Bölüm 22

1.1K 170 27
                                    

Chan banyosuna elinden geldiğince hızlıca koştu.

Oraya vardığında ne görecekti? Olamaz, duvarda semen izleri? Yere dağılmış şampuan şişeleri? Tavana sıçramış kayganlaştırıcı?-

Banyo kapısını hayatı buna bağlıymış gibi açtı-

Ortalığı tertemiz görünce rahatlamış bir iç çekti. Ama yere düşmüş bir kalıp sabun görünce kendini kaybetti ve banyodan kapıyı çarparak çıktı.

''ŞEYTAN! ŞEYTAN! BU İKİSİ RESMEN ŞEYTAN!!''

Changbin: *facepalm*

----------------

Changbin bir iç çekti. Salona gidip Minsung çiftinin karşısındaki koltuğa oturdu. Jisung'un bir kolu Minho'ya sarılırken Minho telefonundan oyun oynuyordu. Jisung da onu izliyordu.

''Siz çıkıyor musunuz çıkmıyor musunuz?''

''Çıkıyoruz''

''BUNU NEDEN BİZE SÖYLEMEDİNİZ PEKİ?!'' Chan mutfaktan elinde bir kaşığı silah gibi tutarak çıkageldi ''BUNU NEDEN BİR SIR GİBİ SAKLADINIZ?!''

''Bunu yapmadık. Sır falan tutmadık, sadece özel hayatımızdı. Zaten şimdiye hepinizin anladığını düşündük''

''BU HİÇ MANTIKLI DEĞİL!''

''Sevişecek olsak ertesi gün gelip de size ''HEY! BEKARETİMİ KAYBETTİM'' gibisinden haykırmamızı beklemediniz herhalde''

''...''

''Utanın kendinizden'' dedi Minho başını iki yana sallayarak.

Hyunjin aninden odaya girdi ve bağırdı.

''Felix! Seungmin! Şimdi!''

Herkes ona sorgulayıcı gözlerle bakarken sözü geçen iki genç ortaya çıkıp Minho'nun başındaki şapkayı çıkardı.

Ortaya çıkanın yalnızca saç olduğunu gören 3 kişi hayal kırıklığına uğradı.

''Ne sikim görmeyi bekliyordunuz ki?'' diye sordu Minho.

''Cidden ama çocuklar'' dedi Jisung da cıklayarak.

Kedi -MinSung-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin