Kedi -MinSung-

Kedi - 16 (+18)

(Bu bölüm tamamen +18 olacaktır ama hikayeyle bir bağlantısı olmadığı için burayı okumak istemeyenler direk diğer bölüme geçebilir ^^)

Jisung beklenti dolu gözlerle ona doğru yürürken Minho geri geri kaçıyordu.

Kısa süre sonra da sırtı yatak odasının duvarına dayanmıştı ve bütün vücudu Jisung'un kollarının arasında hapisti.

''Ben...'' Minho yutkundu ''Ben-ben istiyorum..''

''Ne istiyorsun kedicik?'' Jisung Minho'yla dudaklarının arasında milimler kalana kadar eğildi.

Minho'nun nefes alış verişi hızlanırken kedi kulakları heyecanla kıpırdıyordu. Jisung onun yüzünü tutarken derin bir sesle kıkırdadı. Büyüğünün yanaklarını öpmeye başladıktan sonra dudaklarını boynuna indirmeye başladığında Minho tutunabileceği herhangi bir şey arıyordu.

Kendini bu zevkin içinde kaybettiğini hissederken gittikçe zayıf düşüyordu.

Jisung hibridin tasmasını aniden çekerken ondan uzaklaştı ''Kelimelerini kullan kedicik.''

''B-b-ben seni i-istiyorum'' diye cevap verdi Minho delicesine kızararak. Jisung'un gözlerine bakamayacak kadar utandığı için başını çevirdi ama Jisung yüzünü kendine doğru zorla çevirip gözlerine baktırdı. Gencin yoğun bakışlarıyla karşı karşıya kaldığında dizlerinin bağı çözüldü ve bacak arasında bir şeylerin kıpırdandığını hissedebiliyordu.

''Gözlerin hep bende kalacak. Utanıp onları benden ayıramazsın. Yeterince açık mı kedicik?'' Jisung'un sesi sakindi ama Minho bu sesin altında yatan düşünceleri biliyordu, onu dinlemezse başına çok başka şeyler gelirdi.

Hızla başını salladı ''A-anladım''

Jisung gülümsedi ''Aferin güzel kedi.''

Bunun üstüne Minho'nun bütün duaları kabul edilmiş olmalıydı ki Jisung onu uzun ve sert bir öpücüğe çekti. Genç onları yatağa yatırdı. Jisung'un baskısını üstünde hisseden Minho ağzını daha fazla araladığında Jisung bu fırsatla öpücüğü derinleştirdi.

Minho'nun aklını başında tutmasını sağlayan son damla da Jisung bacak arasına dokunduğunda tamamen yok oldu.

Kedinin beli daha fazlası için havaya kalktı ama Jisung'un diğer eli tarafından hızla yatağa geri itildi.

''Kötü kedi. Kendine hakim olma konusunda ne demiştik?''

Minho sızlandı ''Ö-özür dilerim''

Bununla birlikte Jisung dudaklarını yeniden Minho'nun boynuna çevirdi. Minho'nun teni çok güzeldi ve her yerini işaretlemek istiyordu, ama onun yerine saklaması sorun olmayacak yerleri seçti ve hepsini mor/kırmızı izlerle doldurdu.

Minho inlemelerine sahip çıkmaya çalışıyordu ama her biri diğerinden daha yüksek çıkınca başarısızlığı açıkça belli oldu. Jisung büyüğün boynundaki zayıf yeri dişlediğinde Minho miyavladı.

Bacak arasının buna cevap verdiğini hisseden Jisung hafifçe inledi ''Ne kadar da güzel sesler bunlar, hepsi de benim için değil mi kedicik?''

Hem boynundaki hem de bacak arasındaki baskılara dayanamayan Minho ona bir cevap veremeyecek kadar kendini kaybetmişti.

Jisung'un dudakları büyüğün boynundan ayrılıp yeniden dudaklarına döndü. Bu öpücük Minho'nun akciğerlerini hava alması için yalvartmıştı ama fazla güzeldi. Hava almaya çalıştı ama Jisung şu anda buna izin vermeyecek kadar merhametsizdi.

Jisung tek bir hareketle altındakinin pantolonunu çekip attı ve kaslı baldırlarını meydana çıkardı. Ellerini kasların üstünde gezdirirken gittikçe büyüğün iç çamaşırlarına yaklaşıyordu.