"Durgun gibisin."
"Efendim?"
"Diyorum ki arkadaşın geldiğinden beri durgunsun."
"Arkadaşım falan değil o, zamanı gelince anlatırım. Sadece tek diyeceğim şey ondan uzak dur."
"Tamam?"
...
Wooyoung'un anlatımından;
Yeosang ile konuşuyorduk ama bu sefer o bize değil ben ona gitmiştim. Ona bugün olan şeyleri anlattım.
"Dikkatli olalım demiştik adam ayağımıza geldi şaka gibi."
"Of çok korkutucuydu."
"Bir de özür dileyince her şey biticekmiş gibi davranıyor."
"Aptal."
"San'ı tembihledin mi?"
"Evet."
"Umarım ona da sarmaz."
"Umarım."
...
San'ı ağzından;
O çocukta bir şeyler var. Wooyoung onunla konuştuğundan beri fazla durgun. Çocuk arkadaş olduklarını söylemişti ama Wooyoung'un tavrı hiç öyle durmuyordu.
...
Yazar anlatımından;
Bu olanların ardından 3 hafta geçmişti ve San her gün Wooyoung'un neşesini yerine getirmeye çalışıyordu. Her ne kadar Wooyoung gün içinde iyi olmasa da San'ın bu çabası onu mutlu hissettiriyordu. Abelard son konuşmalarından sonra hiç ortalıklarda gözükmemişti. Bu Wooyoung'u rahatlatması gerekirken daha da korkutuyordu. Çünkü bunun ne anlama geldiğini biliyordu. Sonuçta geçmişte bazı yaşanmışlıklar vardı.
Buna fırtına öncesi sessizlik diyebilir miyiz?
...
Bu olaylar olurken, Wooyoung San ile geçirdiği her vakit kendini iyi hissediyordu. İçinde hiç tatmadığı bir duygu vardı ve bunun ne olduğunu anca anlayabilmişti.
"Yeosang."
"Hm?"
"Ben San'dan hoşlanıyorum galiba."
...
Biliyorum bu bölüm çok kısa oldu özür dilerim🥺🙏🏻 bu bölümü yazarken çok tıkandım ve nasıl devam ettireceğimi bilemedim. Bunu geçiş bölümü sayabilir misiniz🥺🥺
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çiçek Dükkânı | WooSan
FanfictionAngst, istediğiniz zaman dilimini düşünebilirsiniz ancak ben daha 50'ler zamanlarına yakın tutmaya çalıştım.
