59. Bölüm : DİŞİ ASLAN

37.2K 885 315
                                    

Sınır: 60 vote 120 yorum

Sınır: 60 vote 120 yorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Dişi Aslan

Ölüm, hayatı kontrol eden bir yöneticiydi. Ölüm, bizi insanları yönetiyordu. Ölüm, bize nefes almaktan çok daha yakındı ama biz hep göz ardı ediyorduk. Ölüm, hep yanı başımızdaydı fakat biz hep öbür tarafa dönüyorduk.

Ölüm, bizi yok etmek istiyordu.

Ölümler çok acıdır, ölüm derken bile bazı insanların içi soğur ve korkarlar. Huzursuzluk kaplar insanı ölüm denilince. Ama ölümü yaşamak? Ölümü yaşamak en beteri...

Benim önümde üç insan öldü.

Balım Tetikçi, Hamza Tetikçi, Beren...

Ama Beren de hissettiğim acıyı ve çaresizliği son nefesimde bile hatırlayacaktım.

Beren, ablacığım, kanını yerde bırakmayacağız!

Kulağıma gelen takırtı tukurtu sesleriyle gözlerimi açtım ve boş odada gözlerimi gezdirdim. En son olanlar aklıma geldiğinde jet hızında oturur hale geldim ve nefes nefese odada bakındım.

Kitap rafların önünde duran iri bir cüsseyle karşılaştığımda yutkundum. Sadece sırtını görebiliyordum.

"Ben de uyanmanı bekliyordum." diye mırıldandı ve elindeki viski bardağını dudağına götürdü. Topuklu ayakkablarımın sahiplediği ayaklarımı yere koydum ve tam kalkacaktım ki sert sesi beni durdurdu. "Kıpırdama!"

Kıpırdadım ve ayağa kalktım. Hiddetle bana döndüğünde yeşil gözleri ve düzgün çehresi ile karşılaştım. "Sana kalkma demedim mi lan ben?"

"Emirlerine uyacağımı sandıysan bu senin salaklığın." dediğimde viski bardağını kafasına dikti ve bana ölümcül bakışlar attı. "Siz... Siz mi öldürdünüz Beren'i? Sen misin o düşman?"

"Ne?" diye bir tepki verdiğinde iğrentiyle baktım ona. "Beren?"

"O küçük kız!" dedim gözlerim dolarken. "Siz mi yaptınız?"

"Seni almaya gelenlerin arasında ben yoktum güzelim ama hayır kimseye küçük bir kızı öldürmesini emretmedim yani ne dediğini anlamıyorum."

"Kelimelerine dikkat et," dedim öfkeyle. "Güzel olduğumun farkındayım ama o sahiplenme ekini çek yoksa seni öyle bir sahiplenirim ki, aklın şaşar!"

Gülmeye başladı. "Baya atarlı giderlisin ha? İdare edilir. Ayrıca, bahsettiğin küçük kız Beren mi ne..." Şeytani şeytani baktı. "Ben öldürtmedim ama neden bu kadar zırladığını anlamıyorum. Alt tarafı işe yaramaz küçük bir çocuk, sal gitsin."

"Sen duygusuz bir puşt olabilirsin ama benim duygularım var ve bu benim bir insan olduğumu gösteriyor? Sen ise bir canavarsın!"

"Bana bak," diyerek üstüme yürüdüğünde başımı dik tutup cesurca gözlerinin içine baktım. "Dikkat et o dilin çok uzamasın yoksa o dilinle bana daha çok itaat edersin, anladın mı seni küçük sürtük?"

Mahkumiyet (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin