bölüm XXVIII

46 6 68
                                    

sea gençlik

ÖÖYLE BİR İÇİMDEN GELDİ Kİ, ASLINDA BU YOKTU, HIHI, BU YOKTU. ANASINI SATAYIM İÇİMDEN GELDİ

bu bölüm o kutsal bölüm LWLDŞAŞCSŞDLSWPFP

şükür hamd dua 🤲🏻

-------------------------------------------------------------------------------------------

Bora'dan

arabaya bindiğimizde anlam verebilmiş değildim olanlara.

"nereye gidiyoruz?" ürkekçe sorduğum soruyla bana kısa bir bakış atıp yola döndü.

"belirsizliklerden yorulduğunu söyledin. bütün belirsizlikleri ortadan kaldıracağız işte, istediğin buydu değil mi?"

kafamı sallamakla yetinirken bağlamadığı kemerini bağlamak için Lalin'e uzandım.

dibinde olduğum için kokusu burnuma geliyordu buram buram ve çok güzeldi. sapık gibi izlemek ve koklamak istemediğimden takıp geri çekildim.

kendi kemerimi de bağladığımda geriye kalan arkama yaslanıp dua etmekti. çok hızlı gidiyorduk ve ben it gibi korkuyordum.

teşekkürler Lalin.. yeni bir fobim oluşacak senin yüzünden.

uçuruma mı gidiyoruz ben yön bilgimi mi şaşırdım? Allah'ım lütfen yön bilgimi şaşırmış olayım ölmek için daha gencim.

konuşmaya da çekiniyorum çünkü Lalin tek kelime edersem beni si- sevecek gibi duruyor..

en iyisi sessizce ölümü beklemek. kolay gelsin Bora, seninle olmak güzeldi..

Lalin bu, yapar mı yapar.

ciddi ciddi uçurumun kenarına gelmiştik. etrafta kimse de yok, derken az ilerideki evi gördüm.

sanırım bu ev için gelmiştik buraya. arabadan inen Lalin'e baktım. kaputa yaslanmış evi izliyordu.

insem mi inmesem mi ikileminde galip gelen inme fikri olmuştu. kapıyı açıp indim. oldukça yavaştım ve sessiz.

"bu ev, çocukluğum benim. belki sevincim, mutluluğum; acılarım hatta, hüzünlerim, ağıtlarım ve.. korkularım." sonunda konuştuğunda eve baktım.

kasvetli bir havası vardı sanki. ya da ben öyle hissetmiştim şu anki ortamdan dolayı.

Lalin yaslandığı yerden doğrulup eve yürüdü. dik duruşu, asla eğmediği başı bir kafa tutuştu sanki. sevincine ya da mutluluğuna değil de bütün olumsuzluklara bir kafa tutuş.

arkasından yürürken sessizdim. konuşmam gereken yere henüz gelmemiştik. buraya kendiyle yüzleşmeye geldiğini biliyordum, arada ben de nasibimi alacaktım işte.

elinde tuttuğu anahtarla kapıyı açtı. kapı gıcırtılı bir sesle açıldığında içeri adım attık.

tozluydu ve biraz da kötü kokulu..

ışıkları yaktığında evin içine doğru yürümesini izledim. kapının hemen önünde Lalin'i izliyordum.

koltuklardan birinin kenarına oturdu. gözleri hala doluydu, inatla akmıyorlardı ama.

en sonunda yanına adımladım.

"küçükken.. aşka aşıktım. baya sevgi pıtırcığıydım hatta." küçük bir kıkırtı döküldü dudaklarından. "annemle babamın aşkına özenirdim, babam gibi biriyle birlikte olma hayalleri kurardım, annem gibi olacaktım ben de.." gözyaşları hala inat edip süzülmüyordu yanaklarından.

TurşuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin