azalea / Part 12

47 6 0
                                    

Yazar anlatımından;

San, Wooyoung ve Yeosang'ın evlerinin önünde ikiliyi bekliyordu. Karşıdan koşarak gelen iki tane silüet görünce anlamıştı Yeosang ve Wooyoung olduğunu.

"Geldik geldik!"

"Dikkatli olun düşüceksiniz!"

"Yolda Wooyoung yüzünden düştük zaten yeterince."

"Sanki tek suçlu benim!"

"Evet? Yere düşmemek için beni çeken sensin,koşma fikri zaten ilk senden çıktı."

"Tamam tek suçlu benmişim,neyse geç kalmadık değil mi?"

"Hayır ben de yeni geldim zaten."

"Tama-"

Wooyoung'un lafını bitirmesine kalmadan Yeosang suratına bir tane kar topu atmıştı bile.

"Ağzıma giriyordu!"

"Ee nolmuş ölmezsin ya?"

San da sevgilisine destek amaçlı Yeosang'a kar topu atmıştı, şuan Yeosang 2 kişiye karşı tekti çünkü ikisi de Yeosang'ı topa tutmuştu.

"Adil değil bu!"

"Eee,onu ben konuşurken atmadan önce düşünücektin! Benim arkamda dağ gibi "arkadaşım" var."

"Benim arkamda kimse yok banane banane!"

22 yaşında olan adamlar şuanki hâlleri ile 8 yaşlarındaki çocukları andırıyorlardı. Sokakta birbirlerine sataşan küçük çocuklardan ne eksik ne fazlalardı.

...

"Hava iyice soğudu üşütmemeliyiz bence."

"Bence de,yeter bu kadar."

"Üstüm başım kar oldu sizin yüzünüzden!"

"Bizim sorunumuz değil."

"Of tamam gidin be!"

Yeosang ayaklarını yere vura vura giderken San ve Wooyoung arkasından bakarak ona gülüyorlardı. Daha sonra Wooyoung San'a dönmüştü.

"Eldivenlerin nerde?"

"Kartopu oynarken çıkardım,öbür türlü karın yarısı eldivene yapışıyordu."

"Eldiven zaten elini sıcak tutmak için var,baksana eline soğuktan kıpkırmızı olmuş!"

Wooyoung kendi ellerinin avuç içlerine sıcak nefesini vermiş,daha sonra da ellerini birbirine hızlıca sürterek San'ın ellerini kavramıştı.

Wooyoung San'ın ellerini ısıtmaya odaklanmışken San ise sadece Wooyoung'u izliyordu.

"Tamam eve gidiceksin zaten yeter bu kadar."

"Biraz daha dursan?"

"San,ailelerimiz merak eder. Zaten gün aşırı görüşüyoruz. Yarın tekrar görücez birbirimizi."

"Tamam tamam, görüşürüz."

"Görüşürüz."

San Wooyoung'un yanından ayrılmış, Wooyoung ise evine hızlıca girmişti.

...

"İyi oynadınız dışarıda."

"Efendim?"

"Sen, Yeosang ve San'dan bahsediyorum. En az 1 saat dışarda savaş yaptınız."

"Evet öyle oldu."

"Yeosang'ı tek bıraktınız San ile birlik oldun bir kişi iki kişiyle anca savaştı."

"O da bana laf söyledi."

"Çocukluk arkadaşını sattın ama."

"Ya anne!"

"Tamam tamam sustum."

Wooyoung annesinin hazırladığı ıhlamur çayını içmiş ve daha sonrasında örtüsünü sırtına atıp odasına geçmişti. (Bunu ben de kışın çok yapıyorum örtümü yanımdan ayırmam)

Çiçek Dükkânı | WooSanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin