52. Bölüm

750 65 109
                                    

Bölüm sonunda size soru sordum cevaplarsanız sevinirim 😊

İyi okumalar 🌼💚

..

Aklıma gelen soruyla birden doğruldum. "Sahi Atakan Best ne yapıyor? Hiç konuştunuz mu?" Atakan sorduğum sorulara karşılık derin bir iç çekti. "Hayır pek değil."

"Aa neden ki? Bir şey mi oldu?" Uzunca bir düşündü ardından o da benim gibi doğrularak oturduğu yerde bağdaş kurmuştu. "Bilmiyorum. Uzun zamandan beri yazmıyor."

'Senin eşekliğin yüzündendir o.'
İç sesimi bastırmaya çalışırken bir yandan Atakan'ın söylediklerine kulak vermeye çalışıyordum.

"Acaba kızlarla attığım fotoğrafa mı bu kadar tepki gösterdi?" diye soru sordu.

'Herhalde gerizekalı başka ne için olacak.'

"Neyse."

"Niye öyle dedin?" diye bir anda sorunca ne dediğimi düşündüm. Öf yeter ama yine mi dışımdan söyledim. "Bir şey yok sen devam et."

"Ne devam etmesi arya sana bir soru sordum sende neyse dedin. Neye neyse dedin?" Bu çocuk bu kadar zeki olup hemde nasıl bu kadar salak olabiliyordu hala anlamış değilim

"O zaman ben sorunu cevaplayayım. Bence attığın fotoğraflar yüzünden olabilir."

"İkincisi?"

"İkincisi ne?"

"Arya'cım canım kardeşim anlama kıtlığın mı var?" Biraz. "Sana daha demin iki soru sordum. Birincisinin cevabını verdin ikincisinin vermedin.

"İkincisi neydi ki?" Azıcık salağa yatağımda zaman kazanayım. Ay ne diyeceğim ben?!

"Neden neyse dedin?" Dişlerinin arasından çıkan o sert sesi duyunca bu salaklığın mallığa geçiş yaptığını anladım ve cevap vermeye çalıştım. "Aklıma bir şey geldi de ona neyse dedim."

"Ne geldi?"

"Sanane." Meydan okurcasına kaşını kaldırdığını görünce bende kaldırdım. Hodri meydan! "Sana her şeyi söylemek zorunda mıyım? Mesela senin o gün neden o kızlarla olduğunu ve o fotoğrafların ne için instagrama atıldığını söylememen gibi." Tek kaşım hala kalkık bir vaziyette duruyordu ama kaşım ağrımıştı. Sanırım pes etmek üzereydim.

"Tamam kes şunu. Kaşın ağrıyacak sonra." Yaa ne kadar da düşünceli bir bey ama yemem.

"Soruma cevap ver?"

"Soru sormadın ki."

"Sordum ya, ne demek sormadın?"

"O cümle soru anlamı taşımıyor."

"He illa cevap vermen için soru anlamı mı taşımak zorunda?"

"Evet."

"İyi. O zaman soruyorum. O fotoğraflarda neydi öyle Atakan?"

"Hangi fotoğraflar?" dedi gülerek. Tıslarcasına, "Atakan!" dedim ve kolunu çimdirdim.

"Ya tamam tamam dur be. Acıdı." diyerekten çimdirdiğim yeri ovuşturdu. "Oyy çok mu acıdı. Öpeyim de geçsin." Bir anda Atakan'ın donuk ifadesini görünce ne dediğimin farkına geçte olsa varabilmiştim ama iş işten çoktan geçmişti.

"Sen daha demin öpeyim de geçsin mi dedin?" Bir anda gelen kuvvetli kahkahayla neye uğradığımı şaşırdım. "Hadi öpsenee! Çok acıyoor!" Dalga geçercesine söylediği sözlerden sonra tekrardan kahkaha attı.

GAMZELİ | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin