"Orada sahnelerde zıplayıp duran zalim aksiyon figürleri gibiydin, şimdiyse miyavlayan yavru bir kediden farkın yok."
✧✧✧
Nectar [Kunren] kitabındaki Hanjun çifti için yazılmış bir minific. Kitaplar birbirine bağlantılı, önce Nectar'ı okuyunuz lütfe...
"Hadi ama Dejun, adamın omuzundan vurman onu öldürmez!"
Hansol oturduğu sandalyede sinirle geriye yaslandığında Dejun derin bir nefes verdi ve elindeki silahın tetiğini çekip iri gözlü bedene döndüğü gibi ateş etti. Alnında hissettiği acıyla yüzünü buruşturan Hansol kaşlarını çatarken Dejun elindeki turuncu silahı gülerek yere indirmişti.
"Tam alnından vurdum, bence öldün."
Kalın kaşlı bedenin dedikleriyle gözlerini devirdi Hansol, talim yaparken nerf silahı kullanan bedeni ciddiye almak biraz zordu.
"Kendini gerçek bir silah için hazır hissediyor musun?"
Hansol'un yanındaki yerini aldığında kulağında hissettiği nefesle gözlerini kapatıp kendini gülümsemeye zorladı Dejun, iri gözlü bedenin ani yakınlıkları onu geriyordu.
"He-henüz değil."
Nerf silahını yeniden sıkı sıkı kavrayıp ayağa kalkmak istedi Dejun, lakin kolundan tutulup çekilmesiyle birlikte maskenin üstünde sert bir baskı hissetmiş, histerik olarak kapatmıştı gözlerini. Hansol maskeye rağmen onu yavaşça -ama oldukça sertti- öperken Dejun karşılık vermemek için sıkmıştı kendini. Çünkü karşılık vermesi demek, Hansol'un dediklerini yapmayı kabullenmek demekti ve Dejun eline gerçek bir silah alıp almamak konusunda hâlâ tereddütteydi.
"Peki ne zaman almayı planlıyorsun?"
Hansol'un dalga geçercesine söylenmesiyle gözlerini kaçırdı Dejun, kucağında oturuyordu lakin harelerinin kesişmesine şiddetle karşı çıkıyordu.
"Be-ben çalışıyorum-"
"Ne kadar ilerleme kaydettin peki?"
Boynuna vuran nefese karşılık olarak içinin titrediğini hissetti Dejun, kalbi kaldırmıyordu artık bu yakınlığı da, teması da. Bu yüzden ellerini kucağında oturduğu bedenin omuzlarına koydu ve başını eğip itti yavaşça iri gözlü bedeni.
Bu itişten etkilenmese bile Dejun'un artık kucağında durmak istemediğini anlayan Hansol belindeki elleri çözüp kalkmasına izin verdi. Dejun hızla kucağından kalkarken iç çekti iri gözlü olan, kasıklarının tam da üstündeki bedenin sıcaklığını seviyordu. Sanki asla kucağından inmemeli gibi hissetmişti istemsizce.
"Asma suratını, kendimi kötü hissediyorum."
Dejun sandalyenin kenarına yaslanıp hafif bir öpücük kondurdu Hansol'un dudaklarına. Sarı saçlının yumuşak tavırlarından gaz alan Hansol ise ellerini göğsüne bağlayıp dudaklarını büzdü hızla.
"Bir ay oldu ama hâlâ içi dolu bir silah tutmayı reddediyorsun."
"Sana yapamadığımı söyledim..."
"İsteseydin yapardın-"
"Elimde olan bir şey değil!"
Gözleri dolan Dejun maskesini ıslatan gözyaşlarına engel olamadığı için sinirle çıkarıp yere attı bez parçasını. Hareleri kesişirken nefesi de kesildi Hansol'un, beyaz tenli bedenin güzel yüzünden gözlerini alamazken sinirle ona bakan hareler ne yaptığının farkında bile değildi.
"De-"
"KOLAY MI SANIYORSUN SİLAH TUTMAYI?!"
Gözlerinden yaşlar aksa dahi koluyla silip sinirle bağıran bedenin ellerini tutup gülümsedi Hansol, hareleri adeta parlarken dudaklarından dökülen sözler şok etmişti maskesini çıkaran bedeni.
"Evlen benimle."
Ağzı açık kaldı, ne diyeceğini bilemedi ve öylece kendisine uzatılan kutudaki yüzüklere bakakaldı Dejun. Ciddi miydi Hansol?
✧✧✧
Taslaktaki bölümler bitti, bölümler artık sadece hafta sonları gelecek.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.