye çalışacaktım ki Clarie konuştu "Harry?"

Baktığı yere doğru döndüm. Sikeyim, Harry kızlar tuvaletinden çıkmıştı ve Clarie anlamamış bir şekilde ikimize bakıyordu.

"Eee erkekler tuvaleti bozuktu ben de burada sadece Bella'nın olduğunu görünce buraya gireyim." dedi kafasından hızlıca bir bahane bularak. Clarie'nin suratı tatmin olmamış gibi duruyordu ama açıkçası umurumda değildi.

"Hmm anladım." dedi bilmiş bir şekilde. Onları arkamda bırakarak masaya doğru ilerledim.

"Nerede kaldınız?" diye sordu Louis masaya geldiğimde. Ona cevap vermeden masaya oturdum.  Harry ve Clarie de hemen arkamdan gelmişlerdi.

Harry'nin endişeli bakışlarını üzerimde hissediyordum. Ona kızdığımı düşünüyordu. Eh biraz kızmıştım. Harry bakışımı onunla birleştirmem için gözlerini bana dikmeye devam ediyordu. Onu umursamayarak çatalımla bir şey kalmamış tabağımdaki yemek kırıntılarıyla oynamaya başladım.

"Bar tarafına geçelim mi?" Louis sessizliği bozarak söyledi. "Harika fikir!" dedi Clarie sevinçle zıplayarak. Kendi kendime gözlerimi devirdim. Hep birlikte ayaklandık. Harry yanıma doğru gelmeye çalışıyordu ki koluna giren Clarie tarafından engellendi. Tanrım.

Onları umursamamaya çalışarak Zayn'nin yanına doğru ilerledim. Bar tarafına geldiğimizde kendimi hemen bir sandalyeye attım ve sinirlerimi yatıştırması için bir içki söyledim.

"Birileri biraz aceleci sanırım." Zayn yanımdaki sandalyeye oturarak söyledi. Ona gülümseyerek karşılık verdim. Diğerleri de yanımıza geldiği sırada barmen söylediğim içkiyi önüme bıraktı.

"Teşekkürler." dedim içeceği önüme çekerek. Harry ise memnuniyetsiz bir şekilde beni izliyordu.

"Tanrım bu en sevdiğim şarkı! Harry hadi gel dans edelim." Clarie Harry'i kolundan çekerek sevinçle haykırdı. Harry cevap veremeden çoktan dans pistine doğru ilerlemeye başlamışlardı.

Gotta Be You- Harry StylesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin