37.Bölüm | VII

764 76 114
                                    

Amy Winehouse

Back to Black

*

"Bu şekerleri çocuklar üzerinde denemek güvenli mi, pek karar veremedim. Genelde sıkıntı yaşamıyorum ama bazen formüller geri tepebiliyor biliyorsunuz ki." dedi Violet tek eliyle saçlarını kaşırken.

"Bence bir sorun çıkmaz." Fred elindeki şekerleri havaya atıp tutuyordu. "Eninde sonunda zaten şekerleri alacaklar. Bari bu yolda para kazansınlar değil mi? Bir galleon az para değil."

Violet ofladı. Artık şekerleri yaparken daha güvenli malzemeler kullansa iyi olurdu. Küçük çocuklarla uğraşmak istemezdi, onlara bir şey olmasını hiç istemezdi. "Bu iş yüzünden Öğrenciler Başkanlığı konumuma bir şey olsun sizin kafanızı yok ederim."

"Hey!" George kafasını tuttu. Sonra Fred'e döndü. "Aslında kafamızı kaybeden bir şapka üretebiliriz. Korkutucu bir şaka olur."

"Not alayım." Fred kalemle eline 'kafa kaybeden şapka' yazınca gözlerini devirdi. O sadece yenilen şeyleri yapıyordu, böyle ürünleri ikizler kendileri yapıyorlardı. Bazen Lee Jordan'dan yardım alıyorlardı. Yine de her zaman aynı şey oluyordu. Üründe çıkan kusuru en sonunda Violet düzeltirdi.

Kahvaltıları bittikten sonra Karanlık Sanatlara Karşı Savunma sınıfına doğru yola koyuldular. Yanlarında getirdikleri kitabı hala sorguluyorlardı. Başlangıç Seviyesi için Savunma Teknikleri. Bu yeni profesör karşısındakilerin son sınıfta olduğunu unutturup mu almıştı acaba? Gerçi her sınıf için bu kitap liste de vardı. Her sınıf için bir problem çıkmış olamazdı ya?

"HOPE!" George yanlarından geçen sarı cüppeli kızı görünce bağırdı. Violet korkup durdu. Fred ise gülerse diye elleriyle ağzını kapatmıştı. "Sarı çiçeğim, uzun zamandır konuşmuyorduk." dedi George, Hope'a göz kırptıktan sonra.

Hope gülümsedi. "Bir daha da konuşmayacağız." George'un yüzü asıldı ama belli etmemeye çalıştı. Bu sırada Hope cebinden renkli bir paket çıkartıp George'un yüzüne attı. "Bir daha bir şeker yaptığında beni uyar ya da ne bileyim bana o şekerin ulaşılamamasını sağla YA DA DEDİĞİM GİBİ BİRAZCIK CİDDİLİK KAT HAYATINA AMA BUNLARI YAPMADAN SAKIN GELİP BENİMLE KONUŞMA!" O küçük gülümseme kızın suratından gitmişti. Arkadaşlarıyla giderken George attığı şeker paketini aldı ve baktı. Sonra onunla kendi kafasına vurdu. "Kıza denk gelen şekere bakın." Paketi Fred'e uzattı. Fred anında gülmeye başlarken paketi Violet'e uzattı. İsilik Çıkartan Lezzetler. Bunu yedikten sonra oturmakta zorlanmış olsa gerek diye düşündü. "Yazık olmuş, Georgie. Ama sana kız mı yok?"

George kafası eğik bir şekilde yürümeye devam ederken, "Fred gibi pezevenk miyim ben?"

"Ama bu ayıp oldu." dedi Fred, üstüne alınmışa benzemiyordu. George kendi kendine 'Sarı çiçeğim bana bağırdı. Benimle bir daha konuşmayacak.' diye söylenip dururken sınıfa gelmişlerdi. En arkada, her zaman oturdukları yere oturdular.

Profesör Umbridge masasında oturuyor, sınıfın tamamlanmasını bekliyor gibi gözüküyordu. Sınıf dolunca asası yardımı ile kapıyı kapattı. Sandalyesinden kalkıp sınıf içinde gezindi. "Asalarınızı kaldırın bu derste ihtiyacınız olmayacak." Violet arkasında oturan ikizlere dönüp baktı. Şaşırmışlardı. Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersindeydiler ve asalarını kaldırıyorlardı, inanılmaz... saçma.

"Kitaplarınızı çıkarın ve masaya koyun. Ben konuşmamı bitirene kadar kitaplarınızı açmayın." Bu ders gittikçe daha da garipleşiyordu. Umbridge daha önceki hiçbir Karanlık Sanatlara Karşı Savunma öğretmenleri gibi değildi, hatta herhangi bir derslerine giren profesör gibi de değildi. "Feci Yorucu Büyücülük Sınavı. Daha da yaygın adıyla, F.Y.B.S.-"

Violet BlackHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin