Jisung o gece hep tek başına takıldı. Minho hakkında diğerlerinin fark etmediği şeylere dikkat etmeye başladı.
Kafası karışıktı. Diğerleri büyüğün hareketlerini nasıl fark etmezdi? Minho son günlerde oldukça garipti.
Jisung banyoya giderken Minho ve Chan'nın odasının önünden geçti, kapı hafifçe aralıktı.
O tarafa dikkatini vermeden banyoya gitti. İşi bittiğinde odasına geri dönecekti. Minho ve Chan'ın odasının önünden yeniden geçerken bu kez Minho'nun başının üstünde... Kedi kulakları?
Gözleri büyürken başını iki yana sallayıp odaya yeniden baktığında büyüğün başında sadece bir şapka gördü.
'O da neydi öyle?' Sonra da uyumaya gitti.
---------
Jisung kendine biraz çikolata almak için mutfağa gidiyordu.
Dolaba ulaştığında Minho koltukta oturuyordu ve elindeki şey her neyse onu yere düşürdü. Jisung ona içten içe gülerken çikolatasını aldı ve arkasını döndüğünde Minho'nun düşürdüğü şeyi almak için eğildiğini gördü. Oracıkta büyüğünün alt vücudundan çıkan siyah ve kabarık bir kuyruk gördüğüne yemin edebilirdi.
Elindeki çikolatayı düşürdü, gözlerini kapatıp başını iki yana salladığında Minho koltukta normal bir şekilde oturuyordu.
Jisung derin birkaç nefes aldı 'Halüsinasyon falan görüyor olmalıyım..'
---------
Lino kaçmaya çalışırken Jisung onu evde kovalıyordu.
''Minho hyung! Lino'yu yakalamam konusunda bana yardım et!'' diye bağırdı hala koşarken. Bir cevap alamayınca somurttu ve kovalamasına devam etti.
Lino banyoya girdiğinde Jisung sonunda onu sıkıştırdığını düşünerek sırıttı.
Kapıyı aniden açıp ''Seni yakaladım!'' diye haykırmıştı ki, onun yerine kafası karışık halde ellerini yıkayan bir Minho gördü.
''Ne bok yediğini sanıyorsun Jisung?!''
--------
Jisung'un kafasının karışık olduğunu söylemek yetersiz kalırdı. Aynı zamanda sinirli, kızgın ve öfkeliydi de.
Bunlarla birlikte artık bıktığını anlamıştı. Minho son 2 haftadır onunla resmen dalga geçer gibi oyunlar oynuyordu.
Son damla Lino'nun tasmasını banyo zemininde görmesi olmuştu.
O gece Minho'nun stüdyodan dönmesini beklerken yatağına gitmedi.
Jisung ön kapının açıldığını duyduğunda saat gece 2 buçuktu.
''Selam Jisung-'' Minho sinirli bir Jisung tarafından duvara yapıştırılınca sözü kesildi.
''Sen ne yapıyors-''
''Bu neden banyo zeminindeydi?'' diye sordu Jisung ciddi bir sesle pembe tasmayı havaya kaldırarak.
Minho bunu görünce içten içe yutkundu.
''Aslında şimdi düşündüm de, neden normalinden de büyük görünüyor?'' diye sordu bu kez Jisung Minho'nun gözleri gergince etrafa bakarken.
''Biliyor musun, senin boynuna tam oturacakmış gibi duruyor'' dedi Jisung sakince tasmayı büyüğün boynuna takarken.
''N-ne yapıyorsun sen?'' diye sordu Minho karşı gelmeye çalışarak ama sesi gergin bir fısıltı olarak çıkmıştı.
''Ben mi ne yapıyorum? Asıl sen yapıyorsun? Bir anda kuyruğun oluyor, bir anda kayboluyor. Bir anda kedi kulakların oluyor, bir anda kayboluyor. Neler oluyor böyle?'' Jisung'un eli Minho'nun şapkasına doğru gitti.
''Han Jisung, sakın buna cüret etme''
Gencin baş parmağı şapkanın altına girince tam onu çıkarmak üzereydi ki bir fısıltı daha duydu.
''Lütfen yapma..'' Jisung'un eli durdu. Gözleri yere bakan Minho'ya döndü.
Kalbi yumuşayınca şapkayı bıraktı.
''Özür diler-'' Ama Minho çoktan onu itip odasına koşmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kedi -MinSung-
Fanfiction-Tamamlandı- Jisung Minho'nun git gide kedilere benzediğini düşünüyordu. UkeMin 🔥⚠🛐 SemeSung 🛐⚠🔥 ⚠Bu kitap +18 bir sahne içermektedir⚠ En iyi sıralama: #1 ukeminho #1 semejisung #1 leeknow