Off aptal kalbim.. nasıl düşünürsün ki onun seni hemen seveceğini.
Bu sefer olur sanmıştım. Ben bile çok şaşkınım.
Ve üzgün.. bende öyle iç ses. Bende çok inanmış öyle sanmıştım.
Elimi elindeki tokaya kaldırırken konuşmaya başladım.
"Teşekkür ederim." O da elini tokayı vermek için uzattı ardından bir daha geri çekti. Onun bu yaptığına anlam vermezken. Konuştu.
"Ş-ey isterseniz ben takabilirim. Yani tek başınıza halledemeyebilirsiniz."
Şu an ona itiraz edecek halim bile yoktu o kadar yorulmuştum ki. Sadece olur anlamında kafamı salladım. Önce birkaç adım atıp aramızdaki mesafeyi kapattı. Ardından elini saçımın arkasına attı. Şimdi çok daha yakındık. Kalbime zarar!
Ben onun takmasını beklerken elini hareket ettirmemeye başladı sonra hızlı hızlı nefes alıp vermeye.. Cidden bir toka takacaktı, ne yaptığını gerçekten merak etmeye başladım. Yok yani böyle 40 yıl dursak sorun etmezdim de benan içeri gelirse ikimiz de yanardık.
Yoklamak için konuştum. "Evren?"
"Hı, efendim?'
"Napıyorsun Evren? Bir toka takmak bu kadar mı zor."
"A, yok şeyden o, saçınız biraz karışmıştı."
"Ciddi misin?" Kafamı evreni görmek için kaldırırken o da kafasını saçımdan çekip yüzüme indirdi. Şimdi aramızda mesafe falan kalmamıştı. Burnumuz birbirine değerken, biz sadece birbirimize bakıyorduk. Ben ona ne kadar içimdeki hayal kırıklığıya baksam da evrenin her zamanki haliydi işte.
Ağzından tek bir kelime çıktı. "Bitti."
Bitti Evren bitti.
Ben hala hareket etmiyordum.
"Hocam saçınız bitti diyorum."
"Ha, şey tamam. Gidelim o zaman." Ondan hemen ayrılıp salona jet hızıyla girdim. Girmez olaydım. Herkes oturmuş bana bakıyordu ve arkamdaki evrene. Benan biraz sinirle karışık güldü.
"Abla bu ne?"
"Ne? ne?"
"Elbise diyorum abla sence de fazla açık değil mi?" Ben ne diyeceğimi düşünürken hiçbirimizin beklemediği şeyleri söyledi Evren."
"Kesinlikle çok açık olmuş. Hocam bence siz çıkarın bunu. Hatta her zaman ki gibi pantolon tişört çok güzel olur." Hepimiz şaşkınlıkla evrene döndük. Eminim ki Kayra şu an içinden sevinç nidaları atıyordur.
"Abla sen kavga mı çıksın istiyorsun."
Bunlara da laf anlatamıyordum. Sanırım biraz sert çıksam iyi olacaktı.
"Size ne ya. Ne istersem onu giyerim. Ayrıca kendinizi biraz tutun." Ne dediklerini dinlemeden kapıya yöneldim. Onlar hala arkada kavga etmeye devam etseler de zor bela partiye gelmiştik.
Mihran, Melis, yiğit ve Kayra pistte dans ediyor, benan lavaboya gitmiş, ben ve Evren de oturmuş öylece etrafı seyrediyorduk. Aklıma tekrar evrenin belki aranızda birşeyler olur dediği ardından beni gördükten sonra tepki vermeyişi gelince deliye döner gibi oldum. Ben hala düşünürken yanımdan bana seslendi.
"Hocam ben bir telefon edip geleyim?" Sadece kafamı salladım. sanki biraz trip atıyor gibiydim.
Evren yanımdan ayrılınca elimi masadaki içkilere attım. Hayatımda hiç içmemiştim ama bir kereden birşey olmaz herhalde.
"Gerizekalı." Hem söyleniyor hem 2. İçkimi içiyordum. Kafam hafiften gitmeye başlamıştı. Baş parmağımı havaya kaldırıp sallamaya başladım. Gözümle gördüğüm elli tane parmak varsa bile çok önemsememiştim. Konuşmaya başladım.
"Nereye gitin sen? Seni varya mahvedeceğim Evren? Gel bir sen buraya." Masada duran son bardağında içtikten sonra ayağa kalktım. Dengemi tekrar kaybetsem de son anda tutmuştum kendimi. Elimi masaya atarak barmenlerin yanına ilerledim.
"Hey! Baksana."
"Buyrun."
"Evren nerede? Onu getir bana."
"Bilmiyorum hanımefendi." Parmağımı gelişigüzel ona sallayıp konuşmaya başladım.
"Bana bak bulun onu bana. Hesap verecek beni niye bıraktığını anlatacak." Gözüm arada kapanıp tekrar açıldı. Ben adama bakarken o da yanındakine baktı.
"Abi bu iyice gitmiş. Napacağız?" Kafam az gidik olsa da benden bahsettiğini anlamıştım. Ellerimi masaya yaslayıp devam ettim.
"Ne diyorsun lan sen? Yakarım çocuk seni. Benim bir adım var." Ben kendimi masaya tutarken adam bana baktı.
"Acaba siz biraz içmiş olabilir misiniz?"
"Bilmem. Öyle oldu değil mi? Ama, bak ama hep o evrenin yüzünden. Mahvedeceğim onu."
"Adınız neydi sizin?"
"Benim mi? Beniim, neydi ya benim adım. Ha bildim bildim. Benim adıım Ecrin Lina boz. Ben varya ben doktorum biliyor musun?"
"Tamam Ecrin. Sen şimdi otur ben gidip evreni çağıracağım." Adam öyle diyince gözlerim doldu.
"Hayır Hayır. Olmaz. Eğer beni görürse.." beni dinlemeden yanındakine döndü.
"Git anons et hadi. Adı Ecrin Lina bozmuş.kafayi da bozmuş. Allah'ım yarabbim."
Ben biraz daha dengemi kaybederken arkamdan evrenin sesini işittim.
"Ecrin?" Ben daha dönmeden Evren önüme geçip beni tuttu. Barmen evrene birşeyler anlatırken ben evrenden destek alıp dengede durmaya başladım.
"Evren siz misiniz?"
"Evet."
"Bu hanımefendi sabahtan sizi sorup duruyor. Onu bıraktınızdan falan bahsetti. Bu arada aşırı içmiş." Evren bana dönüp destek olurken konuştu.
"Ecrin. Niye bu kadar içtin ki?"
"Senin yüzünden."
"Benim mi?" Benim daha fazla dengede duramayacagımı anlayınca bir elini sırtıma bir elini bacağıma atıp kucağına aldı beni. Ben de ellerimi onun boynuna dolarken devam ettim.
"Sen eğer..sen.. beni bırakmasaydın.."
Ben başımı onun omuzuna koyup cümlem bitmeden gözlerimi kapatmıştım.
"Ecrin?"
"Ecrinkuşum ne oldu sana?"
"İçmiş biraz. Ben onu eve götüreyim siz benana haber verirsiniZ."
"Tamam." Evren beni götürürken bağırdım.
"Hayır, konuşacağız. Bana bunu niye yaptığını konuşacağız."
"Sen bir ayıl da konuşacağız."
"Sen bana laf mı soktun." Güldü.
"Sarhoşken bile kavga mı edeceğiz."
"Ben sarhoş değilim."
"Hı hı haklısın." Onun kolları kadar olmazsa da beni bıraktığı yer yumuşaktı. Kemeri takınca arabaya bindiğimizi anladım. Gözlerim arada gidip gelirken evrene tekrar seslendim.
"Evren?" Araba çalışırken Evren konuştu.
"Efendim?"
"S-ence düzelir miyiz? Yani eskisi gibi"
"Biz mi?"
"Evet."
"Bozulmuş muyduk?"
"Bozulmadık mı?"
Gözlerimdeki uykuya engel olamayarak kapattım. Duyduğum son şey ise evrenin kahkahalarıydı.
Merhaba..
Uzun zaman oldu bölüm yayınlamadım. Okuyucularım bir hayli çoğalmış 😁 teşekkür ederim hepinize daha da büyüyeceğimize inanıyorum. Keyifli okumalar ☺️☺️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALTIN RENKLİ GÜL
Fiksi RemajaLafımı bitirdikten sonra dolabın içinden gelen sesi dinlemeye başladım. İki kez tıkırtı sesi geldi ve dolap yavaşça açılmaya başladı, kapak biraz açıldı. İçerisi simsiyahtı ve hiçbir şey gözükmüyordu. Ardından hızla açılan kapağa şaşkınlıkla bakmay...