8.bölüm

124 33 4
                                    

"Birşey diyeceğim."

"Söyle."

"Bence biz çok iyi bir ikili olduk." Öyle olmuştu gerçekten değil mi. Güzel bir ikili olmuştuk. Eğer beni bırakmasaydı belki çok daha güzel bir ikili olurduk. Neyse bu konuyu daha sonra düşüneceğim ama önce eve gitmem lazım.

Gülümsedim.

"Öyle oldu değil mi?"

"Hocam yakında hastanenin en iyi ikilisi bile olabiliriz." Bu sefer Kahkaha atmaya başladım.

"Sonra da şehrin falan.." ardından elimi birbirinden ayırıp yukarı kaldırdım. Bağırarak konuşmaya başladım.

"ŞEHRİN EN İYİ İKİLİSİ!!"

"Hocam düşünsenize bizi röpörtaja falan çağırdıklarını."

"İyi düşünüyoruz da bunlar için önce çalışmamız lazım Evren."

"Biliyorum." Biliyorsun da hiç çaba göstermiyorsun tek çabamız kilitli kapıların ardında kalmak. Neyse artık eve gitmem lazım yarın erkenden yine hastanede olmam lazım.

"Evren ben şimdi eve gideceğim. Sende çıkabilirsin. Umarım yarın çok daha az aksiyonlu bir gün olur." Bu dediğime kendim bile inanmıyordum ama yapacak birşey yok ne kadar az hasar o kadar iyi.

"Görüşürüz. İyi akşamlar hocam."

"İyi akşamlar."

Evrenden ayrılıp kıyafetlerimi değiştirmeye gittim o sırada Kayra da karşıdan geliyordu. Elini omuzuma attı ve yüzünü bana döndü.

"Ecrinkuşum nerelerdesin ya özlettin kendini."

"Sorma bebeğim. Biraz yoğundum bu aralar amaaa istersen bunu telafi edebiliriiiz."

"Nasıl olacak o?"

"Şimdi şöyle, Melis'i de alıp bize gidiyoruz."

"Hım öyle diyorsun yani?" Bir de yalandan düşünür gibi yapıyordu.

"Yalandan düşünmeyi keser misin? Geleceğini biliyorum."

"Herhalde geleceğim kızım. Ben ayıp olmasın diye şey ettim."

"Ayıp falan olmaz. Hem benim hayatımın dörtte biri sizin evinizde geçti."

"Neyse tamam ecrinkuşum. Ara Melis'i de gidelim. Size acayip dedikodular anlatacağım."

Dedikoduyu duyunca ellerimi çırptım. "Dedikodu mu? Bayılırım."

***

Hastanede benanı arayıp kızlarla bizde kalacağımızı haber vermiş onunda mihran da kalacağını öğrenmiştim. Sonra Melis'i de alıp bize geldik. Şimdiyse ben kapıyı açmak için kilitle uğraşıyor kızlar da arkamda bol bol söyleniyorlardı.

"Tamam be! Ne söylendiniz açıldı işte. Anahtar dönmüyordu ne yapayım." Kapıyı açtım ve içeri girmeleri için bekledim.

"Çekil kuşum çekil çok yoruldum biraz oturup dinleneyim."

"Sanki sana taş taşıttırdık Kayra. Ne yaptın da bu kadar yoruldun."

"Bu güzelliği taşımak kolay mı?" Melis kabul etmiyormuş gibi konuşmaya başladı. Biz de bu sırada kendimizi koltuklara atmış dinleniyorduk.

"Kuzum üzülme ama benden daha iyisi gelmedi hala dünyaya." Bunlara bak sen hele! Ben ikisinden de güzeldim.

"Kusura bakmayın ama ben en güzelinizim." Kendimi daha çok överdim de Kayra izin vermedi.

ALTIN RENKLİ GÜL Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin