19 - kıskançlık

7.1K 705 450
                                    

Sizce ben günde 12 saat çalışıp yorgunluktan öldüğüm halde gelip bölüm atmış mıyımdır???

Stok bölümüm bir tane kaldı Allah'a emanet gidiyoruz bakalım

Yorum görürüm diye umuyorum?

-


Düşünmek ilk defa bu kadar canımı sıkan bir şey oluyordu sanırım. Beynimi karşıma alıp 'kes artık şunu!' diye bağırmak istiyordum. Ayrıca beynimden ziyade göğsümün altındaki kurdum da pek rahat durmuyordu. Taehyung'un yanına gitmek istiyorduk ikimizde. O Dahyun denen omeganın benim alfama nasıl baktığını görmüştüm ve ona olan ilgisinin de farkındaydım. Birde şu anda aynı evde olmaları işleri benim için daha da zorlaştırıyordu. Cidden kalkıp gitmemek için kendimi çok zor tutuyordum.

"Hadi ama Jeongguk, asma artık şu suratını." Yanımda oturan Joy'a bir hışımla dönmüştüm.

"Sen mutlusun tabi alfan yanında." derken gözlerim hemen dibinde oturan Sehun'a kaymıştı. "Hemde mühürlüsünüz." derken sesim istemsizce kırık çıkmıştı.

Tamam biliyordum Taehyung ile mühürlenecektik ama ben hemen olsun istiyordum. O gün söylediğimde bana nasıl baktığını da unutamıyordum.

"Sizinde kurtlarınız mühürlü ama." diyen Sehun ile huysuz bir bebek gibi omuzlarımı silkmiştim.

Bıkkın bir nefes veren Yoongi hyung girmişti söze bu sefer. "Siz şimdi buna ne derseniz deyin bu omega alfasının yanına gitmediği her an böyle suratsızca oturacak."

Haklıydı. Acilen alfamı görmeliydim.

"Hyung, Alfa Hoseok'un evinde başka bir omegayla olduğunu düşün şu an." diye sinirle konuştuğumda birkaç saniye suratımı izlemiş ardından gerilen vücudu ve değişen mimikleri ile kafasını çevirmişti. "Gördün mü? Düşüncesine bile gelemiyorsun işte!"

"Her neyse!" diyerek araya girdi Jimin. "Kızla bir yakınlığı yokmuş ki Taehyung'un, biliyorsun sende. Kaldığı kasabalardan birinde takılmış peşine işte. Namjoon'u sorguya çektim ben merak etme. Öyle bir şey olsa söylerdi bana. Hem Taehyung'un gözü senden başkasını mı görüyor sanki?"

"Görmüyor, değil mi?" dediğimde sesim huysuz bir bebek gibi çıkmıştı.

"Evet, görmüyor. Biraz kafanı dağıtalım senin." Ardından Joy ve Sehun'a doğru çevirdi kafasını. "Sizin ev işi ne oldu?" diye sorduğunda Joy heyecanla yerinde kıpırdanmıştı.

"Eşyaları taşıyacağız yarın." dediğinde gözleri parlıyordu adeta. Sehun'un da ondan pek bir farkı yoktu gerçi. Aslında düşününce baya uyumluydular. Nasıl olmuştu da bunu bunca zaman fark edememiştik bilmiyordum. Kurtları hepimizden daha akıllıca davranmışlardı.

"Jeongguk, acı feromonların artık beni öldürecek. Mühürlü bir alfayım ben!" Sehun kafasını geriye atarak sızlandığında kaşlarımı çatmış ve huzursuzca kıpırdanmıştım.

"Yeter artık üstüme gelmeyin! Kontrol edemiyorum tamam mı!" diye çıkıştığımda omegamda Sehun'a karşı hırlamıştı. Keyifsizdik biz şu an, alfamız yanımızda yoktu. Omegam, Taehyung'un kızdan uzak durmaya çalıştığını fısıldıyordu ama sorun bu değildi zaten.

Sorun kızın uzak durmamasıydı!

"İşte bu yüzden bazen beta olmak en iyisi." Diyen Yugyeom hemen yanındaki Seokjin hyung ile bir beşlik çarpmıştı.

Olduğum açık havada bile kıskançlığım yüzünden daralıyormuş gibi hissediyordum. Bir hışımla ayaklanırken buldum kendimi. Karar vermiştim gidip Taehyung'u buraya getirecektim.

wild hearts and loves | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin