Madison Beer
Teenager in Love
*
Ekim ayının ortalarına yaklaştıkça hava soğumaya başlamıştı. Özellikle Sihirli Yaratıkların Bakımı dersine giderken öğrenciler isteksizleşmeye başlamıştı. Neyse ki bu ders, Violet'in aldığı bir ders değildi. Yaratıklardan nefret etmezdi ama çoğuna da yaklaşmaktan pek haz etmezdi.
"Geçen sene Karanlık Sanatlara Karşı Savunma'dan, Profesör Lupin sayesinde geçtiğine eminim." Violet, George'un koluna vurdu. "Hiçte bile! En iyi derslerimden biriydi her zaman."
"Bu sene bunun aksini gösteriyor ama-" Bu sefer de Fred'e vurdu. "Örümceklere işkence etmediğim için bir dersim kötü olacaksa olsun. Onlar yasaklı büyüler, kural-"
"Sanki kuralları çok takarsın normalde." dedikten sonra vuramaması için birkaç adım geri çekildi Fred. Violet ikisine de kötü kötü baktı. "Benim derslerim ile uğraşmayı kessenize. Kaybolan cüce cin paralarınızı yetiştirmekle uğraşsanız kar da olursunuz." Giriş Salonu'na vardıkları zaman hiç beklemedikleri bir kalabalık ile karşılaştılar. Violet kaşlarını çattı. "Bu ne böyle şimdi?" Fred ve George omuz silktiler.
ÜÇBÜYÜCÜ TURNUVASI
Beauxbatons ve Durmstrang heyetleri bu haftanın sonunda saat altı da gelecektir. Öğleden sonraki dersler şölen için iptal edilmiştir. Şölenden önce konuklarımızı karşılamak için şatonun önünde toplanılacaktır.
"Cuma son iki ders Karanlık Sanatlara Karşı Koruma idi. Bugün de şanslısın Vi." Fakat Violet, George'un dediklerine cevap vermedi. Kalabalıktan uzaklaşıp Büyük Salon'a girdi. İkizler arkasından geliyordu. Onunla konuşmaya çalışıyorlar ama cevap alamıyorlardı.
Yemek bitene kadar kimse konuşmadı. Violet'in kendi içinden yaptığı konuşmalar dışında. Ya o da gelirse? Ya ikisi de gelirse? Turnuva işini hala Cedric ile konuşmadık, yarın gece reşit olacak? Ne yapacağım? Beauxbatonslı'lar hazır buraya gelirken babama sorup oraya geri mi dönsem?
"Violet, iyi misin?" dedi Fred, arkadaşı için endişelenmeye başlamıştı. Yemeğini doğru düzgün yememiş, hiçbir sorularına cevap vermemişti. "Evet, iyiyim. Sadece yarın Ced'in doğum günü. Hala hediye almadım."
"O sana almış mıydı?" George'un sorusuna cevap olarak başını iki yana salladı. Düşündüğü son şey bile değildi ama endişelerini şu an dile dökerse hepsinin gerçekleşmesinden korkuyordu. "Ama aldığını söyledi. Hazırlığı uzun süren bir hediyeymiş."
"Yalan söylüyordur. Sen de alma." dedi George. Fred gözlerini kısarak Violet'e baktı. "Şu an sen bize yalan söylüyorsun." dedi mırıldanarak. "Gerçekten bunu düşünmüyorsun." Violet yutkundu. "Ne alakası-"
"Yarın reşit oluyor. Onunla ilgili değil mi? O broşürü görmek sana turnuvanın varlığını hatırlattı. Hala bu konu hakkında konuşmadınız ve katılabilecek olma olasılığı seni dehşete düşürüyor." diye devam etti, Violet'in inkar etmesine izin vermedi.
Violet ısrar etmedi ve sadece kafasını salladı. "Onu üzmek en son isteyeceğim şey bile değil ama Dumbledore'u duydunuz. Turnuva tehlikeli, yüzyıllardır ölüm sayısı fazla olduğu için yapılmıyormuş be." Sonlara doğru biraz sesi yükselmişti.
"Bu akşam onu İhtiyaç Odası'na çağır istersen?" dedi George. Arkadaşı için üzülmüştü ama ortamın bu havası onu basmaya başladığı için sırıttı, "Ya da dışarıda konuşun. Belki de bir ağaçta-"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Violet Black
FanfictionSirius Black ve Marlene Mckinnon'ın çocukları olsaydı? Babası Azkaban'dan kaçtığı sırada Hogwarts'a başlayan Violet Black'i neler bekliyordu? Harry Potter kurgusudur. Başlangıç: 2 Kasım 2020 Tamamlanış: 2 Mayıs 2021 - Düzenleme Başlangıcı: 22 Mayıs...