KARA +18(YENİDEN YAZILIYOR!)

-bölüm 28-

Hooop bölüm geldiiiii.. 137k olmuşuz.. dün gece baktığımda 130k görmüştüm.. umarım git gide biraz daha büyürüz.. hepinizi öpüyorum..

Yazım yanlışlarım varsa şimdiden kusura bakmayın.( tdk'cı arkadaşlar linçlemesin diye..)

Oy verip yorum yapmayı unutmayın.(250-300)

Bölümü okuduğunuz saat:

***

Efil kuyucu

Bir kaç saat sonra yatağa geçebilmiştim sonunda Ateş içeride bir şeyler kırmıştı ve bunu duymuştum . Biraz önce Adem'le konuşup Ceren'i ona götürmesini söylemişti. Ama ben Ceren'i görmek istiyordum. Ateş'in dolaba yerleştirdiği kıyafetlerime baktım ve kot pantolonumu giyip üstüne kısa bir tişört giydim. Ateş'in yedek silahlarını tuttuğu çekmeceyi açıp her zaman bana verdiği silahı aldım. Üstünde kartal simgesi vardı, oradan biliyordum. Silahı belime sokup, saklama gereği duymadım. Ardından çantamdaki kimliğimi telefonumun arkasına sıkıştırdım. Kartımla beraber kabarık durmuşlardı.

Ağlamamıştım. Sinirliydim. Midem bulanıyordu . Kapıyı açtığımda salonda oturan Ateş'le göz göze geldim. "Adem'in evi nerede?" Dedim sertçe . Ayağa kalkıp başkalarını silaha indirdi. "Bırak şu sila.." O sözünü tamamlamadan silahı ona doğrulttum. "Söyle!" Gülümsedi. Ama acı dolu bir gülümseme. "Ne yapacaksın Adem'de?"
"Kızımı göreceğim." Diye yükseldim. "Ceren iyi." Dedi karşılık olarak. Ateş adresi söylemeyince Adem'i aradım ve Ateş'e silahı doğrultmaya devam ettim. Onu vurmazdım. Ama beni istemediğini söylemişti neredeyse.. kalbimi paramparça edip üstüne basmıştı.

Adem telefonu açtığında boğazımı temizledim. "Adem bana evinin konumunu atsana." Diyip yüzüne kapattım. "Efil? Yapma böyle." Duraksadım. "Ne yapma ne? Beni zevk için kullanmışsın, seni sevdiğimi bile bile hemde ,aaa gel devam et mi diyecektim. Ben bunu bir daha gururuma yediremem. Beş dakika önce saçımı okşayıp beş dakika sonra seni kullandım diyen birisiyle işim yok benim! Siktir git yaklaşma ve karışma. Silah benim olacak oldu mu? Adem'in kullandığı arabayı alıyorum. Seninkine dokunmam merak etme." Bana adımladığında tetiği çekip silahı boynuna bastırdım. "Ateş zorlama istersen." Dedikten sonra arabanın anahtarlarını aldım. Ayakkabılarımı kısa süre içinde giymiştim.Bahçedeydim.

Ateş arkamdaydı, hissediyordum. Belimdeki silahı çekmek için yeltendiğinde hiç düşünmeden sıktım ve Ateş silahı yukarıya kaldırdı. Boşa gitmişti. "Efil.. sakin."
"Sikerim sakinini dokunma bana!" Dedim ve arabaya bindim. Emniyet kemerini taktıktan sonra arabayı çalıştırdım. Ateş şaşkınca bana bakmaya devam ediyordu. Arka arka bahçeden çıkıp Adem'in attığı konuma baktım. İki alt sokaktı. Hemen evden uzaklaşırken midem bulanmaya devam etti. Ellerimi sıktım. Acilen eczaneye danışmam gerekiyordu. Ateş bu sefer arkamdan gelmemişti.

***

Adem'in evinin çaprazında olan eczaneye girdim ve gülümsedim. Gençten benim yaşlarımda bir erkek bana döndü. "Buyrun?"
"Ee ben bir şey danışmak istiyorum, benim 6 gündür midem bulanıyor, sürekli tuvaletim geliyor ve çaydan tiksiniyorum." Dedim adam yüzümü biraz inceledi. "Oturun isterseniz." Dediğinde hemen yanımızdaki yere oturdum. İçerisi serindi.
"Hitap için isminizi öğrenebilir miyim lütfen?"
"Efil."
Adam tekrardan gülümseyip masaya eğildi. Geniş bir eczaneydi, baya baya büyüktü.
"Efil hanım öncelikle bir rahatsızlığınız var mı kronik olarak?" Kısa bir süre düşündüm.
"Hayır yok."

Pür dikkat adama bakmaya devam ettim. "İlişkiniz oldu mu iki hafta içinde, korunmasız?"
"Evet bir kere.." adam ayağa kalktı ve raftan küçük dikdörtgen bir kutu indirdi. "Efil hanım, açıkçası hamile olduğunuzu düşünüyorum. Fakat bu gebelik testini kesin yapın. En erken sonuç veren test budur, 6. Günden itibaren anlaşılabilir gebelik. Uzmanlar bunu tavsiye ediyor , güvenliği yüzde yüze yakın, kullanım şekli üstünde."Kafamı salladım. İçimde oluşan bir heyecan vardı. Korunmamıştık biz. "Ne kadar ?" Adam fiyatı söylerken kartımı uzatıp şifresini girdim. Ödeme tamamlandığında gülümsedim ve teşekkür ettim. Arabayı ileri götürmeyi düşünmüyordum çünkü hemen çaprazdaydı ev.